Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1619 E. 2021/1874 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1619
KARAR NO: 2021/1874
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/03/2019
NUMARASI: 2014/1551 Esas – 2019/356 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/12/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili tarafından 31.10.2013 tarihli taşıma konişmentosu ile ..Şti. ne ait Konfurrgench / Kazakistan adresine teslim edilmek üzere CMRde”…” olarak yazılı 20 kap malzemeyi taşıma işini üstlendiğini, malzemelerin göndericinin talimatına uygun şekilde taşınarak teslim edildiğini, alıcı tarafından 20.11.2013 tarihinde ekspertiz raporu düzenletilerek 3 kutudaki camların kırık olduğunun tespit ettirdiğini,taşıyıcıya hasar ihbarı yapılmadığını, davalı tarafından başlatılan İzmir …İcra Dairesinin … esas sayılı ilamsız icra takibinin tebellüğü ile hasardan haberdar olduklarını, CMR Konvansiyon hükümleri kapsamında varsa sorumluluklarının doğacağını, alıcının malı kontrol yükümlülüğünü yerine getirmeksizin teslim aldığını, hasar tespitinin tek taraflı yapıldığını ,icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tesbitini talep etmiştir. Davacı vekili yargılama sırasında icra dosya borcu 31.116,54-TL’nin 08.12.2014 tarihinde ödendiğini belirterek,ödenen bedelin faizi ile istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkili şirketin sigortalısı lehine Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi tanzim olunduğunu, sigortalıya ait cam emtiasının Türkiye’ den Türkmenistan’ a gönderilmek üzere davacı şirketle taşıma sözleşmesi kurulduğunu ve AK… /… TR plakalı araç ile taşımak üzere teslim alındığını, emtiaların alıcı tesisine getirilmesini müteakip hasarlı olduklarının tespit edilmesi üzerine Türkmenistan Ticaret Sanayi Odası aracılığı ile ekspertiz incelemesi yaptırıldığı ,gümrük nezaretinde açılan araç üzerinde yüklü emtialar üzerinde yapılan incelemede 565 m2 cam emtiasının 232,87 m2 sinin kırılarak zayi olduğunun 20.11.2013 tarihinde tespit edildiğini, ve tutanak altına alındığını, meydana gelen hasara istinaden şirketleri tarafından 1601.2014 tarihinde ekspertiz raporu tanzim edildiğini, emtiaların plakalar şeklinde ahşap kasa ve metal sehpa ile gönderildiğinin tespit edildiğini, hasarın taşıma sırasında aracın seyir halinde iken yol koşullarına uygun hareket etmemesi sebebiyle meydana geldiğini, emtialarda 12.672,79-usd tutarında hasar meydana geldiğini,alıcının muvafakati ile sigortalı … A.Ş. ne ödeme yapıldığını,davacının emtianın niteliğini bilmediği ve özelliğine göre ambalaj yapılmadığının ileri sürdüğünü, eşyanın niteliğinin CMR kaydında ve faturada açıkça belirtildiğini, araca yüklenen emtianın sabitleme sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, hasar tutanağının emtianın araçtan tahliyesi öncesi tutulduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece ,davalıya nakliyat abonman sigorta poliçesi ile sigortalı… Holding …’ye ait olan ve Türkiye’den Türkmenistan’a, AK … … TR plakalı araç ile davacı tarafından karayolu ile taşıması yapılan, emtiaların,Türkmenistan Ticaret Sanayi Odası’nda görevli ekspertiz uzmanı ve Gümrük nezaretinde açılan araç üzerinde yüklü emtialar üzerinde yapılan incelemede, 565 m2 camın, 232.87 m2’sinin kırılarak zayi olduğunun tespit edilerek tutanak altına alındığı ve 16.01.2014 tarih, 131215MAP986 nolu ekspertiz raporu tespitlerine göre, “taşıma sırasında” emtianın hasar gördüğünün tespit edildiği, davalı tarafından sigortalıya poliçe kapsamında, 12.672,79-usd tazminat ödendiği yapılan ödemenin, TTK.’nın 1472. maddesi halefiyet hükümleri gereğince, CMR Konvansiyonu kapsamında taşıma işini üstlenen davacıdan talebinin mümkün olduğu, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu ile tespiti kapsamında davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; CMR evrakında malın çeşitli emtia olarak belirtildiğini, taşıyıcıya cam eşya bildirimi yapılmadığını, gerek bilirkişi raporunda gerek gerekçeli kararda yüklemenin cam şirketinden yapılıyor olması sebebiyle eşyanın cam olarak kabulünün gerekeceği tespitinde bulunulmuş ise de cam eşyanın taşıyıcıya bildirim yükümlülüğü olduğunun değerlendirilmediğini, ambalajlar teslim alınırken mühürlü alındığından içindeki eşyaların nasıl yerleştirildiği veya sağlam mı kırık mı yerleştirildiğinin incelenme imkanı olup olmadığının değerlendirilmediğini, paketlemeyi davacının yapmadığını, camın niteliği gereği doğal bir riske sahip olduğunu, bilirkişi ek raporunda CMR 17/d.maddesinin göz önüne alınmadığını,ekspertiz raporunda taşıyıcının imzadan imtina ettiğini belirtmiş ise de tutanakta böyle bir ibare olmadığını, hasar tutanağının taşıyıcı ile birlikte tutulduğuna nasıl karar verildiğinin anlaşılamadığını,rapordaki fotoğraflar incelendiğinde görüleceği üzere camları taşıyan sehpanın ayaklarının kırıldığı ve camların bu nedenle kırıldığını,hasarın istif hatasından mı kaynaklandığı yoksa taşıyan kusurundan mı kaynaklandığı hususunun netleşmemesi nedeni ile kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava; davalı tarafından sigortalısının muvafakati ile dava dışı şirkete ödenen 12.672,79-USD hasar bedelinin, davacı taşıyıcıdan ssorumluluğu nedeniyle rücu nedeniyle başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine /ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. CMR Konvansiyonu’nun 30/1. maddesi hükmüne göre, alıcı, taşımacı ile birlikte durumlarını kontrol etmeden veya ziyan ve hasarın açıkça görüldüğü hallerde teslim anında veya açıkça görülmediği hallerde teslimden yedi gün içinde (pazar günleri ve resmi tatil hariç) durumu kendisine bildirmeden malı tesellüm ederse, bu husus onun yükü sevk mektubunda belirtildiği şekilde aldığına kanıt oluşturur. Açıkça gözükmeyen ziya ve hasarlarda bildirim yazılı olarak yapılacaktır. CMR’nin anılan maddesi, esas itibariyle gönderilenin taşıyıcıya karşı haklarını kullanabilmesi için teslim anında yapılması gereken düzenlemeleri içermekte, usulüne uygun bir bildirimde bulunmaksızın malları teslim alması durumunda, malların sevk mektubuna uygun olarak teslim edildiğine dair bir karine öngörmektedir. Bu husus, tamamen ispat külfeti bakımından önem taşımakta olup, dava hakkının düşmesiyle bir ilgisi yoktur. CMR Konvansiyonuna tabi taşımalarda kural olarak taşıyıcı, malları teslim aldığı andan malları usulüne uygun şekilde teslim ettiği ana kadar meydana gelen hasar, kayıp ve gecikmeden sorumludur. Ancak, taşıyıcı CMR’de yazılı nedenleri ispat ederek bu sorumluluktan kurtulabilir. Somut olayda; davalı tarafından nakliyat emtia sigortası ile sigortalanan cam emtianın 07.11.2013 tarihinde Adana/ Türkiye’den Koneurgench- Ashgabat/ Türkmenistan’a taşınması işinin davacı tarafından yapıldığı, emtianın 20.11.2013 tarihinde alıcı nezdinde Türkmenistan Ticaret Sanayi Odasına bağlı … İşletmesi tarafından Küneürgenç gümrük noktasının gümrük memuru, kontrolörü, sınır dairesi, SES katılımı ile yük alıcısı nezaretinde gönderici mührünün açılması ile hasar tutanağının tutulduğu, bir kısım cam emtianın parçalanarak kırıldığının tespit edildiği ancak hasar nedenlerine ilişkin olarak herhangi taşıyıcıyı da bağlayacak bir tutanak bulunmamaktadır.Emtiaya ait CMR senedinde emtianın hasarlı olduğuna bir şerh yazılmamıştır.Ancak araç boşaltılmadan gümrük yetkililerinin katılımıyla tesbit edildiği anlaşılmakla ,davacı taşıyıcının taşıma sırasında hasar meydana geldiğinin belirlenemediği yolundaki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Araç üzerinde yapılan inceleme sırasında çekilen fotoğraflara bakıldığında ahşap kasaların araç içerisinde dağınık vaziyette, sehpa ayakları kırılmış bulunduğu anlaşılmakla hasarın ambalaj hatasından değil ,yol şartlarına uyulmaması ve yeterli sabitlemenin olmadığının anlaşılması nedeniyle davacının hasarın sebebinin belirlenemediğine yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiş,eksper ve bilirkişi raporunda ki tesbitlerin yerinde olduğu sonucuna varılmaktadır. Davacı taşıyıcıya hasar ihbarı süresinde olmamakla birlikte bu husus ispata ilişkin olduğundan ispat açısından davacı taşıyan sorumlu olmadığını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir.Hasarın taşıma sırasında meydana geldiği ve miktarı belirlenmiştir.Dosyada toplanan tüm deliller hasarın taşıma sırasında davalının kusuruyla meydana geldiğini kabule elverişli ve yeterlidir. Davalı taşıyıcı sorumluluktan kurtulma sebeblerini ispatlayamamıştır.Yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekli bulunmadığından davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Açıklanan nedenlerle, istinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL daha harcın davacıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafça sarf edilen 32,00-TL istinaf yargı giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/12/2021