Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2431 E. 2020/88 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2431
KARAR NO : 2020/88
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/10//2019 (Ek Karar)
NUMARASI : 2019/1110 D. İş-2019/1111 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/01/2020
İhtiyati haczin kaldırılmasına yönelik olarak verilen ek kararın ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili ile borçlu şirket arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesinin diğer borçlular tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, ancak kredi şartlarının ihlal edildiğini, hesap kat ihtarı düzenlenmesine rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek muaccel hale gelmiş 127.235,51-TL alacak yönünden ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, tarafların borcun 26.02.2018 tarihinden başlamak 27.01.2020 tarihine kadar 24 eşit taksit halinde ödenmesi hususunda Ticari Kredi Ödeme Planı yaptıklarını, müvekkilinin ödeme planına uygun şekilde 15 taksite karşılık 104.626,67-TL ödeme yaptığını, vadesi gelen taksitleri de ödeyeceğini, müvekkilinin ödediği miktarın borçtan düşülmemesi alacaklının kötüniyetli olduğunu gösterdiği gibi müvekkilinin iddia edilen miktarda borçlu olmadığını da gösterdiğini, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz kararı alınamayacağını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir.
EK KARAR:İlk derece mahkemesinin 09/10/2019 tarşhli ek kararı ile, hesap kat ihbarı ile 127.235,51.-TL nakdi alacak bakımından temerrüt oluşturulduğu, ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin, itiraz dilekçesi ekinde ödeme planı ve ödeme planında yer alan tarihlerde yapılan ödemeleri gösterir hesap özetlerini sunduğu, bu belgeler üzerinde yapılan incelemede; yeni ödeme planının ihtiyati hacze itiraz eden asıl borçlu şirket ile 128.500,00-TL ana para miktarı üzerinden yapıldığı, ilk ödemenin vadesinin ise 26/02/2018 tarihi olduğu, bu tarihin hesap kat tarihinden sonra olduğu, ödeme ilişkin belgelerde söz konusu planda mevcut tarihlerde ve miktarlarda ödeme yapıldığının görüldüğü, ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin tek bir genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ve ödeme planının aynı borca ilişkin olduğunun bildirdiği, hesap kat tarihinden sonra oluşturulan ödeme planına ilişkin olarak da ihtiyati haciz talep eden tarafından borçluları yeniden temerrüte düşürür nitelikte bir ihtarname veya bildirim yapılmadığı, vadesi gelmiş bir alacağın mevcut olmadığı, vadesi gelmemiş alacak içinde kanunda sayılan şartların gerçekleştiğine yönelik olarak yaklaşık ispat kuralına istinaden kanaat edilmediği, talep edenin itiraz edenlere yönelik bu ilişkiden kaynaklanan herhangi bir talepte bulunamayacağı gerekçesiyle itirazların kabulüne, borçlular hakkındaki ihtiyati haciz kararlarının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Borçlu tarafça vadesinde ödeme yapılmadığı için yasal işlemlere geçildiğini, mahkemenin vadeler ve yapılan ödemelere ilişkin teknik bir inceleme de yapmadığı düşünüldüğünde kararın hatalı olduğunu, ihtiyati haciz kararı verilmesi için yaklaşık ispatın yeterli olduğunu, muaccel alacağa ilişkin kısmi ödeme yapılmasının muacceliyeti ortadan kaldırmayacağını belirterek ek kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Talep, İİK’nun 257 vd.devamı uyarınca ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin verilen karar, itiraz üzerine mahkemenin ek kararı ile kaldırılmıştır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır.Somut olayda ihtiyati haciz talep eden banka ile borçlu şirket arasında akdedilen 14/04/2017 tarihli 200.000- TL bedelli Genel Nakdi Sözleşmesinin diğer borçlular tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, sözleşmenin ihlal edildiğinden bahisle 18.01.2018 tarihi itibariyle hesap kat edilerek 127.235,51-TL borcun ödenmesi talebiyle ihtarname düzenlendiği ve borçlulara tebliğe çıkarıldığı görülmüştür.Öte yandan itiraz eden tarafça sunulan Ticari Kredi Ödeme Planı incelendiğinde, bakiye 128.500-TL anaparanın ödenmesine ilişkin yeni bir ödeme planı olduğu, ilk taksit tarihinin 26.02.2018 olarak belirlendiği, yine sunulan hesap kstresi incelendiğinde borçlu tarafça bu plana istinaden bir kısım ödemeler yapıldığı görülmüştür. Söz konusu ödeme planı ile yenilenen cari hesabın kat edildiğine ve bu şekilde borçluların yeniden temerrüde düşürüldüklerine dair bir ihtarname sunulmadığına göre vadesi gelmiş bir alacaktan da söz edilemez. Bununla birlikte alacaklı tarafça İİK 257/2 şartlarının oluştuğu da ileri sürülmemiştir.O halde ilk derece mahkemesince itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararlarının kaldırılmasına ilişkin ek kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran alacaklı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile, HMK’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 23/01/2020