Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1728 E. 2019/1254 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1728
KARAR NO : 2019/1254
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/07/2019 (Ara Karar)
NUMARASI : 2019/91 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbire İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/10/2019
İhtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararının … Anonim Şirketi vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP:Davacı vekili, müteveffanın … T.A.Ş.’den tüketici kredisi çektiğini, … T.A.Ş’nin müteveffayı hayat sigortası hakkında bilgilendirmeden kredi sözleşmesinin bir parçası gibi hayat sigortası yapmış ise de riziko gerçekleşmesine rağmen davalı … A.Ş.’nin davalı sigorta lehdarı olan … T.A.Ş’ye hayat sigortası bedelini ödemediğini ve müvekkillerinin icra tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını, ödeme ile ilgili başvuru yapıldığında … firmasının da alt sigortacı olarak … A.Ş.’ye bu işi yaptırdığının öğrenildiğini, bu sebeple her 3 davalıya da dava açıldığını, ilk 1. yıl içerisinde vefat ettiğinden sigorta bedeli 10.500- TL’nin müteveffa …’ın kredi borcu ve bu borca ait faiz ve yasal masrafları ile varsa bankaya olan diğer tüm borçlarını geçmemek kaydıyla sigorta bedelinin, birinci derece hak sahibi olarak belirlenen … T.A.Ş’ye kalan kısmının müvekkilinin mirasçılarına vefat tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğini, müvekkkillerinin ödemek zorunda olmadıkları taksitleri ödeme riski ile karşı karşıya kalacaklarından dolayı tahsil işlemlerinin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin HMK.’nın 389. ve müteakip maddeleri uyarınca kabulü ile davacıların murisi … davalı … Bank T.A.Ş.’den kullanmış olduğu 11/05/2018 tarihli Hazır Limit Zirai İşletme kredisinden kaynaklanan kredi geri ödemelerinin davacılardan tahsili işlemlerinin kredi geri ödeme planında yazılı 15.000- TL’nin %15’ne tekabül eden 2.250- TL tutarında nakit
veya teminatın yatırılması halinde ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı … T.A.Ş vekili itiraz dilekçesinde; müvekkilinin davacıların murisinin sigorta şirketleri ile aralarında imza ettikleri sözleşmede taraf olmadığını, poliçelerin geçerliliği hususunda ikame edilen davada müvekkilinin davalı olarak gösterilmesinin hatalı olduğunu, kanuni takibe aktarılan kredi borcunu tahsilinin gecikmesine mahal verilmemesi gerektiğini, ancak mahkemenin vermiş olduğu ara karar ile geri ödeme planında yazılı rakam üzerinde teminat hesaplamasının hatalı olduğunu, faizli borç bakiyesi bilgisinin de dikkate alınması gerektiğini, davacıların mirası reddetmemiş olmaları sebebiyle müvekkili bankanın alacağından mesul olduklarını belirterek müvekkilinin alacağının tahsilinin gecikmesine sebebiyet veren tedbire ilişkin ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, her davanın açıldığı tarihteki durum ve koşullara göre değerlendirilmesi gerektiği yönündeki Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca dava ve tedbir kararı tarihi itibariyle tedbirin kaldırılması ve teminatın değiştirilmesi yönündeki talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı banka vekili; dava dışı … adlı müşterinin 11/05/2018 tarihinde 10.500- TL limitli kredi kullandığını,kredi kullanımından çok kısa bir süre sonra 14/09/2018 tarihinde vefat ettiğini ve mirasçılar tarafından da ödenmediğinden kanuni takibe intikal aşamasına geldiğini, mirasçıların mirasını reddetmediğini,borcun varlığını da kabul ettiklerini, menfi tespit davasının çelişkili bir şekilde kredi borcunun kredi hayat sigortası yapan sigorta şirketleri tarafından ödenmesi gerektiği iddiasıyla hem sigorta şirketleri hem de müvekkili banka aleyhinde açıldığını, anlaşmazlığın bankanın tamamen dışında olduğu sigortalama işlemine dair olduğunu, ihtilafın kredi hayat sigortası poliçelerinin geçerliliğine dair olduğunu, mirası reddetmeyen mirasçıların mirasçı sıfatıyla yüklendikleri borcu ifa etmeleri gerektiğini, dava neticesinin lehlerine olması halinde davacıların sigorta firmalarına rücu imkanlarının mevcut olduğunu belirterek, ihtiyati tedbir kararına itirazlarının emsal içtihatlarına aykırı mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati tedbir kurumu HMK 389 madde başlığında geçici hukuki koruma olarak nitelendirilmiş ve aynı maddenin 1.fıkrasında mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati tedbirler geçicidirler, esasın varlığına karine oluşturmazlar. Bu nedenle mevcut durumda bir değişiklik olduğu takdirde hakim edindiği kanaate göre kararı da değiştirebilir. Kural olarak bir davada tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların ispatı için tahkikat yapılması ve delillerin toplanması gerekir. Hakim tüm delilleri inceleyip değerlendikten ve tam bir karara ulaştıktan sonra nihai kararını verir. Bu husus asıl davanın kabulü için geçerli olup, bu nedenle tam ispat aranır. İhtiyati tedbirlerde ise tam değil yaklaşık ispat yeterli olacağı HMK 390/3 maddesinde düzenlenmiştir. Değişik ifade ile ihtiyati tedbire karar verebilmek için iddia olunan vakıanın subutu yönünde gerçeğe yakın bir ispatın başarılması yeterlidir. Somut olayda uyuşmazlık kredi sözleşmesi sırasında murise yapılan hayat sigorta bedelinin kredi alacaklısı bankaya ödenmemesinden kaynaklanmaktadır.İlk derece mahkemesince kredi taksit bedellerinin ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Yapılacak yargılama sonunda müteveffanın kredi borcunun hayat sigorta poliçe bedelinden karşılanma durumunda davacı mirasçıların sorumluluğuna gidilemeyecektir.HMK 389 ve devamı maddeleri gereğince, ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara karar hukuka uygun görülerek davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.10/10/2019