Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1756 E. 2022/234 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1756
KARAR NO: 2022/234
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/02/2019
NUMARASI: 2017/292 Esas 2019/206 Karar
DAVA: Sözleşmenin İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/02/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ; müvekkili şirketin dava dışı … Şirketi ile sözleşme yaptığını, bu şirkete yaptığı taahhüdü nedeniyle teslim edilmesi gereken ürünlerin satın alınması amacıyla davalı ile sözleşme yapıldığını, davalının şarta bağlı olduğu sonradan anlaşılan teminat mektubunu teminat olarak müvekkiline verdiğini, satış bedelinin %20’sinin peşin ödendiğini, davalının taahhüt ettiği sürede malları teslim etmediğini, çekilen ihtarnameye gerçeğe aykırı cevap verdiğini, dava dışı Interca şirketin müvekkili şirkete ürünlerin süresinde teslim edilmesi ve aksi takdirde sözleşmenin feshedildiği bildirir ihtar gönderdiğini, davalıdan ürünlerin teslimi istenmesi üzerine davalının müvekkili şirkete 11/10/2016 tarihli protokolü göndererek imzalanmaz ise ürünleri göndermeyeceğini bildirmesi nedeniyle protokolü imzalamak zorunda kaldığını, bu durumda gerek ikrah ve gerekse gabin yönünden irade sakatlığının oluştuğunu, davalının tehdidine maruz kalınarak ürünlerin teslim edilmemesi nedeniyle oluşacak tehlikeden dolayı ve bu tehlikenin yarattığı korku sonucu protokolün imzalandığını, davalının protokolü dayatıp imzalatması nedeniyle gabinin yasal koşullarının oluştuğunu ileri sürerek davaya konu 12/10/2016 tarihli protokolün ibra ve feragate ilişkin kısmının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkilinin, davacıya satılan klimaların Türkiye distribütörü olduğunu,her iki yanın tacir olması nedeniyle basiretli iş adamı gibi davranma yükümlülüğünün bulunduğunu,davacı tarafın sözleşmenin kurulması sırasında irade sakatlığından söz etmesinin mümkün olmadığını, sözleşmeye konu malların teslimi tarihinde darbe girişimi nedeniyle mücbir sebebin oluştuğunu,taraflar arasındaki 13/06/2016 tarihli sözleşmenin 13. maddesi gerekse davacı ile dava dışı … şirketi arasında aynı tarihli sözleşmenin 10. maddesinde düzenlenen mücbir sebepler hükmünce tarafların sorumlu olmayacaklarının açık olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece;protokolde uçak nakliyesi ücreti 252.000-USD olarak kararlaştırıldığı, bunun 2/3’ünün davacı,1/3 ünün davalı tarafça karşılanması konusunda anlaşma sağlandığı, davacı tanığı mali müşavir…’ın dava dışı şirketin sözleşmelerin yerine getirilmemesi halinde kendilerinden yüklü tazminat talep edebileceği, yine davacı şirket tanığı sorumlu müdür …’nın 9 Milyon TL civarında dava dışı şirkete ceza ödemek zorunda kalacaklarının beyan edildiği dikkate alınarak uçak nakliye ücretinin 2/3’ünün davacı,1/3’ünün ise davalı tarafça karşılanarak siparişin süresinde dava dışı şirkete teslim edilmesinde davacı şirketin büyük oranda yararı olduğu, yapılan protokolün ağırlıklı olarak davacı yararına olduğu,davacı tarafın davalı tarafça protokolü yapmaya zorlamasının bir anlamı bulunmadığı,TBKunda düzenlenen ikrah ve gabin koşullarının somut olayda gerçekleştiğine dair davacı tarafça yeter nitelikte hiçbir delilin sunulmadığı, ürünün niteliği itibariyle siparişi bir başka yerden temin ederek teslimi gerçekleştirebileceği,davalı tarafın protokolün imzalanmaması halinde mallarını teslim etmeyeceğine ilişkin açıklamasının ikrah sayılmasının mümkün olmadığı gabin koşulları bulunmadığı gerekçesi ile kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili;davalının sözleşme koşullarına uymaması, edimini süresinde yerine getirmemesi nedeni ile müvekkili de asıl iş sahibine karşı edimini yerine getiremediğini, gecikme nedeni ile sözleşme gereği, dava dışı … Şirketinin müvekkilinin verdiği teminat mektubunun paraya çevrilmesi için bankaya ibraz ettiğini,süreçte maddi manevi zor günler yaşadığını ,mecbur kaldığı için sorumlu olmadığı ödemeyi yapmak zorunda kaldığını ve davalının imzalamadığı takdirde göndermeyeceği tehdidi ile 12.10.2016 tarihli ibra içerikli protokolü imzalayarak davalıya göndermek zorunda kaldığını, ”davalı şirkete karşı ortaya çıkan zararını ilgili mahkemede dava konusu yapabileceği, bir hukuki çaresizliğinin bulunmadığı, davalı tarafın ikraha yönelik eylemlerini kanıtlayamadığı” şeklindeki gerekçenin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu,kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; taraflar arasında 12.10.2016 tarihinde imzalanan protokolün ibra ve feragate ilişkin hükümlerinin aşırı yararlanma nedeni ile iptali istemine ilişkindir. Davacı, protokolün 2/3 uçak nakliye bedelinin davacı payına tekabül eden 168.000-USD’lik kısmına ilişkin hükümlerin iptalini talep etmiştir.Her ne kadar dava dilekçesinde dava değeri olmadığı belirtilmiş ise de protokol ile davacının ödemeyi üstlendiği miktarın bir değeri olduğu açıktır.Sözleşme hükmünün iptali istemi bu miktar üzerinden hesaplanacak nispi harca tabidir.Harç eksikliği kamu düzenine ilişkin olup,istinaf nedeni olarak ileri sürülmemiş ise de bu hususun re’sen incelenmesi gerekir.İlk derece mahkemesince peşin nispi harcın tamamlanması için davacı tarafa süre verilmeli, süresi içinde harç yatırılmaz ise dosya işlemden kaldırılmalı, harç eksikliği tamamlanır ise yargılamaya devam edilerek davada esastan inceleme yapılmalıdır. Açıklanan nedenlerle ;ilk derece mahkemesince harç alınmaksızın yargılamaya devam edilerek davanın karara bağlanması doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin hükmün esasına yönelik istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına,davanın harç eksikliği tamamlandıktan sonra karara bağlanmak üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2019 Tarih 2017/292 Esas 2019/206 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/02/2022