Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2365 E. 2023/1198 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2365
KARAR NO: 2023/1198
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/06/2019
NUMARASI: 2015/672 Esas – 2019/596 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/07/2023
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkillerinin kızı 25.05.1992 doğumlu …’in 04/01/2013 tarihinde … zehirlenmesi sonucu vefat ettiğini, ölümün dava dışı … A.Ş’nin ürettiği tüpgazın sızıntı yapmasından kaynaklandığını, … A.Ş.’ye yapılan müracaatta sorumluluk poliçesinin mevcut olmadığının bildirildiğini, tüp gaz sorumluluk sigortasının zorunlu bir sigorta olduğunu, bu sigortanın mevcut olmaması sebebiyle sorumluluğun Güvence Hesabına yüklendiğini, ölümün … zehirlenmesinden gaz kaçağından gerçekleşmiş olması sebebiyle başka herhangi bir araştırmaya girişilmeden sorumluluğun doğduğunun kabulünü gerektiğini iddia ile şimdilik her bir davacı için ayrı ayrı 50-TL olmak üzere 100-TL nin 04/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Talep artırım ile, davacı … 113.054,85-TL, diğer davacı … 106.470,38-TL talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, tüp gaz sorumluluk sigortasında zamanaşımı süresinin 2 yıl olduğunu, davanın bu süre geçtikten sonra açıldığını, bu nedenle talebin zaman aşımına uğradığını, ölüme sebebiyet verdiği iddia edilen tüp gazı üreten firmanın zorunlu sorumluluk 02.01.2013-2014 vadeli, … poliçe nolu … Zorunlu Sorumluluk Sigorta poliçesi ve 02.01.2013-2014 vadeli … poliçe nolu mevcut olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, dava öncesinde yazılı başvuru şartının yerine getirilmediğini, davacıların bu olay nedeni ile SGK tarafından bağlanmış bir gelir varsa bunun düşülmesi gerektiğini, faiz başlangıç tarihinin doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, …’in vefatının karbonmonoksit zehirlenmesi sonucunda meydana geldiği, tüp gaz zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesinin düzenlenmemesi nedeniyle davalı Güvence Hesabının sorumlu olduğu, olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresinin 10 yıl olarak kabulü gerektiği ve dolmadığı, davacı …’in nihai ve gerçek maddi zararının 113.054,85 TL olduğu, davacı …’in nihai ve gerçek maddi zararının 106.470,38 TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin 01/07/2015 dava tarihi olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; dava konusu olay tarihini (04.01.2013) kapsayan … A.Ş. nezdinde 02.01.2013-2014 vadeli, … poliçe nolu … Zorunlu Sorumluluk Sigorta poliçesi ve 02.01.2013-2014 vadeli … poliçe nolu Tehlikeli Maddeler ve Tehlikeli Atıklar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi mevcut olduğunu, söz konusu poliçenin varlığı nedeniyle Güvence Hesabının sorumluluğunun söz konusu olmadığını, ölüm sebebinin … patlaması değil yanık ve karbonmonoksit zehirlenmesi olduğunu, dava konusu olayın tamamıyla davacının kusur ve dikkatsizliği nedeniyle meydana geldiğini, müteveffanın kusuru oranında müvekkilinin sorumluluğu sona ereceğinden kusur oranında indirim uygulanmamasının hatalı olduğunu, … yönetmeliği kapsamında zamanaşımı süresinin 2 yıl olmakla davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, müteveffanın geliri bakımından asgari ücretin 1,5 katı üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, yetiştirme giderinin hatalı değerlendirildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; davacı anne ve babanın tüp gaz zehirlenmesi ve yanık nedeniyle vefat eden kızları … nedeniyle destekten yosun kalma maddi tazminatı istemine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, … zorunlu mesuliyet sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemli davalarda, rizikonun neden olduğu üçüncü kişilere ait zararlar sigorta poliçesinde gösterilen limitlerle sınırlı olmak üzere sigorta tarafından karşılanır (Yargıtay 11. HD.nin 10.11.2016 tarih, 2016/10907 E.2016/8730 K sayılı ilamı). … Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının sigortanın kapsamını düzenleyen 1. maddesinde; “Bu sigorta, LPG tüpleyen firmaların, doldurdukları veya doldurttukları ve yetkili bayiieri vasıtasıyla veya doğrudan doğruya tüketiciye intikal ettirdikleri tüplerin kullanılmak üzere bulundurdukları yerlerde infilakı, gaz kaçırması,yangın çıkarması sonucu(kusurları olsun veya olmasın) verecekleri bedeni ve maddi zararlara karşı sorumluluklarını temin eder… Zarar meydana geldiğinde sigorta ettirenin kusurlu olup olmadığına bakılmadan zarara uğrayan üçüncü şahısların tazminatı ödenir. Zararın LPG tüpünün takılması sırasında servis hatasından, kullanıcının kullanma hatasından, tüpün imalat hatasından, dolum hatasından, hortum, kelepçe, dedantör, cihaz, musluk hatalarından meydana gelmesi durumu değiştirmez.” hükmünü haizdir. Sigortacı, sigorta ettirenin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın tehlikeye maruz kalan üçüncü kişilere ödeme yapmayı kabul ettiğinden destekten yoksun kalma tazminatının hesabında davacıların murisinin kusur oranı miktarınca bir indirim de yapılmaz (Yargıtay 11.HD.nin 26.05.2014 tarih, 2013/17466 E. 2014/9643 K.). … Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının sigortanın kapsamını düzenleyen 1.madde gereğince davalı vekilinin müteveffanın kusuru oranında indirim yapılması ,patlama olmadığından sorumluluk kapsamında olmadığına yönelik istinaf nedeni yerinde bulunmamıştır.Müteveffanın tüpün gaz kaçırması nedeniyle karbormonoksit gazından zehirlendiği dosya kapsamında belirlenmiştir. Yargılama sırasında davalı Güvence Hesabı vekili tarafından dava konusu olay tarihini (04.01.2013) kapsayan … A.Ş. nezdinde 02.01.2013-2014 vadeli, … poliçe nolu … Zorunlu Sorumluluk Sigorta poliçesi ve 02.01.2013-2014 vadeli … poliçe nolu Tehlikeli Maddeler ve Tehlikeli Atıklar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi mevcut olduğunu, söz konusu poliçenin varlığı nedeniyle Güvence Hesabının sorumluluğunun söz konusu olmadığını belirtmiştir.İstinaf dilekçesinde de aynı numaralı poliçelerin varlığını Güvence Hesabına husumet düşmeyeceğini ileri sürmüş ise de ; belirtilen her iki numaralı poliçe dosyaya getirtilmiş ,davalı vekilinin numarasını bildirdiği poliçelerin trafik sigortası poliçeleri olduğu anlaşılmakla, kaza tarihini kapsayan … zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin husumete yönelik istinaf sebebi yerinde bulunmamıştır. Tüm bu açıklamalar doğrultusunda, dosya içeriği, sigorta poliçesi ve genel şartlar, alınan ek bilirkişi raporu değerlendirildiğinde; … sızıntısı sonucu hayatını kaybeden müteveffanın anne ve babasının desteklerini yitirdiği,mahkemece alınan bilirkişi kök ve ek raporunda yerleşik içtihatlar doğrultusunda kusur indirimi yapılmadan;müteveffanın üniversite öğrencisi olduğu anlaşılmakla doğal olarak asgari ücretin üzerinde bir gelir elde edeceği varsayımı ile hesaplama yapılmasında bir hata görülmemiştir. Davalı vekili süresinde zamanaşımı defiinde bulunmuştur.Somut olayda davalı üretici-satıcı ve onun zorunlu sorumluluk sigortacısı yerine kaim olduğundan satım sözleşmesinin tabi olduğu TBK nın 146.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinde dava açılabileceğinden zamanaşımı defiinin reddine ilişkin ara kararda isabetsizlik olmadığından davalı vekilinin zamanaşımı defiine yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Davacıların bilirkişi raporunda desteklerini kaybetmeleri nedeniyle denetime elverişli bilirkişi kurulu tarafından yapılan hesaplama ile belirlenen ve sigorta teminat limitleri dahilinde bedele hükmedilerek davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle mahkemece verilen karar usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan,davalı şirketin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 14.995,76-TL nispi karar ve ilam harcından davalı tarafça peşin yatırılan 3.749-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.246,76-TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına, Davacılar tarafından yapılan 38-TL istinaf yargı giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/07/2023