Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/150 E. 2021/226 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/150
KARAR NO : 2021/226
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/11/2018
NUMARASI: 2018/700 Esas 2018/1288 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/02/2021
Davanın kabulüne ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin özel yedieminlik müessesi işletmecisi olduğunu, yediemin sıfatıyla müvekkiline teslim edilen malların bedelinin yüksek olduğunu, malların çok yer kapladığını ve müvekkilinin başka mal almasına engel olduğunu, davalı vekilinin müvekkili ile imzaladıkları yediemin ücret sözleşmesi ve teslim zabtında muhafaza altına alınan menkullerin günlük 65-TL bedelle teslim edildiğini, davalı borçlunun ödeme yapmadığını,menkullerin teslim edildiği 01/06/2016 tarihinden takibin yapıldığı 01/11/2016 tarihine kadar olan 152 günlük yediemin ücretinin tahsili için icra takibi yaptıklarını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit olduğundan ve davalı borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilinin dava dışı … aleyhinde Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında başlattığı hacizde borçluya ait haczedilen emtianın 01.06.2016 tarihli yediemin zabtı ile davacıya teslim edildiğini, müvekkilinin tüm giderleri azledilen vekili Avukat …’a peşinen ödendiğini, yediemin teslim zaptını kabul etmediklerini, ücretin Adalet Bakanlığı’nın depo ve garaj kiraları ile ilgili yönetmeliğine göre hesaplanmadığını, sözleşmde yazı boşlukları ve parantez boşlukları bulunduğunu, alacağın likit olmadığını, ayrıca belirlenecek bedelden hakkaniyet indirimi yapılması gerekebileceği belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, sözleşme serbestisi ilkesi çerçevesi içerisinde, davalı yanca haczedilen bir kısım menkullerin davacıya ait depoda günlüğü 65- TL’den saklandığı,taraflar arasındaki uyuşmazlığa Adalet Bakanlığı’nın depo ve garajlara ilişkin yönetmeliğinin değil, sözleşme hükümlerinin uygulanmasının gerektiği, sözleşmede günlük ücretin 65-TL üzerinden davalı tarafından ödeneceği kararlaştırıldığı, davalı tarafça saklama süresi için belirtilen ücretin 1.500-TL’lik kısmın ödendiği, bakiye kısmın ise ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, takibin devamına,likit alacağa itiraz nedeniyle icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili , hükmolunan yediemin ücreti ile mahcuz mallarının değeri arasında orantısızlık bulunduğunu, diğer yandan malların ihtiyati haciz kararı ile muhafaza altına alınması ve malların satışının yargılama sonuna kadar yapılamaması ve borçlunun da mal teslimini kabul etmemesi nedeniyle mahcuz malların yedieminde kalmaya devam etmekte ve davacının bakiye günler için haricen 40.000-TL daha talep etmekte olduğunu, bilirkişi raporunda, Büyükçekmece … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında haczedilen mallara 30.000- TL değer takdir edildiğini, Adalet Bakanlığı tarifesine göre yapılan hesapta 5.340-TL ücret hesaplandığını, peşin ödemesi yapılan 1.500-TL düşüldükten sonra Adalet Bakanlığı tarifesinden yararlanılarak yapılan hesaplamada toplam ücretin 3.840- TL olduğunu, duruma uygun hakkaniyet indirimi yapılması gerekliliği üzerinde durulmasına rağmen mahkemece,itiraz ve beyanlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, alacağın likit olmadığı halde icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de yerinde olmadığını, ayrıca görevsiz mahkemede yapılan yargılama için müvekkiline vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, TBK’nın 561 vd. maddelerine dayalı olarak istenen bakiye yediemin ücreti (saklama ücreti) alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.Somut olayda; Büyükcekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından haciz uygulaması yapıldığı ve haczedilen malların 01/06/2016 tarihli teslim zaptı ile davacının deposuna bırakıldığı, teslim zaptında yediemin ücretinin günlük 65- TL olarak belirlendiği, zaptın davalı vekili tarafından vekaleten imzalandığı görülmüştür. Bu durumda, davalı vekili tarafından imzalanan sözleşme geçerli olup, hüküm ve sonuçları itibariyle davalıyı bağlamaktadır. Bu sözleşmede davalı yanın takip alacaklısı olduğu dosyada haczedilen bir kısım malların davacıya ait özel depoda muhafaza edilmesi kararlaştırılmış ve günlük 65-TL yedieminlik ve depo ücreti öngörülmüştür. Sözleşme yapma özgürlüğü Anayasa’nın 48. maddesi ile güvence altına alınmış olup, bu özgürlük ancak kanunla sınırlanabilmektedir. Açıklanan sebeplerle, mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine geçerlilik tanınmasında isabetsizlik bulunmamaktadır (Bkz. Yargıtay 19. HD, 24.11.2016 tarih, 2016/8016 E. 2016/15109 K. sayılı ilamı).Buna karşılık Adalet Bakanlığı tarafından açılıp işletilmekte olan yediemin depoları hakkında uygulanmakta olan ücret tarifeleri sadece Bakanlıkta işletilen yediemin depoları için geçerli ise de özel yediemin depolarına ilişkin ücret uyuşmazlıklarında da bu tarifedeki kurallardan yararlanılarak sonuca ulaşılmasının hakkaniyete uygun düşeceği Yargıtay içtihatları ile de kabul edilmektedir (Bkz. Yargıtay 13.HD. 21/01/2014 T. 2013/19629 E. 2014/1362 K.; 10/06/2014 T. 2014/4795 E. 2014/18530 K.). Yargıtay 13.HD’nin emsal nitelikteki kararlarına göre, hukuki ilişki Adalet Bakanlığı tarifesine bağlı olmasa bile hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Hakkaniyet indirimi konusunda tarifenin aynen uygulanması söz konusu olmayıp, hacizli malın değeri, kapladığı alan, saklanması için gerekli dikkat ve özen değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekmektedir. Somut olayda; hacizli malları davacıya teslim edildiği 01/06/2016 tarihinden takip tarihine kadar geçen 153 günlük süre için günlüğü 65-TL’den 9.945-TL yediemin ücreti hesaplanmış, davalı tarafından peşin ödenen 1.500-TL’nin mahsubu ile davacının alacağı hüküm altına alınmıştır. Hacze konu 700- TL değerinde televizyon, 30.000-TL epilasyon cihazı, 1.500-TL değerinde zayıflama aleti, 600-TL değerinde koltuk ve sandalye icra takibinden önce 153 gün yedieminde kaldığı ve takipten sonra da kalmaya devam ettiği, hakkaniyet kuralları, haczedilen eşyanın fazladan özen yükümlülüğü gerektirmemesi, haczedilen emtianın satışında elde edilecek hasılat vs. gibi nedenlerle, TBK 51/1. maddesi kıyasen uygulanarak yedieminlik ücretinde hakkaniyet indirimi yapılması olayı çevreleyen hal ve şartlara daha uygun görünmektedir ( Yargıtay 13. HD nin 21.01.2014 tarih 2013/19629 E. ve 2014/1362 K. Nolu kararı). Mahkemece bu husus üzerinde durulmadan karar verilmesi yerinde olmamış, davalının bu yöndeki istinaf nedeni yerinde bulunmuştur.Bu durumda, bilirkişi tarafından 153 günlük süre için 9.945-TL saklama ücreti hesaplanmış ise de, davacının takipte 9.880- TL talep ettiği anlaşıldığından taleple bağlılık kuralı gereğince bu bedel üzerinden olayın koşullarına göre yapılması uygun görülen % 40 oranında hakkaniyet indirimi neticesinde, davacının takip tarihine kadar 5.928- TL ücrete hak kazandığı, peşin olarak yapılan 1500- TL’nin düşülmesi ile takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 4.428- TL alacağının bulunduğu hesaplanmıştır. Davalı tarafından alacağın likit nitelikte olmadığı ileri sürülmüş ise de, ücretin belirli olması nedeniyle icra inkar tazminatı takdirinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Dava öncelikle asliye hukuk mahkemesinde açılmış, mahkemenin görevsizlik kararı ve davacının yasal sürede gönderme talebi üzerine dosya iş bu kararı veren mahkemeye gönderilmiş olup, söz konusu görevsizlik kararı üzerine davanın açılmamış sayılması yönünde bir karar verilmediğine göre, davalının görevsizlik kararına ilişkin masraf ve vekalet ücreti talebi de haklı görülmemiştir.Öte yandan hakkaniyet indirimi nedeniyle reddedilen kısım için, davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile,kararın HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince kaldırılmasına,yeniden hüküm verilerek davanın kısmen kabulü ile; davalının vaki itirazının kısmen iptaline, 4.428- TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, fazla istemin reddine, hükmedilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/700 Esas-2018/1288 Karar sayılı ve 20/11/2018 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA “Davanın kısmen kabulü ile; davalının Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, 4.428-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, fazla istemin reddine,Hükmedilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine”İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; Alınması gereken 302,47-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından yatırılan 143,11-TL harcın mahsubu ile bakiye ‬159,36-TL’nin davalıdan alınarak hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafça yatırılan 179,11-TL peşin harçların davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından ödenen 300-TL bilirkişi ücreti ile 139,50-TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 439,50-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, Davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 4.080-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,Davanın hakkaniyet indirimi nedeniyle reddedilen kısmı yönünden davalı yararına yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Davalı tarafından yatırılan 136,50-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/02/2021