Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1448 E. 2019/1218 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1448
KARAR NO : 2019/1218
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2019 (Ek Karar)
NUMARASI : 2018/774 D. İş- 2018/835 Karar
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/10/2019
İhtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ek kararın ihtiyati tedbir isteyen vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir isteyen vekili, taraflar arasında akdedilen Lojistik Hizmet Sözleşmesi uyarınca karşı tarafın müvekkiline ait ürünlerin depolanması ve müvekkili mağazalarına sevki işini üstlendiğini, sözleşme uyarınca sözleşmenin herhangi bir nedenle feshi halinde karşı tarafın stokta tespit edilen ürünleri müvekkiline eksiksiz teslim etmekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin sözleşmede belirtilen sürede sözleşmeyi feshedeceği yönünde bildirimde bulunduğunu , ancak karşı tarafın belirtilen tarihte sözleşmenin feshinin ürün sevkiyatı açısından mümkün olmadığını, dolayısıyla feshin belirlenen tarihten yaklaşık 8 ay sonra sağlanabileceğini bildirdiğini, karşı tarafın amacının müvekkilinin feshi ihbar iradesini yok sayarak sözleşme yürürlükte kalmaya devam ediyormuşçasına sınırlı sayıda ürün sevkiyatı yaparak süreci uzatmak ve fesih tarihi sonrası için de hizmet bedeli tahsil edebilmek olduğunu, müvekkilinin karşı tarafa cari hesap borcu da olmadığı gibi alacaklı olduğunu ileri sürerek müvekkiline ait olup davalı deposunda bulunan ürünlerin müvekkiline tesliminin sağlanması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. İhtiyati tedbir isteyen vekili 14.03.2019 tarihli dilekçesinde ise, 08.08.2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının HMK 396 m. uyarınca değiştirilerek söz konusu ürünlerin her türlü ve en geniş tasarruf yetkisini de içerecek şekilde müvekkiline teslimin yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 08.08.2018 tarihli 2018/774 D.İş. 2018/835 K. sayılı kararı ile, ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, … etiketli ürünlerin yediemin sıfatıyla ihtiyati tedbir talebinde bulunan tarafa teslimine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir isteyen vekilinin 14.03.2019 tarihli dilekçesini sunması üzerine ise, ilk derece mahkemesinin 22.03.2019 tarihli ek kararı ile, tahsil sonucunu doğuracak ve dava sonucunda verilecek karar mahiyetinde bir talep olduğu, ayrıca yeni bir tedbir mahiyetinde olduğu gerekçesiyle tasarruf yetkisi talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbire konu ürünler taraflar arasında herhangi bir davaya konu olmadığı gibi, bu ürünlerin mülkiyetinin müvekkiline ait olduğu hususunda ihtilaf da bulunmadığını, buna rağmen ürünlerin mülkiyetinden kaynaklı ihtilaf varmış gibi esasa ilişkin talep değerlendirmesi yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkiline ait ürünler satılamadığı için müvekkilinin her geçen gün zarara uğramakta olduğunu belirterek ek kararın kaldırılmasını ve taleplerinin kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Talep, mülkiyeti tedbir isteyen tarafa ait olup Lojistik Hizmet Sözleşmesine konu edilen ürünlere ilişkin olarak, sözleşmenin feshi nedeniyle yediemin sıfatıyla tedbir isteyen tarafa teslimi yönündeki ihtiyati tedbir kararının, HMK 396. m. uyarınca ürünlerin her türlü ve en geniş tasarruf yetkisini de içerecek şekilde teslimi şeklinde değiştirilmesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesinin 22.03.2019 tarihli ek kararı ile yukarıda açıklanan gerekçelerle talebin reddine karar verilmiştir. HMK 389.maddesi uyarıca tüm koşulların mevcut olması halinde ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.HMK 390/1 m. uyarınca ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.HMK 396/1 m. uyarınca durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilir. Yine aynı yasanın 397/1 m. uyarınca ihtiyati tedbir kararı dava açılmasından önce verilmişse, tedbir talep eden, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasınıaçmak ve dava açtığına ilişkin evrakı, kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorundadır. Aksi hâlde tedbir kendiliğinden kalkar.Somut olaya döndüğümüzde ilk derece mahkemesinin 08.08.2018 tarihli 2018/774 D.İş. 2018/835 K. sayılı kararı ile, talebe konu ürünlerin yediemin sıfatıyla ihtiyati tedbir talebinde bulunan tarafa teslimine karar verildiği, tedbir isteyen vekilinin bila tarihli dilekçesi ile, tedbir kararının 27.08.2018 tarihinde uygulanmaya başlandığını ve 30.08.2018 tarihinde ürünlerin teslim edildiğini, talep konusuna ilişkin olarak karşı taraf aleyhine İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/758 E. sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını bildirdiği görülmüştür. Ne var ki İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/758 E. sayılı dosyası incelendiğinde, dava konusunun, karşı tarafın sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle uğranılan kâr kaybı ile ihtiyati tedbir yoluna başvurulması ve ihtiyati tedbir kararının uygulanması nedeniyle uğranılan zararın tazmini olduğu, ihtiyati tedbir talebine konu ürünlerin dava konusu edilmediği görülmüştür. Bu durumda HMK 397/1 m. uyarınca ilk derece mahkemesinin 08.08.2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalktığı açık olup, HMK 396.m. uyarınca tedbirin değiştirilmesi talebi de dayanaksız kalmıştır. O halde ilk derece mahkemesinin, gerekçesi hatalı da olsa sonucu itibariyle doğru olan ek kararında isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 03.10.2019