Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1283 E. 2021/1584 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1283
KARAR NO: 2021/1584
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/02/2019
NUMARASI: 2017/666 Esas- 2019/41 Karar
Asıl Davada;
Birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/12 Esas Sayılı Dosyasında;
Birleşen İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/12 Esas Sayılı Dosyasında;
Birleşen İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/13 Esas Sayılı Dosyasında;
DAVA: Tazminat
DAVA: Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/11/2021
Asıl ve birleşen davaların reddine dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili ile davalı sigorta şirketinin jeran şirket olduğu toplam 8 adet sigorta şirketi arasında 06.08.2013 tarihli ”makine kırılması sigorta poliçesi” düzenlendiğini, anılan sözleşmeye göre 06.08.2013-01.11.2014 tarihleri arasında poliçe kapsamında meydana gelen hasarların poliçede isimleri bulunan sigorta şirketleri tarafından hisseleri oranında tazmin edilmesinin gerektiğini, davalının poliçedeki payı %30 olup olduğu, 24.01.2014 tarihinde davacı şirkete ait mobil liman vincinin çarpmadan dolayı hasarlandığını, davalıya 27.01.2014 tarihli yazı ile söz konusu hasarla ilgili bilgi verildiğini, ancak davalının 06.08.2013 tarihli sigorta poliçesinde yer alan “sigorta konusu makinelerin, söz konusu makineler için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir” hükmüne ve MEBnın 18.06.2010 tarihli yazısında belirtilen düzenlemeye istinaden “davaya konu makineyi kullanan operatörün belgesinin uygun olmadığı” gerekçesiyle müvekkilinin zararını ödemekten kaçındığını, davalı sigorta şirketi jeran şirket olduğundan ve poliçede isimleri geçen koasürör şirketler davalıyla bağlı olduklarından dolayı, diğer şirketlerin de davacı şirkete ödemede bulunmadığını, bunun üzerine vincin onarımının davacı şirket tarafından yapıldığını, anılan hasar dolayısıyla 121.540-Euro (121.540×2.8155=342.195.87 TL) yeni bom silindir bedeli, 1.000-TL nakliye bedeli ve 12.552,72-TL isçilik bedeli olmak üzere toplam 355.748,59-TL masraf yapıldığını, sigorta sözleşmesi gereği %10 muafiyet uygulanacağından sigorta poliçesine istinaden davacı şirkete 320.173,73-TL ödenmesi gerektiğini, davaya konu iş makinesini kullanan operatör …’ın iş makinesi kullanma sertifikası ise 11.06.2008 tarihli olup. 01.07.2010 tarihinden önce alındığından, bu belgenin geçersizliğinin ileri sürülemeyeceğini, davalının, davaya konu işlemi ile 01.07.2010 tarihinden önce alınmış belgeyi geçersiz saydığını,hasar bedeli olarak davacı şirkete ödenmesi gereken 320.173,73-TL’nin %30’u olan 96.052-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili; dava konusu mobil liman vincinin Makine Kırılması Sigorta Poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, davacıya ait işletmede kullanılan … marka mobil liman vincine ait bomun gemi kapağına çarpma neticesinde hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, sigortalı makinenin geçerli iş makinesi kullanma sertifikası ile kullanılmadığını, dava konusu hasarın operatör hatası neticesinde meydana geldiğini, sigortalı makineyi kullanan operatörün “yüklenici” kullanma yetkisine haiz olduğunu, “mobil vinç” kullanmaya yetkin bulunmadığının tespit olduğunu, poliçede “sigorta konusu makinaların sözkonusu makinalar için geçerli iş makinası kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir.” şartının bulunduğunu, davacı tarafından yükleyici operatör belgesi ibraz edildiğini, mobil liman vinci ve yükleyici ayrı makineler olup kullanım amaç ve tanımlarının farklı olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığınca yükleyici belgesiyle hasara konu liman vincinin kullanılamayacağının belirtildiğini, eksik sigorta bulunduğundan tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 18. ATM 2016/12 E. 2016/462 K. SAYILI DAVA: Davacı vekili;davalının sigorta poliçesindeki hisse oranı %12 olduğundan bu meblağın %12’sine tekabül eden 43.612,30-TL’nin davalı tarafından ödenmesi gerektiğini 43.612,30-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili; davacının öncelikle aktif husumet ehliyetini ispatlaması gerektiğini, hasar dosyası kapsamında yapılan ekspertiz incelemesinde, sigortalı makinanın mobil vinç ehliyeti bulunmayan operatör tarafından kullanıldığı ve bu esnada hasarlandığının tespit edildiğini, poliçe özel şartları klozunda açıkca belirtildiği üzere makinaların ehliyetsiz personel tarafından kullanılması sonucunda meydana gelebilecek her türlü hasarın teminat harici olduğunu, eksik sigorta bulunduğunu, ayrıca talep edilen tazminatın fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 1. ATM 2016/12 E. 2016/390 K. SAYILI DAVA: Davacı vekili; davalının poliçedeki hisse oranı %10 olup hasarın %10’unun davalı tarafından karşılanması gerektiğini,davalının da müvekkiline ödeme yapmadığını, sigorta poliçesine istinaden davacıya ödenmesi gerekten 363.435,90-TL nin, %10’una tekabül eden 36.343,59-TL’nin davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, 36.343,59-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta davaya cevap vermemiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 7. ATM 2016/13 E. 2016/572 K. SAYILI DAVA: Davacı vekili; davalının poliçedeki hisse oranı %15 olup oluşacak hasarların %15’inin davalı tarafından karşılanması gerektiğini, davalının da müvekkiline ödeme yapmadığını, hasar bedelinin %15’i olan 54.515,38-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili; sigorta kapsamındaki makinelerin sabit makineler olduğunu, poliçede “sigorta konusu makinelerin söz konusu makineler için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir.” şartı bulunduğunu, hasarlanan makine mobil olduğundan teminat kapsamında bulunmadığını, davacının dayandığı sertifika ile kullanılan makineye ait operatör belgesinin tamamen birbirinden farklı olduğunu ,ayrıca tazminat isteminin fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI VE SÜREÇ: Mahkemece 06.12.2016 tarihli karar ile; hasarın operatörün dikkatsizliği sonucunda pistonun gemi kapağına çarpması neticesinde meydana geldiği, poliçede sigorta konusu makinelerin, söz konusu makineler için geçerli iş makinası kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarların teminat harici olduğu şartına yer verildiği, hasara konu makine mobil liman vinci olup, kullanıcının yükleyici operatör belgesi bulunduğu, mobil liman vinci ve yükleyici iki ayrı cins makine olup, kullanım amaç ve tanımlarının da birbirinden çok farklı oldukları, Milli Eğitim Bakanlığından bu konuda belge veren kurum olarak alınan yazıda yükleyici belgesi ile hasara konu olan mobil liman vincinin kullanılamayacağının ifade edildiği, bu itibarla liman vincinin kullanım alanı, tasarımı ve teknik özellikleri göz önüne alındığında yükleyici sayılması mümkün olmayıp, kullanımının ayrı bir uzmanlık gerektirdiği, kazaya sebebiyet veren operatörün 2008 yılında aldığı belgenin o tarih için kendisine “genel olarak” her tür iş makinesi kullanma yetkisini vermediği, bunu “yükleyici” olarak sınırladığı, anılan tarihte de vinç dahil olmak üzere diğer iş makineleri kullanma kursları da mevcut olup, aksi takdirde belgedeki yükleyici açıklaması ve sınırlamasının bir anlamının kalmayacağı, konunun 01.07.2010 tarihli düzenleme ile ilgisi olmayıp operatörün 2008-2010 yılları arasındaki yükleyici dışındaki kullanımları ile 2010 yılından sonraki benzer kullanımlarının da ehliyetsiz ve yetkisiz kullanım niteliğinde olduğu, sigorta konusu makinenin söz konusu makine için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması nedeniyle hasarın teminat dışı olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Kararın istinafı üzerine Dairemizin 2017/244-422 sayılı ilamıyla; poliçede ve zeylnamelerde … Bankası, …, … Bankası, … Bankası ve … Bankası lehine dain-i mürtehin kaydı bulunduğu, sigortadan tazminat talep etme hakkının öncelikle daini mürtehin hakkı sahibine ait olup, sigortalının ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatini almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde tazminat isteme hakkına sahip olacağı, ilk derece mahkemesince davacı vekiline dava ve talep hakkına sahip dain-i mürtehinden alınmış ve açılan davaya muvafakatları olduğuna dair gerekli belgeyi sunmak üzere süre verilmesi ve eksiklik tamamlandığı takdirde işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği; kabule göre de davacı çalışanının “yükleyici “operatör belgesi bulunduğu, belge alındıktan sonra mevzuattaki değişikliğin belgeyi geçersiz kıldığı hususunda yeterli inceleme yapılmadığı, davacı çalışanının hangi iş makinelerini kullanabileceği yolunda gerekli inceleme ve araştırma yapılmadığı, teknik üye bulunan bilirkişi kurulunun özellikle MEB tarafından verilen görüş yazısını esas alarak kanaat bildirdikleri, yükleyici operatör belgesinin poliçedeki sözkonusu makineler için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması” hali mevcut olup olmadığının mobil vinç konusunda uzman deneyimli makine mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınması … gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece Dairemiz kaldırma kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafından, verilen süre içerisinde daini mürtehinden alınan muvafakatnamenin dosyaya ibraz edildiği, sigorta poliçesine konu 1998 Model … marka 100 ton kaldırma kapasitesine sahip mobil liman vincinin, operatörün dikkatsizliği sonucunda pistonun gemi kapağına çarpması neticesinde hasara uğradığı, hasara konu makine mobil liman vinci olup, kullanıcının yükleyici operatör belgesi bulunduğu, mobil liman vinci ile yükleyici iki ayrı cins makine olup, kullanım amaç ve tanımlarının da birbirinden farklı olduğu, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığından alınan yazıda da yükleyici belgesi ile hasara konu olan mobil liman vincinin kullanılamayacağının ifade edildiği, liman vincinin kullanım alanı, tasarımı ve teknik özellikleri göz önüne alındığında yükleyici sayılması mümkün olmayıp, kullanımının ayrı bir uzmanlık gerektirdiği, kazaya sebebiyet veren operatörün 2008 yılında aldığı belgenin o tarih için kendisine “genel olarak” her tür iş makinesi kullanma yetkisini vermediği, bunu “yükleyici” olarak sınırladığı, anılan tarihte de vinç dahil olmak üzere diğer iş makineleri kullanma kursları da mevcut olup, aksi takdirde belgedeki yükleyici açıklaması ve sınırlamasının bir anlamının da kalmayacağı, davaya konu poliçede sigorta konusu makinelerin söz konusu makineler için geçerli iş makinası kullanma sertifikasına/operatör belgesine sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarların teminat harici tutulması sebebiyle, operatör …’ın 11.06.2008 tarihli yükleyici türünden iş makinası kullanma sertifikası ile sigorta konusu 100 ton kaldırma kapasitesine sahip mobil vinci yetkisiz ve ehliyetsiz olarak kullanması sonucu oluşan hasarın, poliçede yer alan şartlar gereğince sigorta teminatı dışında kaldığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili; mahkemece verilen gerekçeli kararın bilirkişi raporundan kopyala-yapıştır yöntemiyle alınmasının usule aykırı olduğunu, 2008 yılında alınan operatör belgesinin kazanılmış hak teşkil ettiği iddialarının değerlendirilmediğini, yargılama sırasında BAM bozma kararında yer alan hususlarda inceleme yapılmadığını, bu kapsamda belge alındıktan sonraki mevzuat değişikliğinin belgeyi geçersiz kılıp kılmadığı, operatörün hangi iş makinelerini kullanabileceği yönünde inceleme yapılmadığını, operatörlük belgesinin 1997 tarihli esaslara tabi olduğunun göz ardı edildiğini, o dönem yükleme için kullanılan makinelerin tümü için yükleyici türünden sertifika verildiğini, vincin ayrı bir tür olarak değerlendirilmediğini, mobil vincin de yükleyici türünde olduğunu, operatörlük belgesinin alınmasından sonra 15.09.2008 tarihli esaslarda ve 2010 tarihli esaslarda önceki belgelerin geçersiz olduğu yönünde bir hüküm bulunmadığını, Milli Eğitim Bakanlığı yazısı ile Makine Mühendisleri Odası görüşlerinin ise mahkeme bakımından bağlayıcı olmayacağını belirterek, asıl ve birleşen davalarda verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili ek dilekçesinde; müvekkili tarafından … Sigorta aleyhine açılan İstanbul Anadolu 3. ATM’nin 2016/14 esas sayılı dosyasının işbu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş olduğunu, ancak mahkemece birleşen bu dosya ile ilgili bir yargılama yapılmadığı gibi gerekçeli kararda da yer verilmediğini, aynı konuda İstanbul 12. ATM’nin 2016/15 esas sayılı dosyasında açtıkları davada alınan bilirkişi raporunun iddialarını doğrular nitelikte olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava ve birleşen davalar, davalıların makine kırılması sigorta poliçesiyle teminat verdikleri ileri sürülen mobil liman vincinin hasarlanması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Somut olayda; davacıya ait … marka mobil liman vincinin davalı sigorta şirketleri tarafından makine kırılması sigorta poliçesi ile sigortalandığı, poliçede “sigorta konusu makinelerin, söz konusu makineler için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir” şeklinde özel şart bulunduğu, 24.01.2014 tarihinde mobil vincin liman sahasında yürütüldüğü sırada gemi kapağına çarpması sonucunda hasarlandığı, davacının tazminat talebinin jeran konumunda bulunan davalı … Sigorta tarafından, vinci kullanan operatörün mobil vinç kullanmaya yetkin olmadığı gerekçesiyle poliçedeki özel şarta dayalı olarak reddedildiği anlaşılmaktadır. HMK’nın 297/2 maddesindeki “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi gereğince; mahkeme hükmünde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla, bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin birer birer, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde hükümde gösterilmesi gerekir. HMK.’nun 166. maddesine göre; ayrı ayrı açılan avaların aralarında bağlantı bulunmaları halinde birleştirilerek görülmesi mümkün olup, davaların birleştirilmesi sadece birleştirilen davaların yargılama safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurur. Başka bir anlatımla, birleştirmeye konu davalar bağımsız kimliklerini korurlar. Somut olayda; davacı tarafından, aynı poliçeye ve olaya dayalı olarak aynı poliçedeki sigortacılardan Eureko Sigorta aleyhine maddi tazminat istemiyle açılan İstanbul Anadolu 3. ATM’nin 2016/14 esas sayılı dosyasında verilen 27.09.2016 tarihli karar ile, davanın işbu dava ile (o dönem 2015/263 esas) birleştirilmesine karar verildiği, UYAP sisteminden yapılan incelemede kararın taraflara tebliğe çıkarıldığı görülmüş, ancak dosyanın birleşen dosyaya gönderilmesi yönünde bir yazıya rastlanmamıştır. Bu durumda birleşen söz konusu dava dosyasının da getirtilmesi suretiyle taraf delilleri toplanıp yargılamaya devamla birleşen söz konusu dava ile ilgili olarak da hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin asıl ve birleşen davalara yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca kabulü ile hükmün kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/666 Esas-2019/41 Karar sayılı 01/02/2019 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)a-6 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 133,20-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.04/11/2021