Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/2011 E. 2019/1462 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2011
KARAR NO : 2019/1462
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2019 (Ek Karar)
NUMARASI : 2019/56 D. İş-2019/63 Karar
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/11/2019
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın hacze itiraz eden vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili; borçlu …’in müvekkiline olan borcunun karşılığı olarak 15/12/2018 vade tarihli 20.000 Amerikan Doları bedelli senedi tanzim ederek müvekkiline teslim ettiğini, bu senedin gününde ödenmediğini, alacağının hiçbir teminata bağlı bulunmadığı gibi borcunun da bugüne kadar ödenmediğini, borçluya karşı icra takibine başlanmadan evvel haricen yapılan istihbarat çalışması sonucunda borçlunun mallarını kaçırma çabası içerisinde olduğunu, borçlunun üçüncü kişilerden olan hak ve alacaklarının dahi tahsil edilmesi aşamasında muvazaalı yollara gidildiğini, alacaklıları zarara uğratma kastıyla işlemler yapıldığını belirterek borçluların menkul, gayrimenkul malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, dilekçede borcun ödenmediği ve alacağın rehinle teminat altına da alınmadığı belirtildiğinden ihtiyati haciz talebinin talep konusu alacak miktarı olan 107.548,00-TL’nin %15’i oranında teminat karşılığında kabulüne, borçluların 107.548,00-TL tutarında taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İ.İ.K’nun 257. ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili; söz konusu ihtiyati haciz kararından, 18/01/2019 tarihinde icra memurlarının müvekkilinin ortağı olduğu şirket merkezine hacze gelmesi ile haberdar olduğunu, söz konusu icra dosyasından ödeme emrinin müvekkiline henüz tebliğ edilmediğini, müvekkilinin …Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin hac ve umre seyahati programlarını düzenleyen şirketin ortağı ve şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi olduğunu, …’nun müvekkili şirket gibi hac ve umre seyahati programlarını düzenleyen …Limited Şirketi’nin ortağı ve şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi olduğunu, müvekkilinin ortağı olduğu şirket ile karşı tarafın ortağı olduğu şirket arasında uzun yıllardır ticari ilişkinin söz konusu olduğunu, bu ilişkide zaman zaman karşılıklı olarak düzenlenen çek ve senetlerin karşı tarafa teminat olarak verildiğini, şirketler arasında tarafların birlikte veya ayrı ayrı düzenledikleri hac ve umre seyahati programlarına katılan katılımcıların program esnasında olağanüstü veya anlık uçak bileti, otel masrafı vs. İhtiyaçlarının giderilmesi amacıyla ödenecek bedelin teminat altında olması için taraflar arasında birbirlerinin harcama ve giderlerini teminat altına alan senetler düzenlendiğini, ancak ihtiyati hacze konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin sabit ikamet sahibi olmakla, malvarlığı bulunan bir kişi olduğunu, müvekkilinin borçtan kurtulmaya yönelik mal kaçırma veya kaçma ihtimalinin de olmadığını, ihtiyati haciz kararına ilişkin koşulların oluşmadığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılarak iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
KARAR: İlk Derece Mahkemesi’nce ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin itirazları imzaya yönelik olup İİK. 265, 257 maddeleri koşullara uymadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itiraz eden vekilin itirazının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili; şirketler ve taraflar arasında süregelen ticari ilişkiler sebebiyle hac ve umre ziyareti programlarına ilişkin olarak ilgili bedellerin teminat altında olması amacıyla teminat senetleri düzenlendiğini, ancak karşı tarafın bu durumu suistimal ederek iade etmediğini, teminat senetlerini tahsil yoluna gitmeye çalıştığını, bu nedenle de ihtiyati hacze konu senedin kambiyo vasfında olmadığını, ihtiyati hacze konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senedin alacağın varlığına karine de oluşturmadığını belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz kararı verilmesinin koşulları İİK’nın 257/1. maddesinde düzenlenmiş olup , Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczini talep edebilir.İhtiyati hacze İtiraz ise İİK’nın 265. Maddesinde düzenlenmiş olup; Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.İhtiyati haciz vadesi geçmiş ,borç ikrarı mahiyetinde bulunan bonoya dayalı olarak verilmiştir. Muteriz borçlu senedin teminat maksatlı verildiği ve senette ki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüştür.Senet “nakden”kaydı taşımaktadır.İstinaf edenin ileri sürdüğü itiraz ve istinaf sebebleri borçlu tarafından alacaklıya karşı İ.İ.K.’nun 72. maddesi kapsamında açılabilecek bir menfi tespit davasında incelenebilecek hususlar olup, senedin üzerinde teminat olarak verildiğine dair kayıt olmadığı, teminat senedi olarak verildiğine ilişkin itirazı İ.İ.K.’nun 265. Maddesindeki itiraz nedenlerinden sayılmadığı,mahkemenin bu gerekçeyle itirazı reddetmesinde isabetsizlik bulunmadığından yerinde olmayan istinaf sebebleri nedeniyle , muteriz borçlular vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 21/11/2019