Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2223 E. 2022/592 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2223
KARAR NO : 2022/592
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili; müvekkilinin davalıya 457.600-kg taş kömürü sattığını ve sevk irsaliyeleri ile teslim ettiğini, buna karşılık fatura düzenlendiğini, müvekkil firmanın davalıdan 26.326,78-TL alacağının bulunduğunu, alacaklarının şimdilik 10.000-TL ana para kısmının dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili 25/06/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 16.326,78-TL arttırarak ıslh tarihinden itibaren 26.326,78-TL alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
CEVAP : davalıya, dava dilekçesi ile ekleri ve tensip zaptı duruşma gün ve saatini ve yasal ihtaratları içerir biçimde tebliğ edilmesine rağmen davalı davaya cevap vermemiş, 6100 sayılı HMK m.128 kapsamında iddia olunan vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; davacının incelenen usule uygun ticari defter ve kayıtları, dava konusu kömürlerin davalıya teslimine ilişkin sevk irsaliyelerine göre, davalının BA bildirim formlarına göre, davalının ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçındığı nazara alınarak davacının iddiasını ispat ettiği gerekçesi ile davalıdan 26.326,78- TL alacaklı olduğu tespit edilerek davanın kabulüne, 10.000- TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 16.326,78- TL alacağın 25/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı, dava dilekçesini tarafına tebliğ edilmediğini, edildi ise de usulsüz olduğunu, savunma hakkının kısıtlandığını, dosyaya delil sunmasının engellendiğini, sunduğu laboratuvar analiz raporunun ise incelenmediğini, kararın haksız ve hukuka aykırı verildiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Zonguldak mahkemeleri olduğunu, faturalara konu kömürün şirkete iade edildiğini, davacı yanca tarafına gönderilen kömür gerekli nitelikleri taşımadığından iade edildiğinin dosyaya sunulan laboratuvar analiz raporundan anlaşılacağını, davacının edimini sözleşmeye uygun olarak yerine getirmemesi nedeniyle davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını,ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava; ticari satımdan kaynaklanan davalıdan tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Davalıya, dava dilekçesinin, eklerinin ve tensip zaptının, duruşma gün ve saati bildirir ve yasal ihtaratları içerir biçimde 21.01.2019 tarihinde davalının işyerinden geçici olarak ayrılarak çarşıya gittiği açıklanarak daimi çalışanına tebliğ edildiği ,davalı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde de aynı adresi gösterdiği ,yargılamanın her aşamasında ticari defterlerinin ibrazı ,bilirkişi raporunun da aynı adrese gönderilerek aynı şekilde davalı adresinden geçici ayrıldığından daimi çalışana tebliğlerin yapıldığı anlaşılmakla davalının dava dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiği ve savunma hakkının kısıtlandığına ilişkin istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.
Davalının, süresinde cevap dilekçesi vererek yetki itirazında bulunmadığı, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ile mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu anlaşılmakla,cevap süresi içinde yapılmayan yetki itirazının kabulü mümkün olmadığından mahkemenin yetkisine yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.AİHS’nin 6.maddesinde düzenlenen adil yargılamanın etkin ve makul bir süre içinde bitirilmesi için 6100 sayılı HMK’da düzenlemelere yer verilmiş olup, bu bağlamda delil gösterilmesi dilekçelerin teatisi (dava, cevap, cevaba cevap ve ikinci cevap) aşamasına hasredilmiştir. Tarafların, kanunda belirtilen bu sürelerden sonra delil gösterebilmeleri ancak iki yasa maddesinde belirtilen hâllerle sınırlıdır. Onlar da; iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesini düzenleyen 141. madde ile sonradan delil gösterilmesinin hüküm altına alındığı 145. maddedeki durumlardır.(HGK nun 2017/2710 esas -2021/34 karar sayılı ilamı ) Somut olay incelendiğinde; dava dilekçesinin davalıya 16.10.2019 tarihinde usule uygun şekilde tebliğ edildiği, davalı tarafından süresi içerisinde cevap dilekçesinin sunulmadığı, böylece davalının dava dilekçesinde yer alan tüm iddialarını inkâr etmekle birlikte savunmasına yönelik herhangi bir vakıaya dayanmadığı, davalının kanunla kesin şekilde belirlenen iki haftalık süreden sonra bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ayıp savunmasında bulunduğu ve analiz raporu bulunduğunu ileri sürmüş ise de ibraz etmemiştir. Bu durumda; süresi içerisinde cevap dilekçesi vermemekle inkâr savunmasına dayanak vakıa ve delile dayanmayan davalının süresinden sonra bildirdiği savunmasının değerlendirilmesine imkân bulunmamaktadır.
Davalının esasen ticari ilişkinin varlığına yönelik bir itirazı bulunmadığı,fatura içeriği malların teslim alınarak davalı tarafından vergi dairesine BA ile bildirdiği ,analiz raporu ile kömürlerin toz halinde olduğunu iade ettiklerini ileri sürdüğü .,ancak savunmanın ispatına yarar bir delil ibraz etmediği anlaşılmaktadır. Davacı kendi lehine delil olan ticari defterleri, sevk irsaliyesi, davalının BA formları ile davacı alacağının varlığını ispatlamış olup ,davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.Davalının hükme yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalının istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 683,10-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 170,77-TL harcın mahsubu ile bakiye 512,33- TLnin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, davacı yan gider avansından karşılanan 42,4‬0-TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/04/2022