Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2101 E. 2022/738 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2101
KARAR NO: 2022/738
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/04/2019
NUMARASI: 2017/1144 Esas – 2019/438 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/05/2022
Dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında uzun süredir ticari ilişki bulunduğunu, davalının iflas erteleme sürecinde bulunduğunu, iflas ertelemenin uzatılması için talepte bulunulduğunu, bu talebine ilişkin ihtiyati tedbir isteminin 10/05/2017 tarihinde reddedildiğini, müvekkilinin alacakları için icra takibine başlandığını, müvekkili tarafından İstanbul Anadolu …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibe yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkili hakkında iflas erteleme davası görüldüğünü, müvekkili aleyhine takip yapılamayacağını belirterek, açılan davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; istinaf kararı üzerine ara kararla tedbirlerin ilk iflas erteleme dosyasında verildiği tarihten itibaren (geçmişe dönük olacak şekilde) devamına karar verilmesinin mümkün olduğu, bu durumda tedbir varken takip yapılamayacağı (Y.23 HD. 2013/9011 E 2014/2575 K; 2016/4390 E, 2016/4550 K), davacı- alacaklının tedbirin kaldırılması nedeniyle 10/10/2017 tarihinde takip başlattığı, iflas erteleme davalarının kendine özgü davalar olduğu gerekçesi ile, takibin usulüne uygun yapılmadığından bahisle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, icra takibinin yapıldığı esnada mevcut bir tedbir kararının bulunmadığını, icra takibinin usulüne uygun bir takip olduğunu, ilk derece mahkemesinin İstanbul BAM 17. HD’nin kararını ve İst.Anadolu 6. ATM nin 2017/534 esas sayılı dosyasında verilen tedbir kararını hatalı değerlendirdiğini, yargı giderinin davacı üzerinde bırakılmasının dayanağı bulunmadığını,kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; İİK m. 67 madde hükmüne dayalı açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı şirketin İst.Anadolu 6. ATM’nin 2016/94 esas sayılı dosyasında 11.5.2016 tarihli karar ile iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesine ve bu süre içinde İİK m.179/b kapsamındaki ihtiyati tedbirlerin uygulanmasına, bu kapsamda davalı hakkında yapılmış olan icra takiplerinin durdurulmasına,yeni icra takibi yapılmamasına karar verilmiştir. 1 yıllık süre dolmadan bir gün önce 2017/534 esas sayılı ek dava ile ikinci 1 yıllık erteleme süresi talep edilmiş ( 9.5.2017 tarihinde) 10/05/2017 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebi red edilmiştir.İstanbul BAM 17. HD’nin 14.09.2017 tarihli 2017/1449 esas ve 2017/1244 karar sayılı kararı ile uzatım davasının ek dava olduğu, olağanüstü hal döneminde “673 sayılı KHK’nın 10. Maddesi uyarınca gerekli araştırma yapılarak, davacı şirketin bu şirketlerden olmaması halinde halihazır durumda iflastan kurtulması mümkün ise iflas kararı verilmeyerek şirketin İİK’nın 179/b-4 maddesinde belirlenen süreler de nazara alınarak izlenmesi, bu süre içerisinde borca batıklık halinin devam etmesi halinde iflas kararı verilmesi gerektiği belirtilerek 10.5.2017 tarihli ara kararrın kaldırılmasına ,kaldırma kararına uygun şekilde yeniden bir ara karar verilmek üzere dosyanın mahkemeye iadesine karar verilmiştir. İflasın ertelenmesi davacısı şirket vekili tarafından 6.10.2017 tarihli talep dilekçesi ile “11.5.2017 tarihinden itibaren bu yana tedbirden yoksun şekilde hayatta kalmaya çalıştıklarını”bildirerek ihtiyati tedbir taleetmiş ;mahkemece 10.10.2017 tarihli ara karar ile “ihtiyati tedbir talebinin reddine , “11.5.2016 tarih ,2016/94 esas- 2016/428 karar sayılı kararı (3) nolu bendi ile verilen tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmiştir.Ancak kaldırılmasına karar verilen ihtiyati tedbir kararı 1 yıllık sürenin bitmesi ile 11.5.2017 tarihinde kendiliğinden sona ermiştir.20.10.2017 tarihinde ilk kez ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Buna göre 11.5.2017 -20.10.2017 tarihleri arasında icra takibi başlatılmasını engelleyen bir ihtiyati tedbir kararı bulunmamaktadır.İcra takibi 10.10.2017 tarihinde başlatıldığı anlaşılmaktadır. Yargıtay 19 HD nin bu konudaki istikrarlı kararları “iflasın ertelenmesi talebinde bulunulması ve icra takiplerine ilişkin ihtiyati tedbir kararı ya da iflas erteleme kararı verilmesi infaza ilişkindir, ihtiyati tedbir ya da iflas erteleme kararı verilmesi borçlu davalı hakkında itirazın iptali davası açılmasına veya açılan davanın yürütülmesine engel teşkil etmeyeceğinden işin esası incelenip bir karar verilmesi gerekir. “şeklindedir.( Yargıtay 19. H.D’nin 12.05.2010 tarih, 2009/9814 esas ve 2010/5958 karar sayılı, 26.09.2013 tarih, 2013/9673 esas ve 2013/14863 karar sayılı, 05/10/2015 tarih, 2015/383 esas ve 2015/11988 karar sayılı,12.03.2019 tarih, 2017/3293 esas ve 2019/1580 karar sayılı ilamları). Açıklanan nedenlerle, icra takip tarihinde icra takibi başlatılmasını engelleyen ihtiyati tedbir kararı bulunmadığı ,daha sonraki bir tarihde ihtiyati tedbir kararı verilmesi itirazın iptali davasının açılmasını ve görülmesini engellemeyeceği ,ancak süreç devam ettikçe kararın infazını engelleyeceği dikkate alınarak davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin istinaf nedeni yerinde olduğundan kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/04/2019 Tarih 2017/1144 Esas – 2019/438 Karar sayılı kararın HMK’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine” Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının davacıya iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/05/2022