Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1214 E. 2021/1590 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1214
KARAR NO: 2021/1590
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/11/2016
NUMARASI: 2015/1162 Esas 2016/490 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/11/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili şirket aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, bu icra takibine konu çekin kambiyo vasfında olmadığı, takip dayanağı çekin keşide tarihinin 31.05.2013 olmasına rağmen bu tarihten 1 gün önce bankaya ibraz edilerek arkasının yazdırıldığı, icra takibinin iptaline karar verilmesi gerektiğinden bahisle, takibin ve ödeme emrinin iptali için İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1291 esas sayılı dosyasında dava açıldığını, yargılama sonunda takibin iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, ancak müvekkilinin yargılama aşamasında davalı vekiline icra dosyasına istinaden 02.01.2014 tarihinden ödeme yaptığını, takip iptal edilmekle davalının sebepsiz olarak zenginleştiğini belirterek, 10.000-TL alacağın ödeme tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davanın zaman aşımına uğradığını, davacı tarafın müvekkiline hâlen borçlu olduğunu, çekin, borcun olmadığından dolayı değil, çekin bankaya ibrazının 1 gün evvel yapılması nedeniyle iptal edildiğini, davacı açısından alacak ve sorumluluğun devam ettiğini, davacı tarafın 10.000-TL tutarlı ödemeyi yapmak suretiyle borcun varlığını kabul ettiğini, müvekkilinin iyi niyetli 3. kişi konumunda olduğunu, çeki davacıdan almadığı gibi ibraz edenin de kendisi olmadığını, çeki …’ya kestiği faturalar karşılığında aldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; her ne kadar davacı, davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus icra takibi nedeniyle davalıya 10.000-TL ödediği, bahse konu takibin iptaline karar verildiğinden bahisle yasada belirtilen süre içerisinde iş bu davayı açmış ve sebepsiz zenginleşmeye dayanmış ve ise de; davacının davalıya borçlu olmadığını ileri sürmediği, yaptığı ödemeyi icra tehdidi altında ödediği yönünde herhangi bir savunmada bulunmadığı, usuli sebeplerden kaynaklı olarak iptaline karar verilen takibe dayalı olarak yapılan ödemenin esasen davacının takip alacaklısına borçlu olmadığı iddiasında dahi bulunulmadığı dikkate alındığında, sebepsiz zenginleşme oluşturmayacağı, davalının haklı bir sebep olmaksızın zenginleşmiş durumda olmadığı, alacak borç ilişkisinin varlığının da inkar edilmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili; müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe konu çekin keşide tarihinden bir gün önce bankaya ibraz edildiği gerekçesiyle takibin iptali istemiyle İst. 24. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1291 esas sayılı dosyasında açtıkları davada takibin iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkilinin yargılama aşamasında davalı vekiline icra dosyasına istinaden 02.01.2014 tarihinde ödeme yaptığını, takip iptal edilmekle davalının sebepsiz zenginleştiğini, çekin keşidecisi müvekkili olup bu çekin iş karşılığında …’ya verildiğini, ancak bu şirketin edimini yerine getirmemesi nedeniyle menfi tespit davası açılarak bu şirkete borçlu olmadıklarının kanıtlandığını, ödemenin icra tehdidi ile yapıldığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı aleyhinde başlatılan takibin iptali nedeniyle davalı tarafa ödenen bedelin iadesini talep etmiş,davalı vekili de davalı aleyhinde başlatılan takibin iptal edilmesinin çek sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Dava açılması üzerine hükme varılabilmesi için öncelikle tarafların delillerinin toplanması ve mahkemece bu delillerin değerlendirilmesi ve gereken tahkikatın yapılması gerekir.Davalı vekili ödemenin yapıldığını red etmemiştir. Somut olayda; davacı tarafça, keşidecisi olduğu çeke dayalı takibin çekin keşide tarihinden önce ibraz edildiği gerekçesiyle iptal edildiği, ancak bu arada borcu icra tehdidi ile ödendiği ileri sürülerek işbu dava açılmıştır.Elde ki dava açılmadan önce davacı tarafından takibin iptali istenmiş,İstanbul 24.İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1291 esas,2015/696 karar sayılı,8.9.2015 tarihli ilamı ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK’nun 361. maddesi; “İcra dairelerince borçludan fazla para tahsil olunarak alacaklıya verildiği yahut yanlışlıkla bir tarafa para tediye olunduğu hesap neticesinde anlaşılırsa verilen para ayrıca hükme hacet kalmaksızın o kimseden geri alınır” şeklindedir. İcra dosyası ve İcra Hukuk Mahkemesi dosyaları getirtilip incelenmediğinden icra hukuk mahkemesinin kararının kesinleşip kesinleşmediği , iptal edilen takip nedeniyle kendisinden tahsil edilen tutarları İİK’nun 361. maddesi uyarınca talep hakkı olup olmadığı ,davanın İİK 72/7.madde uyarınca açılmış istirdat davası olup olmadığı,hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının üzerinde durulmamış,ödemenin icra dosyasına beyan edilip edilmediği belirlenmemiştir. Gerek hak düşürücü süre gerekse hukuki yarar da re’sen inceleneceğinden davacı vekilinin esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1162 Esas-2016/490 Karar sayılı ve 10/11/2016 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)a-4-6 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, ” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/11/2021