Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1385 E. 2020/46 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1385
KARAR NO : 2020/46
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/05/2018
NUMARASI : 2016/598 Esas 2018/583 Karar
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Görevsizliğe ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan …A.Ş ‘nin 08/07/1982 tarihinde kurulduğunu, şirketin hakim ortağı % 74 pay ile …, diğer ortakları ise … eşi …, baldızı …, kız kardeşi … ve … olduğunu, davalı …’nin Hatay …. Noterliğinde tanzim ettirdiği 01/11/1994 tarih ve … sayılı düzenleme şeklinde feragatnamesi ile … A.Ş ‘deki hissesi için şirketin diğer hakim ortağı olan aynı zamanda ağabeyi … lehine feragat ettiğini, feragatname murisin şirket kayıtlarına hıfzettiği, özel eşyaları içerisinde bulunduğunu, … Beyoğlu … Noterliğinde düzenlediği 12/10/2000 tarihli vasiyetnamesi ile müvekkili vakfı mirasçı olarak naspettiğini ve 10/02/2002 tarihinde vefat ettiğini, murisin kanuni mirasçılarının vasiyetnamenin iptali için açtıkları dava nedeniyle 2015 yılında mirasçılık belgesi düzenlendiğini, Hatay …. Noterliğinin düzenlenen feragat beyanı doğrultusunda şirket hissesinin müvekkili vakıf lehine tescili talep edilmiş ise de davalı tarafından kabul edilmediğinden dolayı mirasçılık belgesinden dolayı muris … lehine yapılan feragat nedeniyle … şirketindeki hissenin adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde; feragatnameden itibaren 22 yıl geçtiğini, zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin kardeşinin sağ iken yaptığı ve vasiyetnameye göre menkul ve gayrimenkul hakların davacı vakıfa bırakıldığını, müvekkilinin kardeşi … sağ olduğu dönemde ve vefatından sonraki dönemde şirketin tüm faaliyetlerini izleyip genel kurullarına katıldığını, feragatnamenin … ölüm tarihine kadar kullanılmadığını, müvekkiline ait olan hisselerin vasiyete konu edilebilmesinin mümkün olmadığını, feragatnamenin içeriğinde “işbu hisselerimden dolayı lehine kayıt ve tespit tescil işlemlerini yaptırıp ilgili kararların şirket nezdinde herhangi bir zamanda alınmasına (vefatımdan sonra) rıza ve muvafakatim bulunduğu beyan ve ikrar ederim” şeklinde olup müvekkilinin vefattan öncesinde şirket hisselerini kendisi de vefat etmiş olan … ya da vasiyetname içeriğindeki şirkete aktarılmasının söz konusu olmadığını, müvekkiline ait hisselerin müvekkilinin vefatından sonra yasal mirasçılarına kalacağını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …San. Tic. A.Ş.’nin süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasındaki ihtilaf konusunun davalılardan … A.Ş ‘de hissedar olan …’nin Hatay …. Noterliğinin 01/11/1994 tarihli feragatnamesi ile şirketin diğer hakim ortağı … lehine feragat etmiş olduğu işlemin ölüme bağlı bir tasarruf niteliğinde olup feragatnamede “hisselerimden dolayı lehine kayıt ve tespit tescil işlemlerini yaptırıp ilgili kararların şirket nezdinde herhangi bir zamanda alınmasına (vefatımdan sonra) rıza ve muvafakatim bulunduğunu beyan ve ikrar ederim” şeklinde düzenlendiği, bu hali ile ölüme bağlı bir tasarruf olduğu, ölüme bağlı tasarruflar nedeniyle açılacak davalarda genel yetkili mahkeme görevli olduğundan mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin görevsizlik kanaatine ulaşmasında bir nedenin de hatalı bilirkişi raporu olduğu kanaatinde olduklarını, bilirkişi heyetinin dava konusu feragatname ile vasiyetnameyi karıştırdıklarını, dava konusu feragatnamenin ölüme bağlı bir tasarruf olmadığı ve olamayacağının açık olduğunu, davanın davalı …’nin …San. Tic. A.Ş.’ndeki hissesinin iptaline yönelik olup, Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu karara yönelik istinaf taleplerinin kabulüne talep etmiştir.
GEREKÇE :6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, davanın her safhasında re’sen gözetilir. 6102 sayılı TTK’nun 6335 sayılı Kanunla değişik 5. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK 4/1-a maddesine göre “Tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır”. Eldeki dava bu açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; davacı tarafından açılan davada davalı …’nin dayanak feragatname ile … San. Tic. A.Ş.’ndeki hissesinin davacı vasiyet alacaklısının halefi bulunduğu … devredildiği ,pay devri sözleşmesi nedeniyle davalı üzerinde bulunan payların iptali ile davacı adına tesciline yönelik olup; talep TTK’nun anonim şirket hisselerinin devrine ilişkin hükümlerine ilişkindir. Davanın ticari işletmeyi ilgilendiren bir dava olması ve şirketler ile ortakları arasındaki ilişkinin Türk Ticaret Kanununda düzenlenmesi nedeniyle, uyuşmazlık konusu davanın TTK.nun 4/a maddesi kapsamında mutlak ticari davalardan olduğu, dolayısıyla anılan kanunun 5. maddesi gereği Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli bulunduğu Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi bulunduğu gözetildiğinde; Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından, görevsizlik kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2018 Tarih 2016/598 Esas 2018/583 Karar sayılı görevsizlik kararının HMK 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/01/2020