Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/119 E. 2019/186 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/119
KARAR NO : 2019/186
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/11/2018 (Ek Karar)
NUMARASI: 2018/1136 D.İş 2018/1152 Karar
TALEP: İhtiyati Hacize İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/02/2019
İhtiyati haciz kararının kaldırılmasına yönelik 08/11/2018 tarihli ek kararın ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP : Alacaklı vekili; müvekkili borçlunun borcundan dolayı, tanzim edilen 24/01/2018 tanzim, 28/09/2018 vade tarihli 1.000.000-TL bedelli bononun hamili olduğunu, alacağın hiçbir teminata bağlı bulunmadığı gibi, borcun da vadesi dolduğu halde bugüne kadar ödenmediğini, mal kaçırma endişesi bulunduğunu belirterek borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İTİRAZ : İhtiyati hacze itiraz edenler vekili; müvekkillerinin yokluğunda verilen ihtiyati haciz kararına konu 1.000.000- TL bedelli senette lehdar ve keşidecinin … olduğunu, müvekkili şirkete ait olmayan bir kaşe ile ön yüzdeki imzaların birinin üstüne kaşe basılarak …. Aş.’nin borçlu hale getirildiğini, senette borçlu alacaklı sıfatlarının birleşmiş olduğunu, …’ın hem lehdar hem keşideci hem de ciranta konumunda olduğunu, … Aş’nin bu senedi hiç keşide etmediğini, belgenin kambiyo senedi vasfını yitirdiğini ileri sürerek dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İTİRAZA CEVAP : Alacaklı vekili, vermiş olduğu itiraza cevap dilekçesi ile; borçlunun borcundan dolayı ihtiyati hacze dayanak bonoyu tanzim ederek müvekkili şirkete teslim ettiğini, müvekkili şirket ile itiraz eden şirket arasında ticari bir ilişkinin olduğu hususunun izahtan vareste olduğunu, müvekkili şirketin borçluya mal satmakta olduğunu, borçlunun da çek ve bono ile ödemeler yaptığını, mezkur bononun cari hesaptan kaynaklanan borca mahsuben verildiğini, ihtiyati haciz ve takip dayanağı bono aslının icra kasasında olduğunu ve yasal şartları taşıdığını ileri sürerek dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle ihtiyati hacze itirazların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, kambiyo senedine dayalı ve muaccel alacaktan dolayı itiraz edenler yönünden ihtiyati haciz kararı verilmiş ise de; ihtiyati haciz talebine dayanak bono aslının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından celp edilip tekrar incelenmesi sonucunda; keşideci ve lehdarın … olduğu bu haliyle alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleşmiş olduğu dolayısıyla TTK 776. ve devamı maddelerindeki yasal unsurları taşımadığından bono vasfının bulunmadığı ve bu nedenle söz konusu belgeye dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği gerekçesiyle itirazın kabulüyle ihtiyati haciz kararının her bir borçlu için ayrı ayrı kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf yoluna başvuran alacaklı vekili; borçlu itiraz eden …A.Ş.’nin müvekkili şirkete borçlu olduğunu, nitekim itiraz edenin borca itiraz etmediğinin kendi dilekçesi ile sabit olduğunu, borçlarına karşılık müvekkiline teslim etmiş olduğu senedin haricen dışarda hazırlandığını ve müvekkiline teslim edildiğini, senedin vasfına itiraz etmenin hukuka ve iyi niyete aykırı olduğunu, senet incelendiğinde borçlunun itiraz eden …. A.Ş., kefilin … olduğu hususunun açık olduğunu, …’ın kendi emrine senet düzenlemediğini, kendi emrine senet düzenlemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, senedin bu amaçla düzenlendiği iddiasının …’ın müvekkili şirketi zarara uğratmak kastı ile hareket ettiği anlamına geldiğini belirterek itirazın kabulü ve ihtiyati haczin kaldırılması yönünden verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz kararına dayanak edilen senette …’ın lehdar ve keşideci bulunduğu incelenen senet örneğinden anlaşılmaktadır.
TTK’nun 673.maddesi hükmüne göre, poliçe keşidecinin emrine yazılı olabileceği gibi bizzat keşideci üzerine veya bir üçüncü şahıs hesabına da keşide edilebilir. Ancak TTK’nun 778.maddesi aynı yasanın 585.maddesine yollama yapmadığından anılan madde bonolar için uygulanamaz. Bir kimse poliçelerde olduğu gibi kendi emrine bono tanzim edemez. Bir başka anlatımla bonoyu tanzim eden, kendisini lehtar göstererek bono düzenleyemez. Zira, poliçedeki keşideci ile bonodaki keşideci aynı konumda olmayıp; poliçede kabul eden muhatap, bonodaki keşideci durumundadır. Eğer böyle bir şeyi mutlaka istiyorsa, bu hususu poliçe düzenlemek sureti ile gerçekleştirebilir.Bu durumda, dayanak senedin bono niteliğinde olmadığı sonucuna varılmaktadır.TTK nun 776.maddesinde bonoya ait zorunlu unsurlar sayılmış olup ,kimin emrine ödenecek ise onun adını ve düzenleyenin imzasını içereceğinden senedin geçersiz olduğu ;muteriz borçlu avalistin TTK nun 702.(2)maddesi uyarınca şekle ait bir sebeble senedin geçersizliği ileri sürebileceği anlaşıldığından ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin ek karara yönelik alacaklı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmemiş , istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran alacaklı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, muterizler tarafından yapılan 42-TL posta masrafının alacaklıdan alınarak muterizlere ödenmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/02/2019