Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1583 E. 2019/1189 K. 30.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1583
KARAR NO : 2019/1189
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/05/2019
NUMARASI : 2017/1023 Esas 2019/472 Karar
DAVA: Menfi Tespit ( Çek’ten Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/09/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacının restoran devri amacı ile davalıya 30/11/2017 keşide tarihli ve 650.000- TL bedelli çeki verdiğini, çeki vadesi gelmeden önce davalıya ödediğini,çeke ilişkin hiçbir alacağı kalmadığını, ancak davalının çeki davacıya iade etmediğini,davalının çekin kendisine ödendiğine ilişkin ibraname imzaladığını,ancak davalı tarafından çekin davacıya iade edilmemesi sebebiyle davacının mağduriyet yaşadığını,davalının haksız bir şekilde elinde bulundurduğu 30/11/2017 keşide tarihli 650.000- TL bedelli çekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine ve çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili, takibe konu çekin 650.000- TL bedelli olup 65.000- TL’lik ödeme yapıldığını, bu ödeme düşülerek başlatılan icra takibinde bakiye alacak miktarının 585.000- TL olduğunu, ibranamenin davalı tarafından davacıya 65.000- TL üzerinden verildiğini, ibraname incelendiğinde 65.000-TL’nin yanına sonradan 0 (sıfır) eklendiğini, dolayısıyla ibraname üzerinde davacı tarafından tahrifat yapılarak yada yeniden düzenlenerek sahtecilik yapıldığını düşündüklerini, ibraname üzerinde uzman bilirkişiler tarafından inceleme yapılması gerektiğini, anılan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, Adli Tıp Kurumu raporu ile ibraname üzerinde tahrifat yapıldığı, aslında ibraname olduğu ileri sürülen belgenin kısmi tahsilat makbuzu niteliğinde bulunduğu, 65 rakamı ile bin yazısı arasına sıfır (0) konulmak suretiyle Altmışbeş bin rakamının Altıyüzelli bin (650 bin) rakamına değiştirildiğinin tesbit edildiği davalı tarafından başlatılan icra takibinde de 650.000- TL’lik (altıyüzelli bin) çek alacağına ilişkin davacı tarafından yapılan 65.000- TL’lik (altmışbeş bin) ödeme düşülerek 585.000- TL üzerinden başlatıldığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; ibranamedeki yapılan eklemelerin kimin eli mahsulü olduğunun tespit edilmediğini, söz konusu çekin teminat çeki olarak davalıya ait işyerinin müvekkiline devri için verildiğini, İstanbul ….Noterliğinin 17/11/2015 tarih ve … yevmiye nolu vekaletnamesinin, verilen 650.000-TL’lik çekin bir teminat çeki olduğunun delili olduğunu, davalının …Ltd.Şti’ne olan borçlarının da davacı tarafından kapatıldığını, buna ilişkin fatura ve sözleşmelerin sunulduğunu,tanık dinletme talebi ile ilgili karar verilmediği halde yemin teklifi hakkının hatırlatıldığını , davacının ağabeyi üzerine kayıtlı 113.000,-TL bedelli iki adet aracın itiraza konu borca karşılık davalıya verildiğini,devretmesi gereken işyerini de devretmediğini ve sadece 3.şahıslara satış konusunda yetki verdiğini, ibranamedeki mahsuben sözcüğünün yanlış yorumlandığını, çek bedelini aşan 697.590-TL’lik ödeme olduğunu, kararın kaldırılarak davanın kabulune karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava konusu uyuşmazlık İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında, icra takibine konu edilen 650.000- TL bedelli çekin bedelinin davacı tarafından ödendiği bu nedenle davalı tarafça ibraname verildiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.Mahkemece yaptırılan inceleme neticesinde ATK Fizik İhtisas Dairesi ‘nin 07/02/2019 tarihli raporunda; inceleme konusu belgedeki söz konusu yazıların ve imzanın kalemle yazılmış ve atılmış ıslak yazı ve imza oldukları, inceleme konusu belgede “650” ibaresindeki “0” rakamının baskı derecesi,.., renk tonu bakımından farklılıklar gösterdiğinden bulunduğu yere sonradan yazılmış olduğu ve aynı kalemle “b” ve “n” harfleri üzerinden gidilmiş olduğu yönünde verilen rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı delillerin değerlendirilmesi neticesinde , davacı tarafça borcun tamamının ödendiğinin yazılı delille ispatlanamadığı, yemin teklif hakkının da kullanılmadığından davanın reddine karar verilmiştir. HMK 141. maddesi “(1) Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri de serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunma genişletilemez yahut değiştirilemez. (2). İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır.” şeklindedir.Somut olayda davacının dava dilekçesinde borcun ödendiği ancak çekin iade edilmediği ileri sürülmüş ve delil olarak davalı tarafından verilen ibranameye dayanılmıştır. 20.6.2018 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında uyuşmazlık; “çek sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ve bu bağlamda davalı tarafından davacıya verilen ödeme makbuzuna ilişkin rakam üzerinde oynama yapılıp yapılmadığı hususuna ilişkin olduğu” tesbit edilmiştir.Davacı vekili ön inceleme duruşmasından sonra verdiği 21.11.2018 tarihli dilekçesi ile dava dışı 3.şahıs tarafından düzenlenen faturalar ve ödeme ve araç devir belgelerini dosyaya ibraz ederek senedin teminat senedi olduğunu iddia etmiş,7.3.2019 tarihli dilekçesi ile de sunduğu bu delillerinin incelenmesini istemiştir. HMK’nın 119/l-(f) hükmü uyarınca, gerek yazılı gerekse basit yargılama usulünde, iddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğinin, dava dilekçesinde belirtilmesi, ayrıca HMK’nun 121 hükmü uyarınca dava dilekçesinde gösterilen ve tarafın elinde bulunan belgelerin dilekçeye eklenerek mahkemeye sunulması, başka yerlerden getirtilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayıcı açıklamanın dilekçede yer alması zorunludur. Dava dilekçesinde yer almayan delillere sonra ki aşamada dayanılamayacağı gözetildiğinde ve ibranamede ki “0” ibaresinin sonradan eklendiği belirlendiğinden davanın reddine karar verilmesinde ,isabetsizlik olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 30/09/2019