Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1298 E. 2022/62 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1298
KARAR NO: 2022/62
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2019
NUMARASI: 2017/376 Esas 2019/136 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/01/2022
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı tarafından ödenmeyen 6.129,87-TL asıl alacak ve 198,58 -TL işlenmiş faizin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Dairesinin 2016/34923 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 28.11.2016 tarihinde borçluya tebliği üzerine yasal süresi içinde borçlu tarafından itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, 05/08/2016 tarihli cari hesap ekstresine müvekkilinin davalı borçludan 6.129,87- TL asıl alacağının mevcut olduğunu, borçlunun bakiye borcu ödemediğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, “dosyada vekaletnamesi bulunmayan vekile yapılan tebligatların geçersiz olduğu nazara alınarak vekilin kaydının silinmesine karar verilmesini talep etmiştir.Asile yapılan tebligat üzerine davaya cevap verilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; davalının dosyaya bugüne kadar ayıplı kauçuk emsali sunmadığı ve satın alınan ve ayıplı olduğu iddia edilen kauçuk maddesinin davalı tarafından üretimde kullanılarak dönüştürüldüğü dikkate alınarak, ayrıca herhangi bir analiz raporu veya teknik bir bilginin de dosyaya sunulmadığı gözetilerek fatura konusu malın ayıplı olmadığı kanaatine varıldığı, davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu 2016 yılında davalıya teslim edilen kauçuk hammaddesi ile ilgili faturalar nedeniyle 05.08.2016 tarihinde hesabın 6.129,87- TL tutarındaki borç bakiyesinin şüpheli alacaklar hesabına devredildiği,davacı şirketin ticari defterlerine göre 05.08.2016 tarihi itibariyle davalıdan 6.129.87- TL asıl alacak,256,19- TL faiz hesaplandığı,6.386,06-TL toplam alacağının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; müvekkili şirketin kayıtlı adresine tebligat çıkartılmadığını ve tebligat görevlisinin hiçbir usule uymaksızın ve hatta adrese dahi gelmeksizin tuttuğu mazbatalarla taraf teşkilinin sağlandığı kabul edilerek savunma hakkı tanınmaksızın davaya devam edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, gerek nihai kararda gerekse dosyada alınan raporlarda vasıf eksikliği hususundaki bir kısım savunma nedeni zikredildiğini, tebligata ilişkin yasaya aykırılıklar nedeniyle delil sunma imkanı bulunamadığını, maillerden görüleceği üzere davaya konu emtianın vasıfsız olduğunun kendilerine bildirildiğini ayrıca müvekkili şirketin işyeri adresinin de “…” değil “…” sokak olduğunun davacı tarafça bilindiğini, kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davalı vekili,dava dosyasındaki tebliğlerin usulsüz olduğunu, bu nedenle savunma hakkı gereklerini yerine getiremediğini, delillerini sunamadığını ileri sürmüştür. Tebligat; hukuki dinlenilme hakkının, adil yargılanma hakkının, hukuk devleti ilkesinin, iddia ve savunma hakkının sağlanmasında en önemli araçlardan birisidir.Ödeme emrinde davalının adresinin … Sok. No: … Levent Beşiktaş olarak gösterilip tebliğin bu adresde yapıldığı, davalının itirazını vekil aracılığı ile yaptığı, vekaletnamede davalının adresinin … Mah. … Sok. No: .. İç Kapı No: … Beykoz- İstanbul” olduğu görülmüştür. Vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat asıldır. Ancak itirazın iptali davası her ne kadar takibe sıkı sıkıya bağlı ise de asilin vekil ile vekalet ilişkisinin itirazın iptali davasında devam edip etmeyeceği bilinemeyeceğinden dava dilekçesinin davalı asile tebliğ edilmesi gerekmektedir. Dava dilekçesinde, takipte borca itiraz eden davalı vekili olarak gösterilerek vekile dava dilekçesi ile ekleri ve tensip zaptı tebliğ edilmiş ise de vekil, asile tebliğ yapılması gerekirken takipteki vekile yapılan tebliğin usule uygun olmadığından asile tebliğin tamamlanması gerektiği itirazı üzerine, Mahkeme tarafından 02.11.2017 tarihli ara karar ile tebliğin asile yapılmasına karar verilmiştir. Ara karar gereği; … San. Sit. … Sok. No: … 4. Levent Beşiktaş/ İstanbul adresine dava dilekçesi tebliğe çıkarılmış, tebligatın tebliğ imkansızlığı nedeni ile iade olması üzerine tebliğ, davalının mernis adresi olan ” “… Mah. … sok. No:… İç kapı:No:… Beykoz /İst. adresine yapılmıştır. Devam eden tebliğler aynı adrese çıkarılmış ve tebliğ edilmiştir.Davalının mernis adresi ” … Mah. … Sok. No: … İç Kapı No:.. Beykoz” olduğu,tebliğlerin ise 21.1.2011 tarihinde silinen “… Mah… sok.No:.. İç kapı:No:… Beykoz /İst.”adresine yapıldığı ,dava dosyasında yapılan tüm tebliğlerin aynı adrese yapılarak davanın neticelendirildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle ; dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiştir. HMK’nın 27’nci maddesine göre davanın taraflarının hukuki dinlenme hakkı bulunmaktadır. Bu hak ile davanın taraflarına, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunması, açıklama ve ispat hakkı tanınmıştır. Davalının hukuki dinlenilme hakkını ihlal edecek biçimde taraf teşkili sağlanmaksızın davanın esastan karara bağlanması doğru görülmemiş davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne hükmün kaldırılmasına davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/02/2019 Tarihli 2017/376 Esas – 2019/136 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine”Davalı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/01/2022