Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2234
KARAR NO : 2019/1506
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/06/2019
NUMARASI : 2019/32 Esas 2019/654 Karar
DAVA : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Davanın kabulüne ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin İstanbul 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/795 Esas sayılı dosyasında, davalı … Ltd. Şti. aleyhine tarafınca açılmış olan tazminat davasında; mahkemece … Ltd. Şti’nin sicilden terkin olduğunu, ihya davası açarak mahkemeye bilgi verilmesine karar verildiğini, davalı tasfiye memuru …’ın 08.06.2017 tarihinde vefat ettiğini, mirasçıları …, … ve … mirasçı olarak bıraktığını, İstanbul Ticaret Sicilinin 01.03.2018 tarihli İstanbul 7.Sulh Mahkemesine gönderdiği sicil kayıtlarına göre, eski unvan olarak, “… Limited Şirketi-… Limited Şirketi olarak gösterildiğini ve şirketin tasfiyesinin sona erdiği 28.12.2016 tarihinde tescil edildiğinden kaydının terkin edildiğini” bildirdiğini, açıklanan nedenlerle davalı … Ltd. Şti. aleyhine açılan olan tazminat davasında, dava tarihi itibariyle sicil kaydının terkin olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, … Limited Şirketi – …Limited Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde, TTK’nın 32 ve ticaret sicil yönetmeliği md 34 hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memurunda olduğunu, vadesi gelmeyen borçlarda ihtilaflı veya şarta bağlı borçların notere tevdii ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, (6762 sayılı TTK m.445 ve 6102 sayılı TTK.m.541) bu yapılmadan, şirketin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler, mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kaydı sicilden terkin edilmiş ise; terkin işleminin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçileceğini, tasfiye memurunun iddia edilen eksik işlemlerini, müvekkilinin tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücreti’nden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, Davacının açmış olduğu takibin devam edebilmesi için sicilden terkin edilen şirketin yeniden sicile tescilini talep etmekte haklı ve hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın sübut bulduğundan kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı … dilekçesinde, kararın yeterli inceleme ve taraf teşkili yapılmadan verildiğini, ticaretten gerekli evrakların istenilmediğini, tasfiye memuru …’ın 08/06/2017 tarihinde vefat ettiğinden tasfiye memuru olarak seçilmesinin hatalı olduğunu, ölü kişinin seçimi nedeniyle kararın infazının zaten mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava; sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir. TTK’ nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde ihyası talep olunan şirketin tasfiyesinin sona erdiğine 23.12.2016 tarihinde karar verildiği ve 28.12.2016 tarihinde tescil edildiğinin sicil kaydının terkin olduğu ,terkin edilen şirketin İstanbul 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/795 esas sayılı dosyasında davalı durumunda bulunduğu ,mahkemece ihya talebi için davacı tarafa süre verildiği anlaşılmaktadır.
TTK 547.madde hükümlerine göre ek tasfiye gerektiğinde açılacak tüzel kişiliğin ihyası davasında davalı tasfiye memuru ile ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilir.Davalı tasfiye memurunun vefat ettiği dava dilekçesinde belirtilmiş ve yapılan UYAP sorgulamasında davalı …’ın 08/06/2017 tarihinde vefat ettiği, mirasçısı … dışındakilerin davaya katılmadıkları gibi, vefat eden … ‘ın tasfiye memurluğu yapamayacağı gözetilmeden tasfiye memuru olarak atandıktan sonra hakkında açılan davanın da pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı …’ın istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)a-4 m. uyarınca hükmün kaldırılmasına ölü davalının mirasçıları davaya katılarak taraf teşkili sağlanarak dava yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı …’ın istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/06/2019 Tarih 2019/32 Esas 2019/654 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”İstinaf yoluna başvuran davalı … tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/11/2019