Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1191 E. 2021/1796 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1191
KARAR NO: 2021/1796
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/11/2018
NUMARASI: 2017/985 Esas- 2018/1065 Karar
DAVA: Hissedarlığın Tespiti
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/12/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacılar vekili …’un 2014 senesinde vefat ettiğini ve vefatının ardından davacıların mirasçı olarak kaldıklarını, müteveffanın …bank pay defterinde … sıra numarası ile kayıtlı …bank ortaklarından olduğunu, müteveffanın vefatından sonra 2017 senesinde muris …’a ait olan nama yazılı hisse senetlerinin davacılar tarafından tesadüfen bulunduğunu, murisin namına yazılı bu hisse senetlerinin murise ait üretici hisselerini temsil ettiklerini,…bank’ın 1914 senesinde üretici ve çiftçiyi desteklemek amacı ile kurulmuş bir ihtisas bankası olduğunu,…Bank’a davalı TMSF tarafından el konulduğunu, davalı TMSF ile diğer davalı … A.Ş. Arasında Ekim 2002 tarihinde …bank hisselerine ilişkin bir hisse devir sözleşmesi imzalandığını, söz konusu hisse devir işleminde BDDK’nın …bank hisselerinin %99,99′ unun davalı .. A.Ş.’ye devredilmesine onay verdiğini, Kasım 2002’de davalılardan… A.Ş.’nin … ile tüm hak, alacak, borç ve yükümlülükleri ile birlikte kül halinde devir sureti ile kendi bünyesinde birleştiğini ve …’ın tüzel kişiliğinin tasfiye edildiğini, gelişen bu süreç neticesinde müteveffa …namına yazılı ve davacılara intikal eden hisse senetleri ve bu hisse senetlerinden doğan pay sahipliğinin de …bank’ın tüzel kişiliği sona erdirilerek … A.Ş. ile birleşmesinin akabinde davalı… A.Ş.’nin tüzel kişiliğine dahil olduğunu, davacıların .. A.Ş.’nin ortakları olduğunu, buna rağmen davalı … A.Ş. tarafından bugüne kadar davacılara iştirak hisseleri verilmediğini, davacıların pay sahipliğini kabul etmediğini belirterek,hisse senetleri ile ilgili olarak bugüne kadar tahakkuk etmiş tüm geçmiş dönem kâr payları ile her türlü ortaklık hak ve alacakları ve fer’ileri için talepte bulunma hakları saklı kalmak kaydı ile davacılara miras yolu ile intikal eden… serisi …numaralı … adet nama yazılı hisseyi temsil eden hisse senedi,.. serisi… numaralı … adet nama yazılı hisse,…numaralı … adet nama yazılı hisse,… numaralı …adet nama yazılı hisse,…numaralı … adet nama yazılı hisseyi temsil eden hisse senedine dayalı olarak davacıların davalı … A.Ş.’deki güncel pay sahipliğinin tespiti ile pay sahipliğinin davacılar adına davalılardan … A.Ş. Pay defterine tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı … A.Ş. vekili; müvekkili bankanın iş bu davada pasif husumet ehliyeti bulunmadığını, dava konusu hisse senetleri de dahil olmak üzere… Bankası T.A.Ş.’nin hisselerinin tamamının TMSF’ye devrine ilişkin BDDK’nın kararına karşı açılan dava neticesinde söz konusu hisse senetlerinin TMSF’ye devrine ilişkin BDDK kararının hukuka uygun olduğuna karar verildiğini ve bu kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiğini, kesinleşmiş mahkeme ilamı bulunması nedeni ile bu hususta yeniden yargılama yapılamayacağını, HMK’nun 114/i maddesinde bu hususun dava şartı olarak düzenlendiğini, bu sebeple dava şartı yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, eda davası açılabilecek durumlarda tespit davası açılamayacağını, TMSF’nin kendisine intikal eden hisseleri müvekkili bankaya devrettiğini, 21/10/2002 tarihi itibari ile TMSF ve müvekkili banka arasında imzalanan hisse devir sözleşmesine konu hisselerin tamamının TMSF’ye ait olduğunu, bu nedenle davacıların hissedar sıfatlarının bulunmadığını,…bank hisselerinin %100’ü TMSF mülkiyetinde iken yine %100’ünün … tarafından devir alındığını, davacıların elinde bulunduğunu iddia ettiği üretici hisselerinin diğer hisselere oranla herhangi bir üstünlüğü olmadığını, …bank ana sözleşmesinde üretici hisseler yönünden Bankalar Kanunu ve TMSF’ye devir yönünden veya başka herhangi bir yönden bir imtiyaz veya ayrıcalık tanınmadığını, huzurdaki dava ile aynı hususta İstanbul … ATM’nin …Sayılı aynı mahiyette olan davanın mahkemece reddine karar verildiğini, bu dava dosyasında yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunun ve gerekçeli kararının beyanlarını doğruladığını,davacı taraf hiçbir sermaye artırımına katılmadığını ve nominal değeri dahi olmayan hisselere değer izafe edilmemesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. 2-Davalı TMSF vekili ;BDDK’nun 09/07/2001 tarih ve 381 sayılı kararı ile …’ın temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi, 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 14/3maddesine istinaden TMSF’ye devredildiğini, müvekkilinin kamu tüzel kişiliğine haiz olup aleyhine idare hukuku ilkelerine göre dava açılması gerektiğini, işlem tesis edilen tarihte yürürlükte bulunan mülga 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 15/4 maddesi uyarınca … Bankası T.A.Ş.’nin hisse senetleri mülkiyetinin müvekkili kuruma devredildiğini, bu hüküm uyarınca bankanın yönetim ve denetimini devralan müvekkili kurumun yine aynı kanun uyarınca hisse senetlerinin mülkiyetini devralmasının zorunlu olduğunu, müvekkilinin herhangi bir değeri olmayan hisselerin, varlığı iddia edilen bedelinin tazmininden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığından reddi gerektiğini, banka hisse senetlerinin temettü hakları hariç malikinin hukuken müvekkili olduğunu, davacıların maliki olmadıkları hisselerinin tespitini talep etmelerinin mümkün olmadığını, eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde tespit davası açılmasında hukuki bir yararın bulunmadığını belirterek müvekkili açısından davanın husumet ve zamanaşımı yönünden reddine,aksi halde haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece Mahkemesince; davacıların … mirasçıları olarak külli halef olarak davacı olmalarında aktif husumetlerinin bulunduğu, mülkiyet hakkına dayanan davada zaman aşımının söz konusu olamayacağı, Danıştay … Dairesinin …Karar sayılı dava dosyasının şartları oluşmadığından kesin hüküm oluşturmayacağı, denetime ve hükme elverişli bilirkişi raporu alındığının belirtilerek kıyasen İstanbul … ATM’ nin…Karar sayılı dosyanın Yargıtay . HD’ nin… sayılı 01.03.2018 tarihli karar ile onanmasına dair kararın nazara alındığı belirtilerek;… Bankası T.A.Ş. (…bank’ın) BDDK’nun 09/07/2001 ve 381 sayılı kararı ile “4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 14/2. maddesi kapsamında alınması istenilen tedbirleri almayan zararı öz kaynaklarını aşarak yabancı kaynaklara sirayet eden ve yükümlülüklerinin toplam değeri varlıklarının toplam değerini aşan …Bankası T.A.Ş.’nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin anılan kanunun 14. maddesinin 3 nolu fıkrasına istinaden Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilmesine karar verilmiştir.” şeklindeki kararı doğrultusunda TMSF’ye devredildiği, TMSF yönetim kurulunun 10/07/2001 tarih ve 128 sayılı kararı ile “…Banka hisse senetlerinin tamamının banka zararının ödenmiş sermayeye tekabül eden 55 trilyon TL tutarındaki kısmının adı geçen bankaya aynı tutarda yapılacak ödeme karşılığında devralınmasına ve hisse senetlerinin banka pay defterine fon adına kaydedilmesinin banka yönetim kurulu başkanlığından istenilmesine…” kararı verildiği,… hisselerinin fona intikal ettiği, bu durumda… hissedarlarının hissedarlık sıfatlarının sona erdiği, eski hissedarlara ait hisse senetlerinin hukuki ve mali değerinin kalmadığından hisse senetlerinin tamamının mülkiyetinin TMSF’ye geçtiği, TMSF’nin …bank’ı satışa çıkardığı ve … A.Ş. tarafından satın alındığı, 21/10/2002 tarihli hisse devir sözleşmesi ile …’a ait hisselerin tamamının … A.Ş.’ye devredildiği davanın … A.Ş.’ye yöneltilemeyeceği anlaşılmakla … A.Ş. Yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine, hissedarlığı sona eren davacıların TMSF’den dava konusu hisse senetlerinden kaynaklanan herhangi bir talep haklarının bulunmadığı, dosyaya sunulan Yargıtay 11. HD nin 2016/8067 E, 2018/1601 K. Sayılı 01/03/2018 tarihli ilâmı da nazara alınarak TMSF yönünden subut bulmadığından davanın reddine karar verilmiştir.İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili; delillerin tamamının toplanmadığını, deliller arasında yer alan BDDK’nın 23 Ekim 2002 Tarih ve 851 sayılı …bank hisselerinin sadece %99,99’unun … A.Ş.’ye devrini onaylayan kararının kurumdan temin edilmesinin elzem olduğunu, yine .. A.Ş. pay defterinin nama yazılı hisse senetlerine dair ilgili sayfaları ile TMSF’nin hisse devrinin onaylanması talebi ile BDDK’ya yaptığı başvuru belgelerinin de celp edilmediğini, bilirkişi raporunun da eksik incelemeye dayandığından hükme esas teşkil edemeyeceğini, %0,01 oranındaki hissenin davalılardan … A.Ş.’ye intikal etmesine BDDK’nın onay vermediğini, bu hisseler arasında müvekkillerine ait olan hisselerinde bulunduğunu,…’ın tüzel kişiliğinin birleşme işlemine dayalı olarak sona erdirildiğinden müvekkillerine ait hisselerinde …A.Ş.’nin ortaklık yapısı içerisinde kaldığını, husumetin bulunduğunu,… A.Ş.’nin hukuka aykırı işlemi üzerine müvekkillerine ait hisselerin…A.Ş. hissesine dönüştüğünü, davanın eda davası olduğunu, Mahkemece tespit davası gibi hükme bağlandığını, İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nce de onanan dosyanın somut uyuşmazlığın çözümünde emsal teşkil edebilmesinin söz konusu olmadığını, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava; davacıların miras bırakanının …bank nezdinde pay sahibi olduğu ve… serisi …,..,…, … seri numaralı toplam … adet nama yazılı hisse senedinin bulunduğu iddiası ile TMSF tarafından el konulması sonrasında … AŞ ye devredildiği ileri sürülerek … A.Ş.’deki güncel pay sahipliklerinin tespiti ile pay defterine kayıt ve tescili istemine ilişkindir. BDDK nın 9.7.2001 tarihli kararı ile … AŞ nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi TMSF ne devir edilmiştir. Fon Yönetim Kurulu’nun 10.7.2001 tarihli kararı ile bankanın ödenmiş sermayesi tutarındaki zararının Fon tarafından devir alınması sonucunda …bank hisselerinin tamamı Fona intikal etmiştir. İdari yargıda açılan iptal davası neticesinde yürütmeyi durdurma kararı verilmesi nedeniyle el koyma işleminden evvelki ortaklara hisselerin devri sağlanmış ise de yine BDDK nın 23.5.2002 tarihli kararı ile yeniden Fon’a devir kararı verilmiş,idari yargıda açılan davanın red ile sonuçlanması neticesinde hisselerin Fon’a devir işlemleri yenilenmiş ,hisselerin hukuken maliki bulunan TMSF tarafından hisselerin tamamı davalı … AŞ ye devir edilmiştir.Davacıların murisi sağlığında banka hisselerinin Fon’a intikal etmesi neticesinde hissedarlık sıfatını kaybetmiş temettü hariç tüm ortaklık hakları Fon’a intikal etmiş olmakla davacıların banka hisselerinin mirasçılara intikal ettiğine ilişkin iddialarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. El koyma kararının bankanın özkaynaklarını tamamen kaybetmesi nedeniyle alındığı,kaybettiği sermaye zararının TMSF tarafından karşılandığı ,Fon’un sahibi bulunduğu hisseleri de dosyada mevcut devir sözleşmesi ile davalı … AŞ ye %100 oranında devir ettiği ,temettü hakları ortaklar üzerinde bırakılmış ise de fona geçiş zararının 98.479 milyar-TL olduğu,zararın özkaynaklarını aştığı ,ortaklara ödenecek bir temettü olmadığı gibi hisselerin kesinleşen idari bir karar ile TMSF ye geçtiği düşünüldüğünde murisin hisseleri Fon’a intikal ettiğinden davacıların davasının yerinde bulunmamaktadır. Davanın devir alan davalılara yöneltildiği gözetildiğinde ; davanın konusu davacıların murisine ait hisse senetlerinin adlarına kayıt ve tescili istemine ilişkin bulunmakla hisselerin şimdiki maliki olan davalı … AŞ ‘ye de yöneltilmesi gerekmektedir.İlk derece mahkemesince ,hisseleri TMSF den devir aldığı gerekçesiyle … AŞ hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ;davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; davalı … AŞ yönünden yapılan hata/hata eksiklik nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından yeniden hüküm verilmesine her iki davalı yönünden yerinde olmayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/985 Esas-2018/1065 Karar sayılı ve 01/11/2018 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA;”Davanın REDDİNE”İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90-TL’nin davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Davalılar lehine 2.180- TL vekalet ücreti taktiri ile davacılardan müteselsilen tahsil edilerek davalılara verilmesine, Kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan 84,50-TL posta masrafının davalılar alınarak davacılara verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 02/12/2021