Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2315 E. 2019/1594 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2315
KARAR NO : 2019/1594
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/10/2019 (Ara Karar)
NUMARASI : 2018/1047 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/12/2019
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı firmaya karşı İstanbul …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından 23.871,90-usd alacak için icra takibi başlatıldığını ancak borçlu tarafından haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz edilerek durdurulduğunu, huzurdaki dosyaya sunulan 13.09.2019 tarihli bilirkişi raporunda haklı ve doğru tespitler ile ortaya konulduğu üzere icra takibine yapılan iş bu itiraz haksız ve kötüniyetli olduğunu, “davacı tarafından düzenlenen faturalar, sevk irsaliyeleri, davalının yurtdışı gümrük beyannameleri ve yurtdışı firmasına düzenlemiş olduğu faturaların incelenmesi sonucu davacının söz konusu fatura muhteviyatı ürünleri davalıya ihraç kayıtlı olarak teslim ettiği, davalının bu ürünleri yurtdışına ihraç ettiği, bu anlamda davalının bu faturalar sebebiyle davacıya borcunun oluştuğu, davacı yana ait cari hesap ekstresi incelendiğinde davalının da kısmi ödemeler yapmış olduğu dikkat alınarak en son bakiye üzerinden başlattığı takibin yerinde olduğu”nun tayin ve tespit edildiğini, buna göre müvekkili davacının takip tarihi itibariyle 23.871,91-usd tutarında alacaklı olduğunun sabit olduğunu, öte yandan, borçlunun mahkemece verilecek karara kadar, mal kaçırma ihtimali bulunduğunu, zira borçlu bakiye tutarı müvekkiline ısrarla ödemediğini ve müvekkilinin aldığı duyumlara göre de borçlunun mal kaçıracağını ve elindeki taşınır ve taşınmazları elden çıkartacağı bilgisini edindiğini,müvekkili şirketin haksız çıkması halinde, mahkemenin belirleyeceği oranda teminat yatırmaya hazır olduğunu, yukarıda arzına çalışılan nedenlerden ötürü, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile borçlunun mal kaçırma kastının ortaya koyulması nedeni 23.871,91-USD alacaklarının olduğunun bilirkişi raporu ile sabit olması nedeniyle bu tutar için ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, aleyhine ihtiyati haciz istenen tarafın icra takibine itiraz etmesi sebebiyle alacağın ihtilaflı hale geldiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati haciz isteyen davacı vekili; müvekkili şirket tarafından davalıya karşı İstanbul …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından 23.871,90- USD alacak için icra takibi başlatıldığını ancak borçlu tarafından takibe itiraz edilerek durdurulduğunu, davalı yapılan itirazında haksız ve takibi sürüncemede bırakma amacıyla yaptığı dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile ispatlandığını, dava konusu alacağın dayanağını oluşturan malların borçlu davalıya teslim edildiğinin hem sevk irsaliyesi, hem mutabakat mektubu, hem de gümrük beyannameleri ile sabit olduğunu, yapılan bilirkişi incelemesinde tarafların ticari defterlerinin de bu hususu doğruladığını, dolayısıyla alacağın ara kararının aksine ihtilaflı olmaktan çıktığını,ihtiyati haciz kararı verilmesine de bir engel olmadığını,bilirkişi raporunda da haklı ve doğru tespitler ile ortaya konulduğu üzere icra takibine yapılan itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunun ortaya konulduğunu belirterek ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK 257. maddesi 1.fıkrası uyarınca rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde ve üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malllarını ve diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre bir para alacağının vadesinin gelmesi halinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK 258.maddesinin 1.fıkrası uyarınca alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri mahkemeye göstermek mecburiyetinde olduğu düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre de ihtiyati haciz kararı verilmesi için kafi kanaat verici delillerin sunulması yeterli olup kesin bir ispat aranmamakta ise de; muaccel alacağın varlığı hususunda ihtilaf bulunması , bu ihtilafın çözümü yargılamayı gerektirmesi halinde, kanunun aradığı ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığının kabulü gerekmektedir. Kural olarak bir davada tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların ispatı için tahkikat yapılması ve delillerin toplanması gerekir. Hakim tüm delilleri inceleyip değerlendikten ve tam bir karara ulaştıktan sonra nihai kararını verir. Bu husus asıl davanın kabulü için geçerli olup, bu nedenle tam ispat aranır. Somut olayda, davacı vekili bilirkişi incelemesi yapıldığını muaccel alacağın varlığının bilirkişi raporu ile belirlendiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. HMK 382(1) maddesi uyarınca “hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.”denilmektedir. Buna göre bilirkişi raporu kesin delil olmayıp takdiri delildir. Elde ki davanın tazminat talebine ilişkin olup, tahkikat aşamasında olduğu ,hakimin hüküm aşamasında bilirkişi raporunu toplanan tüm delillerle birlikte değerlendireceği muaccel alacağın varlığı, hususunda dosyanın bulunduğu aşama itibariyle davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde olmadığı, talep olunan alacağın davalının kabulünde olmadığı, muaccel alacağın var ise yapılacak tahkikat neticesinde belirleneceği sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesinin istemi reddinde isabetsizlik görülmemiştir. İstinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı-ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.19/12/2019