Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1477 E. 2019/1061 K. 09.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1477
KARAR NO : 2019/1061
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/05/2019
NUMARASI : 2019/379 Esas- 2019/575 Karar
DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/09/2019
Dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ilişkin hükmün taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkilinin %50 pay ile …A.Ş. adlı şirketin ortağı olduğunu, şirketin 30.01.2017 tarihinde 3.800.000,- TL sermaye ile kurulduğunu, şirket ana sözleşmesi ile şirket YK üyesi olan iki ortağın müşterek imzası ile temsil edildiğini, davalı YK başkanı …’ın şirkete gönderdiği ve tebliğ aldığı fiktif faturalarla şirket aleyhine icra takibi başlattığını ve haciz uygulattığını, davalının yöneticisi olduğu … A.Ş. tarafından … hakkında 244.307,14- TL tutarlı İstanbul …. İcra Dairesinin … Esas numaralı dosyası ile ilamsız bir icra takibi başlatıldığını, icra takibinin dayanağı hiçbir borcun bulunmadığını,davacının yurtdışında yaşıyor olmasından faydalanarak,tebligatı yine kendisi tebliğ alarak kesinleştirdiğini ve ardından şirket hesaplarına haciz koyduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 100,- TL tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;davacının,03/02/2017 tarihinden sonra 19/04/2017 tarihinde aynı ana sözleşmeye sahip … A.Ş isimli bir şirket kurduğunu ve davalı tarafından eğitilen ve irtibat bilgilerine sahip tüm personeli yeni kurduğu bu şirkete transfer ettiğini, YK toplantılarını engelleyerek şirketi bloke ettiğini, şirket yönetim kurulu toplantılarının yapılabilmesi için davacıya Beyoğlu …. Noterliği’nin 21/12/2017 tarih ve … ve 16/02/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnameleri ile davet yapılsada davacının bu davetlere uymadığını, davalının fiktif işlemler yapmadığı gelen tebligatları da kendisinin almadığını belirterek, davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, 7155 Sayılı Kanun’un 23. Maddesi ile 6325 Sayılı Kanun’a eklenen 18/A maddesi ile; arabulucuğa başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından verilen dava dilekçesinde, davanın açılmasından önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir açıklamaya yer verilmediği,dava dilekçesine bilgi ve belge de eklenmediği gerekçesiyle, davanın arabuluculuk dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili; davanın UYAP sistemi üzerinden açıldığını, 6325 Sayılı Kanun’un 18/A-2. fıkrasına göre ; arabulucuk son tutanak aslının veya onaylı örneğinin sunulması için bir haftalık kesin süre vermediğini, davanın ticari uyuşmazlık davalarından olduğundan uyap sistemi üzerinden 2019/31354 arabuluculuk numarası girildiğini, aksi halde; uyap üzerinden arabulucuğa başvuru numarasının sisteme girilmeden dava açma imkanının bulunmadığını belirterek kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili;dava şartı yokluğu nedeni ile reddedilen davada dosyada vekaletleri bulunmasına rağmen avukatlık ücreti ve yargılama giderine hükmedilmediğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:7155 sayılı kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ….” hükmü uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiştir.6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesindeki “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü gereğince arabuluculuğa tabi davalarda dava açılırken, arabulucuya başvurulması ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmesi gerekir. Somut olayda, davacı vekilince dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağı sunulmamıştır. Mahkemece 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi gereğince tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren bir davetiye tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Davacı vekilince istinaf dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağı örneği sunulmuş olup anılan madde gereği işlem yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, gerekli ihtarat yapılmadan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/05/2019 Tarih 2019/379 Esas 2019/575 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)a-4gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davalı vekilinin konusu kalmayan istinaf başvurusu hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına .İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan (44,40-TL), davalı tarafından yatırılan (44,40- TL) peşin istinaf karar harçlarının istek halinde kendilerine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 09/09/2019