Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2208 E. 2022/591 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA N : 2019/2208
KARAR NO : 2022/591
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili; müvekkili şirketin 2009 model ford marka tankeri 16/03/2018 tarihinde davalı şirketten satın aldığını, aracın müvekkil şirketin çalışanları tarafından incelendiğini, arızanın ancak kullanmakla ortaya çıkan bir arıza olduğunu,aracın muayenesi yaptırılmaması sebebiyle trafikten çekme belgesi bulunur vaziyette müvekkiline satıldığını, aracın 25/06/2018 tarihinde 3. kişiye satıldığını, trafiğe çıktığı gün arızalandığını, arızanın onarıldığını, tamirat bedelinin müvekkili tarafından karşılandığını,gizli ayıbın tespitinden sonra müvekkilinin uğradığı zararın davalıdan talep etiğini,davalının ödeme yapmadığını ileri sürerek davalının başlatılan icra takibine itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptali ile %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili; ihale sürecinde katılımcılara satılacak araçların incelenmesi ve incelettirilmesi için gerekli zaman tanındığını, davacının basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü olduğunu, satışın 16/03/2018 tarihinde yapıldığını, davalının aylar sonra gerçekleşen bir arıza için müvekkiline sorumluluk yüklemeye çalıştığını,aracın satışı ile arızanın ihbarı arasındaki geçen sürede davacının haklarının zaman aşımına uğradığını, davacının kendi kullanımı ile alakalı arızanın müvekkili üzerine yıkılmaya çalışıldığını,davacının aracı süresi nde inceleme yükümlülüğünü yerine getirmediğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece, davacının davalıdan satın aldığı aracı 25/06/2018 tarihinde dava dışı 3. kişiye sattığı, aynı gün aracın arıza verdiği, ayıbın gizli ayıp olduğunun illiyet kurulamamakla ispatlanamadığı, 16/03/2018 tarihinde aracın satın alınmasından itibaren TTK. 23. maddesine uygun 2 günlük ve 8 günlük sürelerde ayıba ilişkin ihbarda bulunmadığı gerekçesi ile davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili;olayda TBKnun 223.maddenin uygulanması gerektiğini,mahkemenin gizli ayıp olup olmadığı hususunu araştırmadığını, tanıklarının dinlenmediğini,bilirkişi raporunun davanın esasıyla ilgili olmadığını,itirazlarının dikkate alınmadığını, raporda bildirilen ayıbın araç müvekkilinin elindeyken oluşmasının kullanmamaları nedeniyle fiilen mümkün olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılarak yeniden karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :6102 sayılı TTK’nun 23/1-c maddesi gereğince; malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içerisinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu satıcıya ihbarla yükümlüdür. TBK’nın 223. maddesine göre; alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir, bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Eldeki davada davacı, gizli ayıbın varlığı iddiası ile onarım masraflarını davalıdan talep etmektedir. Davacının tanker cinsi aracı 16/03/2018 tarihinde davalıdan satın aldığı, davacı tarafından dava dışı üçüncü kişiye aracın 25/06/2018 satışının yapıldığı sabittir. Davacı tarafından aracın hiç kullanılmadığı, aracın üçüncü kişiye satıldığı gün yola/ trafiğe çıktığında kullanım ile arıza verdiği, 29/06/2018 tarihli yetkili servis tarafından motor blokunun çatlak olduğunun tespitinin yapıldığı, motor bloku değişimi için toplam 17.600-TL ödendiği, ayıbın gizli ayıp olduğu bu nedenle davalı- satıcı tarafından karşılanması gerektiği iddia olunmuştur.
Davacının yaptırdığı 29/06/2018 tarihli hasar tespiti ile mahkemede bilirkişi tarafından 27.02.2019 tarihinde yapılan tespitte, aracın ”motor blokunun çatlak olduğu”belirlenmiştir.Bu husus, satış tarihinde eğer mevcutsa olağan objektif gözden geçirme/ inceleme/ incelettirme ile tespiti mümkün bulunmaktadır.Davacı- alıcının, davalı- satıcıdan aracı satın aldığı tarihte inceleme yükümlülüğü bulunmaktadır.Varlığı ileri sürülen ayıp,açık ayıp niteliğindedir.Her iki taraf tacir olduğundan somut olayda TTK nun 23.c.maddesi uyarınca davacı 8 gün içinde aracı incelemek veya incelettirmekle yükümlü olup ,bu yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşıldığından davalı satıcıya başvuru hakkını kaybettiği anlaşılmaktadır.Aksi yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.
Davacının muayene ve ihbar yükümlülüğünü aracın davacı tarafından 3.kişiye satışı sözkonusu olunca yaptırıldığı,davalı satıcıya başvuru hakkını kaybettiği anlaşılmakla ,tanık dinlenmediğine yönelik istinaf nedeni de yerinde görülmemiştir. İlk derece mahkemesince bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin hükme yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiş istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL daha harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/04/2022