Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1670 E. 2021/1954 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1670
KARAR NO: 2021/1954
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/01/2018
NUMARASI: 2015/951 Esas – 2018/65 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; taraflar arasında 01/01/2014 tarihli “Patates Üretimi Ve Satın Alma” sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca davacının davalıya 7.000 ton patates teslim etmeyi taahhüt ettiğini, 2014 yılı üretim sezonunda yaşanan verim düşüklüğü nedeni ile 1.203 ton patatesin eksik kaldığını, tarafların bakiye 650 ton patates için 01/01/2014 tarihli sözleşme esas alınarak 09/12/2014 tarihli protokolü imzaladıklarını, kalan 553 ton patates bedelinin ise 27.416,45-TL olarak 01/12/2014 tarihinde davalıya ödendiğini, yine sözleşme kapsamında davacının 650 ton patatesi Adana bölgesinde ekim yapmak sureti ile en geç 20/05/2015 tarihine kadar davalı şirkete teslim etmeyi taahhüt ettiğini, davacının Adana bölgesinde 5 alt çiftçi ile üretim sözleşmesi imzaladığını, borcunu ifâ etmek üzere toplam 244 dekar patates dikimi gerçekleştirdiğini, dikim bilgilerini davalı şirketin teknik ekibi ile paylaştığını, 2015 yılında Adana bölgesinde ısının ani düşmesi sonucunda don meydana geldiğini, gerek uzun yağışlar ve don, gerekse mycoplasma hastalığı nedeni ile verimin 1-1,5 ton seviyelerinde olduğunu, bunun üzerine davalı şirketin Beyoğlu … Noterliği’nin 29/05/2015 tarihli ihtarnamesi ile protokole konu ürünlerin tebliğden itibaren 3 gün içerisinde teslim edilmesini, aksi halde 440.000-TL tutarındaki teminat mektubunu nakte çevireceklerini ihtar ettiğini, müvekkilinin teslimatın gerçekleşmeme sebeplerini ayrıntılı olarak açıkladığını, ancak davalı tarafından teminat mektubunun nakte çevrildiğini, protokolde belirlenen tonajın teslim edilememesinin tamamen doğal olaylardan kaynaklandiğini, bu durumun kısmi ifa imkansızlığı niteliğinde olduğunu, verim düşüklüğünden kaynaklanan zararın yanı sıra davalı şirketin devreye girip fiyat yükseltmesi nedeni ile davacının sözleşmeli olduğu çiftçilerin ürünlerini davalıya sattığını, davalı şirketin ihtarın tebliğinden 3 gün önce yansıtma bedeline ilişkin fatura düzenleyerek gönderdiğini, teminat mektubunun paraya çevrilmesinin usulsüz olduğunu, müvekkilinin protokol gereğince düzenlenen faturalar nedeniyle toplam 137.058,34-TL alacaklı olduğunu belirterek, müvekkili şirketin davalıya 361.252,76-TL değerinde borçlu olmadığının tespiti ile bu bedelin teminat mektubunun paraya çevrilme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;müvekkilinin sözleşmede davacıya aynî avans ve yardım yapmayı taahhüt ettiğini ve bu taahhüdünü ifâ ettiğini, davacının sözleşmede belirtilen miktardan 1.853 ton eksik patates teslim ettiğini, eksik ifadan sadece 1203 tonluk kısmının ifâsı için davacıya yeni bir süre tanımak amacı ile protokol imzalandığını, bu protokolde davacı şirketin eksik ifânın kendi kusurundan kaynaklandığını kabul ettiğini, ilgili taahhüdün yerine getirilmesini teminen 30/06/2015 tarihine dek geçerli 440.000-TL tutarında banka teminat mektubunun müvekkiline verildiğini, eksik ifa edilen 553 ton patatesin bedelinin 36 tona karşılık gelen tutarının davacıya fatura edilerek teminat mektubunun iade edildiğini, davacının eksik ifası nedeniyle müvekkilinin 458 ton patatesi 357.676-TL ek maliyetle başka kaynaklardan satın almak zorunda kaldığını, bu nedenle protokolün 4. maddesi gereğince teminat mektubu paraya çevrilerek 361.252,76-TL’nin tahsil edildiğini, davacının mücbir sebep iddiasının yerinde olmadığını, verim kaybının yanlış tohum seçimi ve eksik bakım niteliğindeki yetiştirici kusurlarından kaynaklandığını, bir an için mücbir sebep olduğu düşünülse dahi sözleşmenin 9.1 maddesi gereğince davacının derhal bildirim yapmadığını, müvekkilinin üreticilerden patates aldığı iddiasının doğru olmadığını, yağışların mücbir sebep olarak kabulü halinde dahi davacının ibraz ettiği raporlarda verim düşüklüğü %20 olarak tespit edildiğinden, davacının iddiası ile çeliştiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davacının, sözleşme konusu patates ürününün ekiminin yapıldığı bölgede don olayının yaşandığını, bu durumun mücbir sebep olduğunu ve bu nedenle ürünün teslim edilemediğini ileri sürdüğü,sözleşmenin “Genel Tanımlar” başlıklı 1.7. maddesinde mücbir sebeplerin, deprem, sel, fırtına, dolu, uzun süreli yağışlar olarak tanımlandığı, yine sözleşmenin 9/1 maddesinde “Mücbir sebepler nedeni ile satıcı sözleşmede yer alan garanti ürün üretme taahhüdü yerine getirmemekten sorumlu olmayacaktır….” denildiği, bu maddede don olayından söz edilmemiş ise de, don olayı üretimin yapılmasına engel olacak nitelikte ise sözleşmede zikredilmese bile hukuken mücbir sebep teşkil edeceği, dosyada mevcut ziraatçi bilirkişinin mütalaasında “ekimin yapıldığı bölgede 9-12 ocak 2015 tarihleri arasında don olayının gerçekleştiği ancak ekimi yapılmış olan patatesin bu durumdan etkilenmiş olmasının mümkün olmadığı, 2015 yılında kısa süreli don nedeni ile rekolte düşüklüğü oluştuğu ancak nisan döneminde de hasat başlayınca bu sıkıntı giderilerek fiyatların düştüğü, dolayısı ile oluşan kısa süreli don nedeni ile herhangi bir kıtlıktan veya mücbir sebepten söz edilemeyeceği…” yönündeki tespiti dikkate alındığında, davacının mücbir sebep nedeniyle ürünlerin tedarik edilemediği yönündeki iddiasının kabul edilmediği, ayrıca anılan sözleşmenin 9/1 maddesinde “mücbir sebebe maruz kalan taraf derhal diğer tarafa oluştuğu anda etkilerini ve tahmini süresini yazılı delilleri ile birlikte ihbar edecek….” denilmiş olup, davacının durumu ihbar etmediği, satıcının borcunun bir cins borcu olduğu, “cins telef olmaz” kuralı gereğince cins borçlarında borçlu o türden şeyler yer yüzünde mevcut oldukça edimini ifâ etmekle yükümlü olduğu, davalı tarafın satıcıdan temin edemediği patatesleri piyasadan temin ettiği, davacının, davalı şirketin kendisinin ekim yaptırdığı çiftçilerin ürününü gizlice satın aldığı ve böylece kendisinin edimini ifâ etmesine engel olduğu yönündeki iddiasının ispat edilemediği, kaldı ki ürünlerin başka tedarikçilerden temin edilmesi hali davacının mücbir sebep oluştuğu, bu nedenle ürünlerin tedarik edilemediği yönündeki iddiasının yerinde olmadığını destekleyen bir husus olduğu,09/12/2014 tarihli protokolün 4. maddesinde 650 ton patatesin 20/05/2015 tarihine dek teslim edilmemesi halinde 440.000-TL’lik teminat mektubunun hiçbir ihtara veya onaya gerek kalmaksızın paraya çevrileceğinin kararlaştırıldığı, davacının 650 ton teslim taahhüdüne rağmen 192 ton patatesi teslim ettiği, davalının Beyoğlu … Noterliği’nin 29/05/2015 tarihli ihtarname keşide edilerek eksik ifânın 3 gün içinde teslimi, aksi halde sözleşme ve protokolden doğan hakların kullanılacağının bildirildiği, davacının taahhüt ettiği patatesleri teslim edemediği, davalının piyasadan 458 ton patatesi temin ettiği ve bu nedenle ek maliyet tutarı olan 357.676,00-TL için davacıya 01/06/2015 tarihli ve 361.252,76-TL tutarlı fatura düzenleyerek teminat mektubunu nakte çevirdiği ve alacağını düşerek bakiye bedeli davacıya iade ettiği,davacının, davalının haksız olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili; mücbir sebep iddiasının bizzat davalı şirketin ziraatçı ekibi tarafından tespit edildiğini, hükme dayanak yapılan ziraatçı bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, oysa bilirkişi raporunda belirtilen 9-.12 Ocak 2015 tarihlerinde günlük toprak üstü minimum sıcaklık derecelerinin, don nedeniyle dava konusu sözleşmede belirtilen üretime ulaşılamadığını gösterdiğini, don olayına maruz kalan patates bitkisinin tekrar kendisini toparlayarak beklenen verime ulaşmasının mümkün olmadığını, yine ziraatçı bilirkişi tarafından uzun süreli yağışların ve mycoplasma hastalığının görmezden gelindiğini, hasat süresince davalı şirkete ait zirai ekip bölgede gerekli kontrolleri yapmış olup davalının her aşamadan haberdar olduğunu, müvekkilinin mücbir sebep etkilerini bertaraf etmek ve vazifelerini eskisi gibi ifa etmek için her türlü çabayı göstererek 650 ton patates borcunu ifa etmek üzere toplam 244 dekar patates dikimi gerçekleştirerek fazladan dikim yaptığını, bu nedenle müvekkilini sözleşmenin 9/1 maddesine uygun davrandığını, ayrıca davalı şirketin ticari örf ve teamüllere aykırı davranarak müvekkilinin üreticilerinden ürün teslim aldığını, davalı tarafından düzenlenen ihtarnamenin müvekkili şirkete 03.06.2015 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, davalının teminat mektubunu süre dolmadan 01.06.2015 tarihinde nakde çevirdiğini, bu nedenle müvekkiline kusur yüklenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalının düzenlediği 01.06.2015 tarihli faturanın da 29.06.2015 tarihinde müvekkiline gönderildiğini, ancak faturanın davalıya iade edildiğini, dava konusu dönemde patates fiyatların tavan yapmasının haberlere konu olması, sıcaklık çizelgesi ve bizzat davalı şirketin zirai ekibi tarafından ‘aşırı yağışlara’ ilişkin tutulan raporların mücbir sebep iddialarını doğruladığını, teminat mektubunun nakde çevrilmesi koşullarının oluşmadığını,müvekkilinin TBK 137. maddesisi anlamında borcundan kurtulduğunu belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki sözleşme ve protokol doğrultusunda davacı tarafından verilen ve davalı tarafça nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen 01.01.2014 tarihli patates üretimi ve satın alma sözleşmesi gereğince, davacı tarafça üretilecek 7000 ton patatesin sözleşme koşullarına uygun olarak davalı tarafından satın alınmasının kararlaştırıldığı, ancak davacının kusuru nedeniyle eksik ifa edilen 1203 tonluk kısmının ifası için davacıya yeniden süre verilmek amacıyla 09.12.2014 tarihli protokolün imzalandığını, protokol gereğince davacının 650 ton patatesi 675-TL ton fiyatından 20.05.2015 tarihine kadar davalıya teslim etmeyi taahhüt ettiği, protokol gereği davacının ifa yükümlülüğünü teminat altına almak maksadıyla davalıya 440.000-TL tutarlı teminat mektubunun verildiği, ancak davacı tarafından taahhüt edilen 650 ton üründen 192 ton teslim edilerek 458 ton eksik ifa edildiği, davacının eksik ifası nedeniyle 458 ton patatesi başka kaynaklardan temin eden davalının 357.676-TL ek masraf yaptığı, ek maliyet tutarı olan 357.676-TL için davacıya 01.06.2015 tarihli ve 361.252,76-TL tutarlı fatura keşide eden davalının teminat mektubunu nakte çevirdiği, alacağı oranında kesinti yaptıktan sonra bakiye bedeli davacıya iade ettiği anlaşılmaktadır. Davacı; ekim yapılan alanlarda yaşanan don ve aşırı yağış nedeniyle edimini ifa edemediğini, bu durumun mücbir sebep niteliğinde olduğunu ileri sürmektedir. Ancak mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen ve birbirini doğrulayan bilirkişi raporları ile bu durumun verim düşüklüğüne yol açsa da mücbir sebep niteliğinde olmadığı tespit edilmiştir. Nitekim davacı tarafından delil olarak sunulan bilirkişi raporlarında da don veya aşırı yağışa ilişkin hiç bir tespitte bulunulmaksızın, tohumdan kaynaklanan nedenlerle %20-30 civarında verim düşüklüğü bulunduğu tespit edilmiştir. Bu durumda TBK’nın 137. maddesinde düzenlenen kısmi ifa imkansızlığından söz etme olanağı yoktur. Taraflarca düzenlenen 09.12.2014 tarihli protokolün 4. maddesinde ise 650 ton patatesin 20.05.2015 tarihine dek teslim edilmemesi halinde 440.000-TL’lik teminat mektubunun hiçbir ihtara veya onaya gerek kalmaksızın paraya çevrileceği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle davalı tarafından, davacının eksik ifası sonucu piyasadan temin edilen 458 ton patates için ödenen ilave bedelin tahsili bakımından söz konusu teminat mektubunun nakde çevrilmesi sözleşme ve protokol hükümlerine uygun olup, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, istinaf nedenleri yerinde olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 30/12/2021