Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2192 E. 2019/1572 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2192
KARAR NO : 2019/1572
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2019
NUMARASI : 2019/588 E.- 2019/87 K.
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/12/2019
Mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, taraflar arasında 04.10.2011 tarihinde akdedilen sözleşme hükümleri kapsamında davalı şirketin müvekkiline toplamda 15.338,76 -euro ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiğini ancak bu taahhüdünü yerine getirmediğinden davalı aleyhine Eskişehir …. İcra Dairesi’nin… esas sayılı dosyasıyla taraflar arasında anlaşmaya binaen genel haciz yoluyla takip yapıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamını ile %20’icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, HMK.’nın 2. madde ve TTK.’nın 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesinde olması sebebiyle; davanın, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine, HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; güncel Yargıtay ve BAM içtihatları uyarınca davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tartışmasız olduğunu, davanın müvekkili şirket ile davacı taraf arasında yapılan sözleşmeden kaynaklanan itirazın iptali davası olduğunu, ihtilaf konusu sözleşme ve bu sözleşmenin ifası tacir olan müvekkilinin ticari işletmesi ile ilgili olup, ticari iş niteliğinde olduğunu, TTK’nun 19. maddesi uyarınca taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan bir sözleşmenin diğer taraf için de ticari iş sayılacağından uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemenin, TTK’nun 4. ve 5. maddeleri gereğince Ticaret Mahkemeleri olduğunu, TTK’nın 4/1-f bendinde; bankalar diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç paraya ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır” hükmü bulunduğunu, dava konusu uyuşmazlığın dava dışı Tasfiye Halinde …. A.Ş. nezdindeki davacı hesabının müvekkili şirkete temlikine ilişkin sözleşmeden doğduğunu, dava konusu işin niteliği itibariyle TTK’nın 4/1-f bendi kapsamında kaldığını ve davaya bakmanın Ticaret Mahkemesi’nin görevi dahilinde olduğunu, davanın tarafları arasındaki uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olduğunu ve uyuşmazlığın İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, Yargıtay’ın ve BAM’ın yargı yeri belirlenmesine dair güncel kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; taraflar arasında düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.6102 sayılı TTK.nun 3. maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğu belirtilmiş, aynı kanunun 4. maddesinde ise ticari dava ve işler sayılmıştır. Tüm bu açıklamalar ve ortaya konulan yasal düzenlemeler karşısında somut olay incelendiğinde; davacılar ile davalı şirket arasında 04.10.2011 tarihli alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye göre davalı şirketin davacılara her ay 250 euro olmak üzere toplam 7.669,38-euro ödeme yapmayı taahhüt ettiği, davalı şirketin edimlerini yerine getirmemesi üzerine davacılar tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin takibe itirazı üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davacılar ile davalı şirket arasında imzalanan alacağın temliki sözleşmesi bağımsız mahiyette bir sözleşmedir ve taraflar açısından kendi başına hüküm ifade eder. Davacılar anılan sözleşmeye dayanarak sözleşmenin karşı tarafı olan davalı aleyhine icra takibinde bulunmuş ve itiraz üzerine itirazın iptali davası açmıştır. Davacıların temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki Tasfiye Halindeki … A.Ş. bu davada taraf değildir. Eldeki dava TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacıların tacir olmadıkları da gözetildiğinde her iki tarafın ticari işletmesiyle ilişkili değildir. Bu nedenlerle davaya bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi değil 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesidir. (HGK nun 2017/11-2630 esas ,2019/328 karar sayılı ve 21/03/2019 tarihli emsal ilamı aynı yöndedir.)Konuya ilişkin olmak üzere Yargıtay Hukuk Daireleri arasında çelişkili kararlar mevcut ise de Dairemizce de benimsenen yukarıda açıklanan hukuki görüş ve bu görüşü destekleyen HGK kararı gözetildiğinde,İlk Derece Mahkemesi’nin, davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine ilişkin hükmü usul ve kanuna uygun olup, davalı vekilin istinaf sebebi yerinde olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.18/12/2019