Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1557
KARAR NO : 2019/1219
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/04/2019 (Ara Karar)
NUMARASI : 2018/1148 Esas
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/10/2019
İhtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin ara kararın bir kısım davalılar vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Kayyım … ; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı bulunan ….Limited Şirketinin merkez adresinin ticaret sicil müdürlüğünde … Mah. … Sokak No; … Kat; … Ataşehir olarak gözüktüğü, oysaki şirket merkezinin burada faaliyetinin olmadığını ve kapalı olduğunu, şirket adına gönderilebilecek resmi kurumlardaki tebligatların merkez adresine gönderilmesi halinde şirketin zararına olacak şekilde usulsüz tebligatların yapılmasının mümkün olabileceğini belirterek, kayyum olarak ön protokol ile kiralanmış bulunan şirket merkezinin … Mah. … Cad. … Sok.No;… …Sitesi Kat;… Daire, … Maltepe İstanbul adresine nakledilmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, … Ticaret Limited Şirketinin organının bulunmaması nedeniyle söz konusu şirketi temsil ve ilzam etmek üzere iş bu dava sonuçlanıncaya kadar …’ın kayyum olarak atandığı, şirket merkezininde her ne kadar ticaret sicil müdürlüğünde söz konusu adres verilse dahi merkez adresinin başka bir iş yerine ait bulunduğunun tebligatlara ulaşılamadığının kayyum tarafından belirtildiği hususu da göz önünde bulundurularak şirket merkezi adresinin … Mah. … Cad. … Sok.No;… … Sitesi Kat; … Daire, … Maltepe İstanbul’a nakledilmesine ihtiyati tedbiren karar verilmesine ve söz konusu kararın İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde tescil ve ilanına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Bir kısım davalılar vekili; işbu dosyada idari kayyım olan … İstanbul Anadolu 2.ATM’nin 2015/1110 Esas sayılı dosyası ile denetim kayyımı atandığını, dosyada alınan raporlarda şirketin idaresinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığının tespit edildiğini, kısa bir süre sonra davacının İstanbul Anadolu 7.ATM’nin 2018/560 Esas sayılı dosyasında denetim kayyımı … görevini kasten veya ihmalle yerine getirmediğini iddia ederek şirkete farklı iki kayyım atanmasını sağladığını, aradan 3 ay geçmeden bu kez işbu dosyada … atanmasını sağladıklarını, …ın denetim kayyımı olmasına rağmen şirketin kötü yönetildiğine dair rapor tanzim ettiğini, kayyımın Aydın ilinde hukuki takipleri yapması hususunda müvekkili ile aralarında onlarca dava bulunan …’yı görevlendirdiğini, … tarafından işten çıkartılan …yeniden işe aldığını, kayyımın şirketi keyfi ve azınlık hissedarlarla birlikte yönettiğini, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :6100 Sayılı HMK’nın “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341’inci maddesine göre, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” Söz konusu maddenin gerekçesinde de değinildiği üzere, ihtiyati tedbir ve ihtiyati hacze ilişkin geçici hukukî koruma taleplerinin kabulü hâlinde itiraz imkânı bulunduğundan, önce bu yola (itiraz) başvurulması gerekli olup, ancak itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması mümkündür. Nitekim HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde de ihtiyati tedbir konusu düzenlenmiş olup, aynı Kanun’un 394/1. maddesinde “karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir” denilmek suretiyle, bu durumda öncelikle kararı veren mahkemeye itiraz yolu öngörülmüştür.HMK’nın 394/4.maddesinde, ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz başlığı altında “İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir. İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir.”, 394/5.maddesinde de, “İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır.” düzenlemesi mevcuttur.Somut olaya bakıldığında; mahkemece verilen ara karara karşı, HMK’nın 394/1. maddesi gereğince kararı veren mahkemeye itiraz yolu açık olup, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir isteminin kabulüne ilişkin kararı hakkında yasa gereğince itiraz üzerine verilmiş ve istinaf yoluna başvurulabilir nitelikte bir mahkeme kararı yoktur.Bu nedenle, davalılar vekilinin istinaf istemi üzerine dosya istinaf incelemesi için dairemize gönderilmiş ise de, 6100 sayılı HMK’nın 341/1 ve 394/5 maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz yolu tüketilmeden istinaf yoluna başvurulamayacağından, davalıların başvurusunun itiraz olarak kabulü ile bu konuda bir karar verildikten sonra istinaf isteminde bulunulur ise dairemize gönderilmek üzere bu aşamada istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Bir kısım davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 346/1 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE, İstinaf yoluna başvuran bir kısım davalılar tarafından yatırılan 44,40- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/10/2019