Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1287 E. 2019/938 K. 01.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1287
KARAR NO : 2019/938
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
NUMARASI : 2018/292 Esas 2018/900 Karar
DAVA: Tazminat (Yurtiçi Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2019
Görevsizliğe ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVADavacı vekili, müvekkillerinin davalı şirkete ait uçak ile Ankara – Trabzon seferinde seyahat ettiklerini, davalı şirket uçağının Trabzon havalimanına inişle birlikte savrulduğunu ve denize az bir mesafe kalarak çamura saplandığını, müvekkillerinin bu olaydan çok ciddi etkilendiklerini, depresyona girip korku yaşadıklarını belirterek müvekkillerinin uğradığı korku elem ve travma nedeniyle çektiği manevi ıstırap karşılığı olmak üzere her bir müvekkili için 100.000-TL olmak üzere toplam 300.000- TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili; müvekkilinin uçuş öncesi ve uçuş sırasında alınması gerekli tüm tedbirleri aldığını, meydana gelen olay neticesinde davalılara toplam 6.000-TL ödendiğini, olayın savcılık tarafından soruşturulduğunu,resmi soruşturmalar kapsamında müvekkilinin kusuruna dair herhangi bir tespitin söz konusu olmadığını, müvekkil iyi niyetli olarak davalılara kişi başı 20.000- TL ödeme yapmak istediğini, ancak davacıların müvekkilinin bu iş birlikçi tutumuna cevap vermediğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARMahkemece, davacıların tüketici olduğu, uçuşun ticari amaçla yapıldığını gösterir hiç bir bilgi olmadığı, davanın nisbi ticari dava olmadığı gibi mutlak ticari dava da olmadığı, davacıların, hizmet alan tüketici, davalının da hizmet veren konumunda bulunduğu, 6502 sayılı yasanın 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın 27.05.2016 tarihinde açıldığı dikkate alınarak mahkemenin HMK’nun 4 ve 5.maddeleri ve 6502 sayılı yasanın 3 ve 73.maddeleri dikkate alınarak davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesi’ne ait olmakla, HMK’nun 115. Maddesi gereğince usulden reddine; Mahkemenin görevsizliğine karar kesinleştiğinde dosyanın tüketici mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili;Havayolu yolcu taşıma işlerinden doğan uyuşmazlıklarda öncelikle Sivil Havacılık Kanunu, hüküm bulunmaması halinde Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve bunlarda da hüküm bulunmaması halinde TTK hükümlerinin uygulanması gerektiğini, TTK’da düzenlenen bütün hususlardan doğan hukuk davalarının mutlak ticari dava sayıldığını, davacı tarafın seyahat sebebi araştırılarak karar verilmesi gerektiğini,delil toplanmadan karar verildiğini, kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, hava taşımacılığından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava tarihi olan 08/03/2018 tarihinde yürürlükte bulunan “6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi , aynı Kanun’un 73/1 maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu hüküm altına alınmıştır.” İlk derece mahkemesi de anılan yasal düzenleme nedeniyle göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilerek dosyanın görevli bulunan Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiştir.Bir uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı niteliğinde olması için taraflardan birinin tüketici, taraflardan birinin profesyonel satıcı(sağlayıcı) ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklanıyor olması gerekmektedir. Ayrıca 83/2. maddesinde “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” denilmek suretiyle görev hususunda ortaya çıkması muhtemel ihtilafların önüne geçilmiştir.Somut olayda davacıların dosya kapsamıyla gerçek kişi tüketici, davalı taşıma şirketinin profesyonel sağlayıcı olduğu ve yapılan sosyal durum araştırmasında davacılardan …’nün ev hanımı olup geçimini eşinin sağladığı,davacının aynı zamanda memleketinin Giresun olduğu bilgisine yer verilmiştir. Diğer davacılara ait bir bilgi yok ise de tamamının aynı soyadına sahip olup bir aile teşkil ettikleri ve mesleki amaçla hareket etmediklerinin kabulü gerekmektedir.İlk derece mahkemesinin davanın mutlak ticari dava olmadığı gerekçesi doğru değildir.Yolcu taşıma işleri TTK da düzenlenmiş olup,bu sebeble ticari dava olduğu ,ancak 6502 sayılı kanunun 83/2 maddesi gereği davacıların tüketici vasfı nedeniyle dava Tüketici Mahkemesinde görülecektir.Mesleki amaçla yapılmadığı anlaşılan yolcu taşıma işinin de bir tüketici işlemi olduğu tartışmadan uzaktır. Davanın açılma tarihi itibariyle taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmeye Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmemiş ,başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/07/2019