Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1630 E. 2022/105 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1630
KARAR NO: 2022/105
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/01/2019
NUMARASI: 2016/856 Esas 2019/35 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/01/2022
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili; müvekkili banka ile dava dışı … Ltd. Şti arasında; 12.06.2013 tarihli 500.000-Euro kefalet limitli, 16.12.2013 tarihli 625.000-TL kefalet limitli, 16.12.2013 tarihli 2.500.000-USD kefalet limitli genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, davalı borçlunun sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, imzalanan bu sözleşmeler ile davalı dışı borçlu şirkete kredi tahsis edildiğini, borçlu şirkete kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından borçlulara Üsküdar … Noterliğinden 18.05.2015 tarih, … yevmiye no’lu ihtarname keşide edilerek davalı borçlulara borcun ödemesinin ihtar edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, borcun ödenmediğinden 16.11.2015 tarihinde İstanbul 7. ATM’nin kararı ile borçlu/davalı … hakkında ihtiyati haciz kararı verildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerinde takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkilinin kefil sıfatına haiz olduğunu, bu sebeple kredi sözleşmesinin asıl tarafı olan … şirketinin bu borcu ödeyemeyeceğine dair kesin bir aciz belgesi alınmadan müvekkiline karşı takip işlemi yapılamayacağını, müvekkilinin sözleşme imzalanırken evli olduğunu müteselsil kefil olabilmesi için eşin rızası gerektiğini, bu nedenle geçerli bir sözleşme bulunmadığını, kefalet sözleşmesinin yazılı şekilde olması ve kefilin kendi el yazısı ile yazılması ve imzalanması gerektiğini, müvekkiline bilgi verildiği iddia edilse de sözleşmenin boş olarak verildiğini, ihtarnamenin müvekkiline tebliğ edilmediğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dövize endeksli kredi hesaplarından kaynaklanan alacak kalemi yönünden 1.848.589,04-TL asıl alacak talep edebileceği, bilirkişi tarafından bu rakam üzerinden her ne kadar daha yüksek oranda işlemiş faiz ve BSMV talep edilebileceği belirtilmiş ise de davacı tarafça icra takip dosyasında ödeme emrinde talep edilen miktarın bilirkişi tarafından belirlenen miktarlardan daha düşük olması nedeniyle taleple bağlılık kuralı gereğince bu alacak kalemi yönünden 292.27,10 TL işlemiş faiz, 14.641,35 TL BSMV olmak üzere 2.156.057,49- TL’ye ilişkin kısma dönük itirazın iptaline, ödeme emrinin 2. Bendindeki 141.142,13- TL asıl, 27.475,67- TL işlemiş faiz ve 1.373,78- TL BSMV olmak üzere bilirkişi tarafından tespit edilen toplam 169.991,58- TL’lik kısma itirazın iptaline, kredi kartından kaynaklanan 31.083,28 -TL asıl 9.917,16- TL işlemiş faiz ve bunun %5 BSMV’si olan 495,85- TL BSMV olmak üzere toplam 41.496,29- TL’ye ilişkin kısma ilişkin itirazların iptaline, kredi kartı borcu için T.C.M.B’nın belirlediği üçer aylık dönemler halinde uygulanan faiz uygulama ve davacı tarafça talep edilen %30,24 oranındaki faiz miktarının taleple bağlılık kuralı gereğince aşmamak suretiyle bu kısımlara ilişkin itirazın iptali ile takibin kabul edilen kısımlar yönünden devamına, takipte gayrınakdi alacak olarak talep edilen 4 no’lu şıkta 1.500.000 -USD (harçlandırma tarihi itibari ile 4.080.000- TL) gayrınakdi kredi alacağının yargılama sırasında nakde dönüşmesi nedeniyle takibin bu kısmı yönünden de aynı şartlarla devamına, davacı tarafın fazla istemlerinin de reddine, davacı tarafın alacağı genel kredi sözleşmesine dayalı olup likit olduğundan ve takip esnasında gayrınakdi alacak halindeyken bilahare nakde dönüşen 1.500.000 USD (harçlandırma tarihi itibari ile 4.080.000-TL)’lik teminat mektupları da dikkate alınarak bu kısımda eklendiğinde toplam 6.447.545,36 -TL üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 1.289.509,07- TL inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve nakde dönüşen gayrınakdi alacağın nakde dönüşmesi nedeniyle hükmedilecek harcın ve davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin de kabul edilen 6.447.545,36 TL dava değeri üzerinden nispi harç ve davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; itirazın iptali davasına konu ettikleri alacak tutarının 6.768.686,97- TL iken ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararda kabul edilen dava değerinin 6.447.545,36- TL olduğunu, kabul edilmeyen 321.141,61- TL tutar bulunduğunu, bu tutar üzerinden karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, ihtarnamede belirtilen tutarlar üzerinden ana para ve faiz hesabı yapıldığını, ilk derece mahkemesinin ise ihtarnameye göre yapılan hesabı dikkate almadığını, ihtarname öncesindeki hesap hareketleri üzerinden yapılan hesaba göre ana para tutarını daha düşük hesapladığını, takip dayanağının hesap kat ihtarnamesi olduğunu, takipte yer alan alacak kalemlerinin de hesap kat ihtarnamesine göre hesaplanması gerektiğini bu nedenlerden dolayı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İcra takibinde usd,euro cinsi dövize endeksli krediler ile kredi kartı hesabından kaynaklanan üç kalem alacağın tahsili talep edilmiştir. Kredi kartı alacağı asıl alacak ve ferileri bakımından tümüyle itirazın iptaline karar verildiği anlaşılmakla red edilen kısmı bulunmamaktadır. Euro cinsinde kullandırılan kredi için talep olunan asıl alacak ise, 141.142,13-TL bakımından red edilen kısım olmayıp ,işlemiş faiz de ise 27.852,10 -TL takipte,1392,60-TL bsmv talep edilmiş iken ,27.475,67-TL işlemiş faiz,1.373,78-TL bsmv bakımından itirazın kısmen iptaline karar verildiği ,böylelikle işlemiş faiz ve bsmv den 395.65-TL nin red edildiği anlaşılmaktadır. USD cinsinde dövize endekli kredi nedeniyle davalıdan 2.169.335,40-TL asıl alacak , 292.827,10-TL işlemiş faiz,14.641,35-TL bsmv olmak üzere toplamda 2.476.803,85-TL talep edilmiş iken ,mahkemece 1.848.589,04-TL asıl alacak 292.827,10-TL işlemiş faiz,14.641,35-TL bsmv olmak üzere toplamda 2.156.057,49-AL alacak için itirazın iptaline ,fazla istemin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili red edilen kısım bakımından hatalı karar verildiğini ileri sürerek hükmü istinaf etmiştir.Anlatılanlara göre red edilen alacak kalemleri USD cinsinden kullanılan dövize endeksli kredinin asıl alacağı ve euro cinsi kredinin ise 395,65 işlemiş faiz ve gider vergisine ilişkindir. Üsküdar … Noterliği’nin 18.06.2015 tarihli, … yevmiye Numaralı hesap kat ihtarı ile borçlulardan 890.898,29 -usd nin TL karşılığı talep edilmiş ancak kat ihtarından sonra 16 kasım 2015 takip tarihinden önce usd borca karşılık 222.225,85-usd ödemeler yapıldığı karşılığının 573.874,07-TL olduğu ,kat tarihinden sonra icra takip tarihine kadar yapılan ödemeler yapıldıkları tarihde ki kur karşılığı dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde 1.848.589,04-TL asıl alacak kaldığı ,işlemiş faizden takiple talep olunan daha fazla bir miktar hesaplanmış ise de taleple bağlılık ilkesi gereği takiple talep olunan tutar ile bağlı kalınarak hüküm verildiği anlaşılmaktadır.Bu hesaplamaya rağmen davacı vekili rapora itirazının olmadığını beyan etmiştir.Bunun yanında bilirkişi raporunda hesap hatası yapıldığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüş ise de hatanın ne şekilde yapıldığını da açıklamamıştır.Bilirkişi raporuna itiraz etmeyen davacı vekilinin istinaf aşamasında dayanağı da gösterilmeden bilirkişi raporunun hatalı olduğunu ileri sürmesi yerinde görülmemiştir. Euro cinsi kredi nedeniyle 18.6.2015 kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz,temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faiz hesabının bilirkişi tarafından yapıldığı , denetlendiğin de takip deki cüzi farklılığın davacı tarafça faiz hesabının ne şekilde yapıldığı bilinmediğinden 395,65-TL nin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Her ne kadar kredi kartı borcuna dava tarihinden sonra 07.10.2016 tarihinde 38.296-TL ,09.08.2017 tarihinde 275,41-TL bedelli ödemelerin hükümde gösterilmesi gerekirse de bu eksiklik istinaf konusu yapılmamıştır. Açıklanan nedenlerle ;istinaf sebebleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde verilen hükümde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 25/01/2022