Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1423 E. 2020/188 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/1423
KARAR NO : 2020/188
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2019 (Ek Karar)
NUMARASI : 2019/99 D. İş -2019/117 Karar
TALEP : İhtiyati Tedbire İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 13/02/2020
İhtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ek kararın tedbire itiraz eden … vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili; … ile … arasında satışa konu ipliklerin bedelinin akreditif yöntemiyle ödenmesi hususunda anlaşıldığını, … Ltd. Şti ve davalı … arasında malların satış bedelini ödenmesi hususunda “teyitli, vadeli, dönülmez akreditif” yöntemiyle ödenmesi husususunun kararlaştırıldığını, davalı …’nın açıkça kötü niyetli davranarak sözleşmede üstlendiği edimleri yerine getirmişçesine söz konusu CMR’leri muhabir bankaya sunduğunu, davalı …’in edimlerini yerine getirmemesine karşın getirmiş gibi görünerek 217.000-USD’yi CMR tarihinden 180 gün sonra tahsil edebileceği halde , lehdarın sözleşmeden kaynaklanan borcunu ifa etmemesine rağmen akreditifte görülen belgeleri bankaya ibraz ederek haksız ödeme talebinde bulunduğunu,talebinin muhabir banka tarafından kabul edilerek ödemenin yapıldığını , ödemenin gerçekleşmesi halinde müvekkilin büyük zarara uğrayacağını, müvekkili davalı … İle yaptığı anlaşma dolayısıyla teslim almadığı malların parasını ödemek zorunda kalacağından, … Bankası A.Ş. tarafından davalı … Lehine akreditif ödemesinin … Ve …’ye ödenmemesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, … Bankası AŞ bünyesinde bulunan … referans numaralı 217.000-ABD doları akreditif bedeli olan lehdarı … ve başvuranı (amir) … ltd. Şirketi olan akreditifin ödemesinin … Bankası tarafından yapılmaması, bedelin lehtar … veya …’ye ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, borçlu ile 3. kişilerin uğrayabilecekleri zararı karşılamak üzere takdiren dava değeri olan 1.170.563,00-TL üzerinden %15 oranında teminat alınmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: … vekili itiraz dilekçesinde; ihtiyati tedbir talep eden … ltd.şti’nin alıcısı olduğu ve …’nın ise satıcısı olduğu ipliklerin akreditif yöntemi ile satış bedelinin ödenmesi için, …’in talebi ile … Bankası A.Ş tarafından … firması lehine açılmış olan 217.000- USD bedelli, teyitli vadeli ve geri dönülmez nitelikte olan akreditifine müvekkili banka …’nin teyit verdiğini, …nın akreditife konu olan malların …’e teslim edilmek üzere yüklendiğine ilişkin nakliye şirketi … A.Ş. Tarafndan düzenlenmiş olan CMR’lar ile birlikte her bir faturayı, lehtar beyanını, sigorta poliçesi ve çeki listesini, müvekkil banka’ya ibraz ettiğini ve akreditif bedelinin ödenmesini talep ettiğini, buna göre ilgili vesaikler müvekkili Banka tarafından akreditif şartları çerçevesinde incelendiğini rezerv konulmasını gerektiren herhangi bir husus bulunmadığından akreditif bedeli müvekkil banka tarafından vadesinden evvel iskonto edilerek …’nın … Bankası’nda bulunan hesabına ödendiğini, akreditif bedelinin müvekkili tarafından ödenmesine müteakiben … Bankası müvekkili bankaya hitaben gönderdiği swift mesajda akreditifi teyit ettiğini, 12/03/2019 tarihinde … Bankası müvekkili bankaya ilettiği swift mesaj ile ihtiyati tedbir kararı hususunda müvekkil bankayı bilgilendirdiğini, bahse konu teyitli, vadeli ve dönülmez akreditif küşat mektubunda UCP 600 kuralları uygulanacağı belirlenmiş olduğunu, müvekkili bankanın teyidini verdiği akreditif bedelini UCP 600 kurallarına uygun olarak lehdara ödeyerek akreditif bankasından alacaklı hale geldiğini, ihtiyati tedbir kararını talep eden …’in dilekçesinde açıkça belirttiği gibi müvekkil bankanın teyit bankası sıfatıyla akreditif evraklarını incelemenin ötesinde malların yüklenip yüklenmediğini veya alıcı firmaya teslim edilip edilmediğini araştırma yükümlülüğü bulunmadığını, zira müvekkili bankanın akreditiften doğan yükümlülükleri alıcı ve satıcı arasındaki alım satım ilişkisinden tamamen bağımsız olduğu gibi lehdara karşı olan yükümlülüğü de asli soyut ve bağımsız bir yükümlülük olduğunu, belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
EK KARAR: Mahkemece; … tarafından … Bankasına sunulan taşıma belgelerinin gerçeği yansıtmadığı, zira taşıma belgelerinin taslak olduğu, ürünlerin teslim edilmediğinin taşıyıcı firma olan … A.Ş tarafından teyit edildiği, bu belgelere dayanarak vadesinden önce ödeme yapan … Bankasının bir bakıma sorumluluğu üzerine aldığı, dolayısıyla bu aşamada tedbirin kaldırılmasının lehine tedbir kararı verilen tarafı telafisi imkansız zarara sürükleyeceği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: … vekili istinaf dilekçesinde; … aleyhine ihtiyati tedbir uygulanabilmesi için gerekli olan İsviçre mahkemelerinden alınmış herhangi bir yargı kararı bulunmadığını, müvekkili bankanın İsviçre menşeli bir banka olduğundan İsviçre’de gerçekleştirdiği akredetif işlemlerine ilişkin tedbir kararının asıl olarak İsviçre mahkemelerinden alınması gerekirken bu hususun yerel mahkeme tarafından nazara alınmadığını, belgelerin mahkeme tarafından yeterince incelenmediğini ve …’in çelişkili iddiasının karara esas alındığını, üzerinde …’in kaşe ve imzalarını taşıyan ve taslak olduğuna dair hiçbir ifade veya işaret yer almayan hatta 29/01/2019 tarihinde iptal edilmek suretiyle bizzat … tarafından düzenlendiği ikrar edilen CMR belgelerinin taslak olduğuna ilişkin beyanın dayanaktan yoksun ve çelişkili olduğunu, … nin , teyit bankası olarak vadeli ödemeli akreditifi vadesinden önce iştira etme yetkisini sahip olduğunu, … tarafından vesaiklerin …’e ibraz edildiği ve … tarafından ödeme yapıldığı tarihten çok daha ileriki bir tarihte ihtiyati tedbir kararı alındığını, CMR belgelerinin orijinal dokümanlar olduğunu, teyit bankası …’nin vesaikleri yalnızca dış görünüşleri itibariyle incelemekle yükümlü olduğunu, iştira işlemi gerçekleştirilmesinin sorumluluğun devri sonucunu doğurmadığını belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK’nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Geçici hukuki koruma kapsamında talep olunacak ihtiyati tedbir kararları somut duruma ve tarafların menfaat dengesine uygun olması gerekmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 392/1.maddesine göre: (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Somut olayda; talep, mahkemece verilen akreditif ödemesinin tedbiren durdurulması kararının kaldırılması istemine ilişkin olup, her ne kadar itiraz eden vekili sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirdiklerinden bahisle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiş ise de; davacı iddialarında , akreditif lehdarının gerçek olmayan belgeler sunduğunu,satın alınan emtiaya ilişkin taşıma evraklarının iptal edildiğini itiraz eden tarafından gerçek olmayan belgelere dayalı ödeme yapıldığını ileri sürmektedir.İhtiyati tedbir kararı verilmesi aşamasında taşıyıcı … AŞ nin CMR belgelerinin iptal edildiğini ve emtia yüklenmeden ve taşıyıcıya teslim edilmeden düzenlendiğine ilişkin beyanın dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır.Her ne kadar akreditif ilişkisinde teyit bankasının akreditiften doğan yükümlülükleri alıcı ve satıcı arasındaki alım satım ilişkisinden tamamen bağımsız olduğu gibi lehdara karşı olan yükümlülüğü de asli soyut ve bağımsız bir yükümlülük ise de mevcut durumda lehdar tarafından gerçekte yüklemenin yapılmadığına ilişkin iddiaları ciddi görülmekle, mevcut durumda akreditif bankası tarafından itiraz edene ödeme yapılması ihtiyati tedbir isteyenin önemli zararına sebeb olacağı ve itiraz eden bankanın akreditif bedelini vadesinden önce yaptığı ödemenin usulune uygun ibraz karşılığında yapılıp yapılmadığı yapılacak yargılama neticesinde belirlenecektir. İhtiyati tedbir kararının İsviçre Mahkemelerince verilmesi gerektiğine ilişkin itiraz ise ;ihtiyati tedbir kararı muhabir bankaya yapılacak ödemeye ilişkin olduğundan dinlenebilir görülmemiştir. İlk derece mahkemesinin ,lehine tedbir kararı verilen tarafın telafisi imkansız zarara uğratacağı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmesine ilişkin ek kararda uyuşmazlığın bulunduğu aşama itibariyle isabetsizlik görülmemiş ,ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından ihtiyati tedbire itiraz eden tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10,- TL harcın ihtiyati tedbire itiraz edenden alınarak hazineye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 13/02/2020