Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2318 E. 2022/489 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2318
KARAR NO : 2022/489
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/10/2019
NUMARASI : 2016/863 Esas 2019/1055 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/04/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili; davalının borcuna mahsuben müvekkiline 08/07/2013 keşide tarihli ve 8.500-TL tutarlı müşteri çekini verdiğini, davalının bu çek için 4.000-TL kısmi ödeme yaptığını, kalan kısmı ödemediğini, bu nedenle kalan 3.955-TL için İstanbul 18. İcra Dairesi’nin… esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ancak çekin arkasında firma kaşesi altında …yazdığı için çekin firma sahibi adına icraya konulduğunu, davalının takipten sonra 20/11/2013 tarihli ibraname ile 5.600-TL ödeyerek dosya borcunu kapattığını, davalının bu ödeme için İstanbul 4.ATM nin 2014/1177 Esas sayılı dosyası ile istirdat davası açtığını, mahkemece alacaklı …nun yetkili hamil olmadığı gerekçesi ile ödemenin istirdatına karar verildiğini, davalının bu kararı İstanbul 9. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takibe konu ettiğini, müvekkili tarafından dosya borcu olarak 9.335-TL ödeme yapıldığını, dolayısıyla müvekkilinin çek bedeli ve cari hesap alacağını alamadığını, bu nedenle davalı hakkında Büyükçekmece 1. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptali ile % 20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacının alacağın cari hesap alacağı olduğunun belirtmesine rağmen … tarafından tahsil edilen ve istirdat davası ile iade etmek zorunda kaldığı bedelin cari hesap alacağı olduğunu belirttiğini, davacı tarafından ödeme emrine eklenen cari hesap ekstresinde borç 12.262,53-TL iken, takip talebinde müvekkilinden 17.124,52-TL alacak talep ettiğini, davacının cari hesap ekstresinde yaptığı işlemlerin gerçek dışı ve fiktif işlemler olduğunu, davacı tarafından hesap ekstresinde geçen 7.000-TL, 6.000-TL, 20.000-TL ve 10.000-TLnin davacı tarafından yine alıcısı davacı olarak gönderildiğini,müvekkiline gönderilen bir para bulunmadığını, davacının müvekkiline ödeme yapmamasına karşılık banka havalesi ile ödeme yapılmış gibi müvekkilini borçlandırmaya çalıştığını belirterek davanın reddi ile % 20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacı şirket yetkilisi … tarafından davalı şirket hakkında İstanbul 18. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası ile 3.955-TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlatıldığı, davalı tarafından 5.600-TL ödeme yapılmak sureti ile dosya borcunun kapatıldığı, davalının yaptığı bu ödemenin borçlu olmadığı halde yapıldığı iddiasıyla ödeme yapılan … hakkında İstanbul 4.ATM’nin 2014/1177 Esas sayılı dosyası ile istirdat davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, ilamın alacaklı … Plastik tarafından İstanbul 9.İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası ile icraya konulduğu, borçlu … tarafından 22/04/2016 tarihinde icra borcuna mahsuben 9.355-TL ödeme yapıldığı, davacı şirket tarafından davalı … Plastik hakkında Büyükçekmece 1. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile cari hesap alacağına dayalı olarak ilamsız takip başlatıldığı, davacının ticari defterlerinde 17.124,53-TL bakiye alacak görülmekte ise de; davacının ticari defterlerinde kayıtlı banka havalelerinde gönderici ve alıcının davacı şirket olduğu, buna rağmen davalıya ödeme yapılmış gibi davacının ticari defterlerinde davalının borçlandırıldığı, getirtilen ödeme talimatlarında adları geçen … ve….’nun davalı şirket çalışanı veya yetkilisi olmadıkları, dolayısıyla toplam 53.000-TL tutarındaki bu ödemelerin düşülmesi sonucunda davacının davalıdan bakiye alacağının bulunmadığı, davacının ticari defterlerinde fiktif işlemler yaparak davalıyı borçlandırdığı, bu suretle davacının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine, % 20 oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir.İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekili; Mahkemece hatalı olan bilirkişi raporlarının hükme esas alınarak karar verildiğini, müvekkili şirketin ticari defter ve belgelerini eksiksiz sunmasına rağmen davalının defterlerini tam olarak ibraz etmediğini, davalının 2013 yılından sonraki cari hesap muavinini sunmadığını, bu durumda davalının ticari defter ve belgeleri incelenmeden sonuca gidildiğini, davalının ticari defterleri incelenmeden müvekkili şirkete ait ticari defterlerde kayıtlı ödeme dekontlarının fiktif olduğu yönündeki tespitin hatalı olduğunu, ayrıca mahkemece karar verilirken davalı tarafça ikrar edilen çek ilişkisine hiç değinilmediğini, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre alacaklı olduğu aşikar olan bir şirkete karşı alacağını tahsil amacıyla yaptığı takip nedeniyle kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin de yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava; icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı tarafından müvekkiline verilen …Bankası Devrek şubesine ait 08/07/2013 keşide tarihli ve 8.500-TL tutarlı müşteri çeki için 4.000-TL ödeme yapıldığını, bunun yanında müvekkilinin davalı ile aralarındaki cari hesap nedeniyle alacaklı olduğunu ileri sürerek 17.124,53-TL alacağın tahsilini icra yoluyla talep etmiştir.Davalı ise davacının ibraz ettiği cari hesabındaki ödeme kayıtlarının doğru olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmaktadır. Büyükçekmece 1. İcra Dairesi’nin… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu …Plastik hakkında 17.124,53-TL cari hesap alacağının istemiyle ilamsız takip başlatılmıştır. 02/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 17.124,53-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinin 2013 sonu itibariyle 98.149,11-TL alacak bakiyesi verdiği, satıcılar hesabının toplu halde kapatılmış olması nedeniyle borcun ne kadarının davacı tarafa ait olduğunun kapanış maddesinden tespit edilemediği, davalının fiktif olduğunu iddia ettiği havaler toplamı 43.000-TL olup, gönderici ve alıcı bölümlerinde davacının adının kayıtlı olduğu, dolayısıyla havalelerin davacı tarafından kendi hesabına yapılmış olduğu, bu tutarın davacının tespit edilen cari hesap alacağından düşülmesi sonucunda davacının davalıdan bakiye alacağının kalmadığı tespit edilmiştir. Davacının ticari defterlerinde davalıya yapılan ödeme olarak kayıtlı bulunan toplam 43.000-TL havale işleminde gönderici ve alıcının davacı şirket olduğu, davacı şirket adına ödemelerin … adli kişilere yapıldığı anlaşılmakta olup, davacı tarafından yapılan havalelerin talimatlarında ismi geçen …’nun davalı ile ilgisi tespit edilememiştir. Bu durumda davacının ticari defter kayıtlarında 17.124,53 TL bakiye alacak görülmekte ise de; davacının defterlerinde davalıya ödeme olarak gösterilen toplam 43.000-TL ödeme davacı tarafından usulünce ispat edilememiştir. Ayrıca davacı bahse konu çek bedelini de cari hesabına işlemiştir. Buna rağmen davacı cari hesapta alacaklı duruma gelmediğinden çekten kaynaklanan bakiye alacağı da ispatlanamamıştır. Bu itibarla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacı cari hesapta kendi adına yaptığı havalelerle alacaklı duruma geçtiği halde davalıdan bu şekilde alacaklı olduğunu iddia ederek başlattığı icra takibinde kötüniyetli olarak kabul edilerek aleyhine tazminata hükmedilmesinde de isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/03/2022