Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1314 E. 2019/954 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1314
KARAR NO : 2019/954
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2018
NUMARASI : 2018/433 E.-2018/8 K.
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/07/2019
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, kendisinin … isimli şirkette şoför olarak …Turizm isimli şirkette sürücü olarak çalıştığını, 24/04/2018 günü saat :00,30 sıralarında … plakalı beyaz renkli … marka otosu ile Kartalda bulunan adresine park edip sabah aracını almaya geldiğinde çantasının içerisinde bulunan leptop çantası içerisinde muhasebeden aldığı 2016 yılına ait faturalar ve işletme diğer evrak ve defterlerinin otosunun kelebek camının kırılması sureti ile 2 cilt muhtelif faturanın çalınmış olduğu, aramaların devam ettiğinden bahisle zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tarafın dava dilekçesinde şoför olarak çalıştığı belirtmesi sebebiyle tacir olmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir. Davacı asil 15/04/2019 tarihli tavzih dilekçesiyle,…. isimli şahıs firmasının Küçükyalı Vergi Dairesi mükellefi olarak çalıştığını, firmanın kendisinin firması olduğunu, evraklarını da başka firmada şoför olarak kullandığı minibüste kaybettiğini, ileride telafisi imkansız durumlara sebebiyet vermemek için kararın tavzih isteme zorunluluğu doğduğunu belirterek, … isimli Küçükyalı Vergi Dairesi’ne kayıtlı firmasının 2016 yılı faturalarını çalıştığından bahisle gerekçeli kararın tavzihini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İstinaf yoluna başvuran davacı istinaf başvuru dilekçesinde; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevdi edilen davada dava dilekçesini yazan arzuhalci ve karakolda ifadesini alan polisin yanlış ifade aldığını, kendisinin … Ticaret’in sahibi olduğunu, alacaklarını alamadığı için darboğazda olduğunu, …Turizm’de şoför olarak çalıştığını, muhasebecisi …’den aldığı defterleri arabadan çaldırdığını, İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi hakimliğinin gerekçeli kararda zayi belgesini ilgili yasa hükümlerine göre firma sahibinin isteyebileceğini, araştırma yapılmadan tavzii kararının reddedildiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi’nin kararının kaldırılarak, zayi belgesi verilmesi yönünden karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Uyuşmazlık davacı şirkete ait ticari defter, faturaların ve evrakların zayi olduğundan bahisle açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ,davacının şöfor olarak çalıştığı beyanı üzerine davacının tacir olmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.6102 Sayılı TTK 82/7 madde uyarınca bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğraması halinde ziyanın öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde ticari defterlerin zayi olduğuna dair belge verilmesinin talep olunması gerekmektedir. Kanun da belirlenen süre hak düşürücü süre niteliğindedir.Davacının şöfor olduğunu belirttiği ,ancak ilk derece mahkemesince çelişki giderilmek üzere davacıdan açıklama yapılması istenilmeden doğrudan davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.Davacı ticari işletmesine dair belgeleri karardan sonra bilahare sunduğu anlaşılmakla davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.Ancak davacının 24/04/2018 günü ticari defter, faturalar ve evrakların çalındığını öğrendiği,bu tarihte soruşturma için Cumhuriyet Başsavcılığına başvurduğu soruşturma evraklarından anlaşılmaktadır.Davanın ise 25/12/2018 tarihinde açıldığı gözönüne alındığında somut olayda davacının olayı öğrendiği tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten çok sonra zayi belgesi talep ettiği anlaşıldığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiş ve davacının istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/433 Esas-2018/8 Karar sayılı ve 27/12/2018 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın hakdüşürücü süre nedeniyle REDDİNE”İlk derece mahkemesine ilişkin olarak ;”Alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile HMK.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 04/07/2019