Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1148 E. 2019/805 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1148
KARAR NO : 2019/805
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2019
NUMARASI : 2018/93E E.-6 2019/196 K.
DAVA: Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/06/2019
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, …San. Ve Tic. Ltd. Şirketinin 21.02.2013 tarihinde kurulduğunu,daha sonra bir kısım hisseleri satın alarak şirkete %50 oranında ortak olduğunu, şirketin diğer ortakları, …’nun (%30), …’nun %20 oranında hisse sahibi olduklarını, davalıların, müdürlük sıfatını ve yetkilerini kullanmasının şirket açısından çekilmez hale geldiğini ve somut koşulların müdürlerin değiştirilmesi ihtiyacını âdil gösterecek düzeye ulaştığını, müdürlerin ana sözleşmeye açıkça aykırı davrandığını, bugüne kadar olağan gelen kurul yapılmadığını, bilgi alma ve inceleme haklarının kullandırılmadığını, şirkette çift hesap tutulduğunu, müdürlerin elden para aldıklarını, davalıların basiretsiz davranarak, kendi lehlerine çalışarak kişisel çıkarlarını şirket menfaatlerinin önünde tutmakta olduklarını, yönetim hakkı ve temsil yetkilerini kötüye kullanan, özen ve bağlılık yükümlülüğü ile rekabet yasağına aykırı hareket eden, eşit davranma ilkesi ile tezat oluşturacak davranışlarda bulunan; usulsüz ve yasaya aykırı işlemleri ile şirketin, ortaklarının ve en önemlisi kamunun zararına yol açan şirket müdürlerinin yönetim hakkı ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını, öncelikle … San. Ve Tic. Ltd. Şti.ne ihtiyati tedbir kararı ile tensiben veya en kısa sürede kayyum atanmasına, kayyum masraflarının şirketçe karşılanmasına, şirketin içinin boşaltılmaya başlanması sebebiyle tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili, Şirketin kurulduğu yıldan bu yana genel kurul toplantıları yapıldığı ve ilgili genel kurullarda kararlar oybirliği ile alındığı, Davacı … ise şirkete ortak olduğu 02/12/2014 tarihinden bu yana 8 genel kurul toplantısına katılmış ve toplantılarda alınan kararlarda bizzat oy kullandıklarını, var olduğunu iddia ettiği ihlal ve usulsüz işlemler hakkında itiraz edeceği organların oluşmadığı iddiaları ise gerçekdışı ve mesnetsiz iddialardan ibaret olduğunu, davanın pasif husumet yokluğundan reddinin gerektiğini,işbu davanın muhataplarının müvekkillerinin olmadıklarını, müvekkillerinin yöneticisi oldukları şirketin muhatap alınacağını, bu kapsamda davada şirket taraf olarak gösterilmediğinden müvekkilerine yöneltilen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, tarafların ortağı bulunan dava dışı limited şirketin müdürü olan davalıların haklı nedene dayalı olarak azli ile yetkilerinin kaldırılması ve kayyım atanması isteminde husumetin şirkete yöneltilmesi gerekli olduğu gerekçesiyle,davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili; davanın doğru kişilere karşı açıldığını, mahkemenin içtihatlara aykırı olarak vermiş olduğu kararın hukuka aykırı olduğunu, davanın , şirketin birden fazla mesul müdürü olması halinde bir mesul müdürün ya da müdür olmayan şirket ortağının diğer mesul müdüre dava açacak olduğu varsayımında şirket adına davayı kabul etme hakkı olan mesul müdürün hem davalı hem davacı pozisyonunda kalacağını, Yargıtay’ın da özellikle savunma hakkını kısıtlamamak adına bu davanın gerçek şahıslara karşı açılması gerektiğini kabul ettiğini belirterek kararın bozulmasınıi talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 630(2) maddesi uyarınca haklı nedenlerle limited şirket müdürlerinin yönetim hakkı ve temsil yetkilerinin kaldırılması,azilleri; yargılama sırasında davalıların temsil yetkilerinin kaldırılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.6102 sayılı TTK’nın 630/2. maddesi uyarınca her ortak, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebilirler. Anılan maddenin sonraki fıkrasında ise; yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, davacının öncelikle şirket müdürünün azlini gerektiren haklı sebeplerin varlığını ispat etmesi gerekmektedir. Doktrin de şirket müdürünün azli isteminde davanın şirkete mi yoksa azli istenen müdüre mi yöneltileceği hususunda farklı görüşler bulunsa da Dairemizce de benimsenen Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamasına göre şirket müdürünün azli davalarında husumetin, azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir.Dava azli istenen müdür yanında şirkete de yöneltilmiş ise şirkete yöneltilen davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerekmektedir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 25/06/2018 tarihli 2016/13526 esas, 2018/4741 karar sayılı,2016/12601 esas 2018/4153 karar ve 30/05/2018 tarihli emsal kararları).Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafça açılan dava da dava azli istenilen şirket müdürlerine doğru olarak yöneltildiği ,kayyım atanması isteminin yargılama sırasında davalıların tedbiren yetkilerinin kaldırılması istemine ilişkin geçici hukuki koruma kapsamında istenildiği anşılmaktadır.Davalılar hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin karara yönelik davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde olduğundan ,istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Bakırköy 7. Asliye Tİcaret Mahkemesi’nin 21/03/2019 Tarih, 2018/936 Esas-2019/196 Karar sayılı kararının HMK.’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine”Davacı tarafından yatırılan peşin istinaf karar harcının(44,40-TL) istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile HMK.’nın 353(1)a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 12/06/2019