Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1895 E. 2022/305 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1895
KARAR NO: 2022/305
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2019
NUMARASI: 2017/335 Esas – 2019/448 Karar
DAVA: Alacak, Menfi Tespit, Maddi ve Manevi Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; taraflar arasında 3 adet cihazın satımı için 18/06/2014 tarihinde sözleşme düzenlendiğini, dava konusu … marka … Cihazı için müvekkilinin 97.200-TL’lik bono verdiğini, bunların bir kısmını ödediğini, ticari amaçla kullanılan cihazın sürekli şekilde arızalandığını, bu nedenle davalıdan defalarca teknik servis desteğinin alındığını, 11/01/2015 tarihindeki arızada servisin cihaza ait başlığı aldığını, geçici başlık bırakıldığını, bu süreden sonra müvekkilinin geçici başlıklarla işlerini sürdürdüğünü ve senetleri ödemeye devam ettiğini, en son verilen yedek başlığın arızalanması üzerine bu kez 17/12/2016 tarihinde bu yedek başlığın da alınarak başka başlık bırakılmadığını ve kendi başlığının da iade edilmediğini, cihaza ait başlığın bulunmaması halinde cihazın kullanılamayacağını, ancak buna rağmen vadesi gelen bonoların ödenmeye devam ettiğini, senetlerin iade edilmediğini, görüşmelerden sonuç alamayan müvekkilinin 3.000-TL’lik aylık kira ile başka bir cihaz kiralamak zorunda kaldığını,garanti süresinin 1 yıl ve 15 milyon atış olduğunu, ancak başlığın daha ilk günlerde esaslı arızalar verdiğini, müvekkilinin sürekli geçici çözümler ile oyalandığını, 01/03/2017 tarihli ihtar ile cihaz yönünden sözleşmenin fesh edilerek cihazın teslim alınarak ödemelerin iadesinin istenmesine rağmen cevap verilmediğini ileri sürerek, taraflar arasında düzenlenen 18/06/2014 tarihli satış sözleşmesinin … marka … epilasyon cihazı yönünden feshine, bu cihaz nedeniyle verilen ve halen ödenmeyen bonolar nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin takibe konduğu Bakırköy …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, cihaz için yapılan ödemenin 60.000-TL’sinin faizi ile birlikte tahsiline, ayıplı cihazın kullanılmadığı dönemde kiralanan cihaz bedelin olan 10.000-TL ile, iş kaybı tazminatının davalıdan tahsiline, manevi zararlara karşılık şimdilik 20.000-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;ilk arızanın teslimden yaklaşık 6 ay sonra meydana geldiğini, TTK’nın 23. maddesi gereğince zamanaşımı süresinin dolduğunu, aynı şekilde TBK’nın 231. maddesi gereğince ayıptan kaynaklı sorumluluğunun 2 yıl geçmekle zamanaşımına uğradığını, davacının her iki maddede belirtilen süre içerisinde ayıbı bildirmediği gibi sözleşmenin 7.maddesi gereğince 7 günlük süre içerisinde de arızanın bildirilmediğini, cihazın koşullarına göre kullanılmadığını, garanti süresinin dolmasından sonra teknik destek alamayacağından dolayı davanın açıldığını sözleşmeden dönme koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece cihazda meydana gelen arızanın kullanım süreci ile birlikte ortaya çıkan arızalardan olması ve arızanın ortaya çıkmasından itibaren davalıya süresinde bildirilerek teknik destek alınması nedeniyle zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, cihazın başlık kısmının sökülmesi ve iade edilmemesi nedeniyle cihazda hukuki ve fiili ayıp bulunduğu, süresinde ihbar edilmesi nedeniyle satıcının sorumlu olduğu, alıcının TBK’nın 227.maddesindeki seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, taraflar arasındaki edim dengesi ve satılana ait başlığın tamir edilerek iade edilmemesi nedeniyle, kullanılan seçimlik hakkın yerinde olduğu, davacı sözleşmeden döndüğünden menfi zarar kapsamında değerlendirilen yeni cihaz kiralama bedelini talep edemeyeceği, bunun yanı sıra davacının Bakırköy …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında takibe konu 3 adet bononun bedelsiz kaldığı, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir davranış bulunmadığı gerekçesiyle davacının davasının ıslah edilmiş şekli ile kısmen kabulü ile; taraflar arasındaki 18/06/2014 tarihli ‘menkul mal satım sözleşmesinin dava konusu edilen “… Marka … Epilasyon Cihazı” yönünden feshine, 68.752-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sözleşme konusu cihazında aynı anda birlikte ifa kuralı gereğince davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacının kiralama bedeline yönelik maddi tazminat talebinin, manevi tazminat talebinin reddine, menfi tespit talebinin kabulü ile davacının Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında takibe konu bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: 1-Davacı vekili; Müvekkilinin el konulan başlık yerine kullanmak üzere kiraladığı cihazın kira bedeli olan 9.000-TL’lik taleplerinin mahkemece reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, manevi tazmnat koşullarının oluştuğunu, davalının davranışının ihkakı hak teşkil ettiğini, faiz talebinin reddine ilişkin kararın da doğru olmadığını, davalının kapıdan satış yöntemi ile sattığı bu ürünün müvekkili tarafından Ankara’dan İstanbul’a taşınmasını beklemenin hukuki olmadığını, davacının cihaz için tahsil ettiği bedeli ticari olarak kullandığını, birlikte ifaya hükmedilmesinin de doğru olmadığını, satışın ne şekilde yapıldıysa tesliminde o şekilde cihazın müvekkilinin adresinden alınmak suretiyle yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 2-Davalı vekili; ayıptan doğan sorumluluğun 2 yıl geçmesiyle zamanaşımına uğradığını,davacının malı sağlam ve çalışır vaziyette teslim aldığını, bahsi geçen cihazın kullanılmasından ya da teknik sorunlarından kaynaklanan zarardan müvekkili satıcının sorumluluğunun bulunmadığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, müvekkili şirketin garanti kapsamında davacının tüm arıza taleplerini değerlendirdiğini, formlardan da anlaşılacağı üzere üründeki arızanın yanlış kullanımdan dolayı ortaya çıktığını, sözleşmeden dönme talebinin mahkemece haklı görülmemesi halinde hakimin takdir hakkını kullanabileceğini, ayrıca sözleşmeden dönme durumunda TBK’nın 229. Maddesi gereğince alıcının bu maldan elde ettiği yararları da iade etmesinin gerektiğini, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinin feshi, sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini ile sözleşme nedeniyle verilen takip konusu bonolar nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan satın aldığı epilasyon cihazında teslimden sonra ilki 11/01/2015 tarihinde olmak üzere çeşitli tarihlerde arızalar meydana geldiğini, cihazın başlığının en son 17/12/2016 tarihinde tamir edilmek üzere alındığını, fakat bir daha teslim edilmediğini belirterek sözleşmenin feshini, satış bedelinin iadesini, maddi ve manevi zararının tazminini, sözleşme nedeniyle verilen takip konusu üç adet bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen, 18/06/2014 tarihli menkul mal cihaz satış sözleşmesi ile davacı davalıdan toplam 143.750-TL bedelli 4 adet menkul satın alınmıştır. Sözleşmede satın alınan her bir cihazın bedeli gösterilmiş olup, dava konusu … Marka … epilasyon cihazının bedeli ise 97.200-TL olarak belirlenmiştir.Cihaz davacıya 18/06/2014 tarihinde teslim edilmiştir. Cihazın 24 ay süreyle garanti altında olduğu aplikatörün garanti süresinin ise 1 yıl ya da 15 milyon adet atış olduğu belirlenmiştir. Dosyaya sunulan arıza bakım ve onarım fişlerine göre dava konusu cihazda meydana gelen arızalarla ilgili 10/01/2015, 29/07/2015, 18/03/2016, 17/12/2016 tarihinde davalı tarafından işlem yapılmıştır. 10/01/2015 tarihinde cihaz ile gelen başlıkta meydana gelen arıza üzerine bu başlık davalı tarafından alınarak yerine davacıya yedek başlık verilmiştir. 17/12/2016 tarihinde ise cihazda blok arızası tespit edilmesi üzerine başlık davalı tarafından merkeze gönderilmek üzere teslim alınmıştır. Davacıya başkaca bir başlık teslimi yapılmamıştır. Her ne kadar davalı tarafça, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı, muayene külfetinin yerine getirilmediği ileri sürülmekte ise de, ürünün davacıya sağlam ve çalışır vaziyette teslim edildiği hususunda bir ihtilaf bulunmamakta olup, davacı dava konusu cihazda sonradan ortaya çıkan arıza nedeniyle davalı satıcının teknik desteğini alması karşısında süresinde ayıp ihbarı yapılmadığına dair istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. TBK m.231′ de “Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz. Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.” hükmü mevcuttur. Diğer taraftan, dava konusu ürünün orjinal başlığı 10/01/2015 tarihinde davalı tarafından alınarak yerine yedek başlık bırakılmış, daha sonradan orjinal başlığın davacıya verildiğine ilişkin kendi çalışanı olan tanık beyanları dışında bir delil ibraz edilmemiştir. 17/12/2016 tarihinde cihazdaki mevcut başlık da tamir edilmek üzere alınmış olup davacıya başkaca bir başlık iade edilmemiştir. Ürün başlığında ilk meydana gelen arıza 1 yıllık garanti süresi içerisinde meydana gelmiştir. Fakat başlıkta ikinci kere arızanın meydana geldiği 17/12/2016 tarihi ve davanın açıldığı tarih itibariyle iki yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ise de, davalının davacıya garanti süresi içinde meydana gelen arızadan sonra orjinal başlığı iade etmediği, garanti sorumluluğunu gereği gibi yerine getirmediği, 17/12/2016 tarihinde ise davacının elindeki başlığı aldığı, davacının bu makineyi kullanamadığı anlaşılmakla davalının zamanaşımı def’i yerinde görülmemiştir. TBK’nın 227.maddesi, “(1) Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. (2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” hükmünü haizdir. Cihazın başlık kısmının sökülmesi ve iade edilmemesi nedeniyle davalının sorumluluğu bulunmakta olup alıcının TBK’nın 227.m seçimlik haklarından birini kullanabileceği anlaşılmıştır. Alıcı 227/1-1 m.gereğince satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır. Buna karşılık mahkemece taraflar arasındaki edim dengesi ve satılana ait başlığın tamir edilerek iade edilmemesi nedeniyle, kullanılan seçimlik hakkın yerinde olduğu kabul edilmiş ise de TBK m.227/4 hükmü gereğince, satış bedelinin indirilmesi hususunda bir değerlendirme yapılmamıştır. Dava konusu cihaz ana makine ve başlıktan oluşmakta olup, ana makinede arıza olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. Ürün kullanım kılavuzunda başlığın ömrünün ise 25.000.000 atış olduğu belirtilmiştir. Servis formlarında başlığın değişime tabi tutulduğu ve değiştirilmesi gerektiğinin anlaşılmasına göre davacının başlıkla ilgili şikayetinin ana makineden bağımsız olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava konusu cihaz başlığının davacıya 18/06/2014 tarihinde teslim edildiği, başlıktaki arıza nedeniyle davacıya yedek başlık verilmiş ise de yedek başlığın da alındığı 17/12/2016 tarihine kadar iki buçuk yıllık sürede davalı tarafından davacıya başlık tedariki sağlandığı anlaşılmaktadır. Fakat bir başlığın iki buçuk yıllık bu süre içerisinde ekonomik ömrünün ne kadarını tamamlayacağı, bu süre içerisinde 25. milyon atış sayısını doldurup doldurmayacağı, iki buçuk yıllık süre dışında da kullanılmasının mümkün olup olmadığı açıklığa kavuşturulmadan ,başlığı 25 milyon atış kadar bir kullanım ömrü olduğu dikkate alınmadan hüküm verilmesi doğru olmamıştır. Bu hususun teknik bilirkişi vasıtasıyla açıklığa kavuşturularak ayıptan kaynaklanan hakların kullanılıp kullanılamayacağının, sözleşmeden dönülmesinin veya TBK m.227/4 hükmü gereğince bedel indirimi yapılmasının taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesine daha uygun olup olmayacağının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf sebepleri yerinde olduğundan kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının KABULÜNE; Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/04/2019 Tarih 2017/335 Esas 2019/448 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Davalı tarafça yatırılan 1.364,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.