Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1871 E. 2019/1460 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1871
KARAR NO : 2019/1460
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/07/2019 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2019/561 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/11/2019
İlk derece mahkemesince verilen 30/07/2019 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili; davalının borcunu ödemediğini, açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini, 329.460,42 TL asıl alacak üzerinden 13/08/2018 tarihinden işletilecek %66,24 faiz oranı ile takibin devamını, itirazın iptalini, icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve HMK 389 ve devamı maddeler düzenlemeleri gereğince davalı adına kayıtlı taşınmazlar ve trafiğe kayıtlı araçlar üzerine HMK 390/2 maddesi gereğince davalıya tebligat yapılmaksızın tedbir şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, ihtiyati tedbir kararı verebilmek için hâkimin somut sebep göstermesi ve ihtiyati tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gerekli olup haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uyulmadığı gibi davanın niteliği gereği dava konusunu oluşturmayan durumlarda ihtiyati tedbir verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca, yargılama süresince davalının malvarlığında tasarrufta bulunarak müvekkili şirket alacağının tahsilini zorlaştırabileceğinin göz önüne alınması gerektiğini, davalının VİOP işlemleri kapsamında müvekkili şirkete borçlandığını, ödeme yönündeki irade ve beyanlarına rağmen bugüne kadar ödemeye yanaşmadığını, haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğinin ibraz edilen delillerle ispatlanmakta olduğunu, bu nedenlerle ara kararın kaldırılarak tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :6100 sayılı HMK’nın onuncu kısmı “Geçici Hukuki Korumalar” başlığı altında ihtiyati tedbir müessesini düzenlemiştir. Aynı Yasa’nın “İhtiyati Tedbirin Şartları” başlıklı 389. maddesinin birinci fıkrasında “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” hükmü düzenlendikten sonra 391. maddesinde İhtiyati Tedbir kararının hem maddi hem şekli içereceği düzenlenmiştir. Madde gerekçesinde “İhtiyatî Tedbirde asıl olan, ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyatî tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir.” açıklaması yer almaktadır. İhtiyati tedbir kararı, yasal düzenlemeye göre “uyuşmazlık konusu hakkında” verilebilecektir. HMK’nun 390/3. maddede, tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde korunması gereken hakkın veya malın varlığını ve bulunduğu yeri, ihtiyatî tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmesi aranmıştır. Bu aynı zamanda, talep edenin talepten önce, talebinin konusu, dayanakları, tedbirin türü üzerinde düşünmesini ve talebini somutlaştırmasını sağlayacaktır. Eldeki dava taraflar arasındaki sözleşmeler kapsamında davalının Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda gerçekleştirdiği işlemler neticesinde 329.460,42-TL alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali davası olup; davalı adına kayıtlı taşınmaz ve trafiğe kayıtlı araçlar üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş; HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği, ihtiyati tedbire ancak davalı borçlunun uyuşmazlık konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilebileceği, para alacağı talepli davalarda koşulları varsa İİK hükümlerine göre ihtiyati haciz kararı talep edilebileceği, somut uyuşmazlıktaki gibi konusu para alacağı olan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmesi imkanı bulunmadığı, yargı kararları ile sabittir. İhtiyati tedbir isteyen vekilince ara kararına yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmeyip ilk derece mahkemesinin dosya mevcudu delilleri yasal düzenlemeleri yerinde takdir ederek verdiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/11/2019