Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1134 E. 2021/1332 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1134
KARAR NO: 2021/1332
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2019
NUMARASI: 2018/584 Esas-2019/284 Karar
DAVA: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/09/2021
İlk derece mahkemesince verilen kararın davalı/temlik alan … AŞ vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili; müvekkilinin borçlu olmamasına rağmen İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu sıfatıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin anılan kredi sözleşmesindeki imzasının sahte olduğunu, davalı bankaya bu durumun bildirildiğini, taraflarca bu hususlar ilgili protokol imzalandığını ve banka tarafından müvekkili hakkında takipten feragat edildiğini, anılan icra dosyasının yenilerek … sayılı esasını aldığını, iki yıl sonra müvekkiline tekrardan ödeme emri tebliğ edildiğini beyan ederek müvekkilinin İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı … A.Ş. vekili; … Bankası A.Ş.’nin müvekkiline temlik ettiğini, temlik eden tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile dava dışı … Ltd. Şti. Ve dava dışı kefil … ile davacı …yönünden esas takibe geçildiğini, davacının borca dayanak genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imza koyan davacının imzasının sahte olduğuna dair mahkeme kararı bulunmadığını, müvekkili tarafından binlerce temlikli dosyadan işlem yapılmakta olduğunu, davaya konu icra dosyasında sehven yenileme yapıldığını, dosya borcunun dava dışı kefil … yönünden devam ettiğini, davacıya sehven yenileme emrinin gönderildiğini, davacının hiç bir suretle zarar görmediğini beyanla, davacının hukuki yararı bulunmadığından ve müvekkilinin kötü niyetinden bahsedilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … Bankası A.Ş. vekili; genel kredi sözleşmesi borcunun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından ödeme emrini tebellüğ eden davacı …’ın vekili aracılığı ile taraflarına ulaştığını ve davacının kefilliğinin devam etmediğinin öğrenilmesi üzerine davacı yönünden icra takibinden feragat edildiğini, müvekkilinin icra dosyasında alacaklı sıfatı bulunmadığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacı ile müvekkili banka arasında akdedilen 01/06/2016 tarihli ibraname gereği davacının müvekkilİ bankayı ibra ettiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, alacaklı … hakkında İst. … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında 25/11/2015 tarihinde icra takibi başlatıldığı, alacaklı banka ile davacı borçlu … arasında 06/01/2016 tarihli ibranamenin düzenlenerek, alacaklı banka vekilince borçlu … hakkındaki takipten 07/06/2016 havale tarihli dilekçe ile feragat edildiği, bankanın alacağı … A.Ş ye temlik ettiği, temlik alan vekilince icra dosyasının yenilenerek borçlulara ödeme emrinin gönderilmesinin talep edildiği, temlik eden banka tarafından takipten feragat edilmesi ve ibraname düzenlenmesi nedeniyle temlik eden davalı tarafından alacağın istenemeyeceği icra dosyası üzerinden alacak talebinde bulunulması nedeniyle davacının bu davalıya karşı dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, temlik edenin taraf sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle temlik alan yönünden davanın kabulüne, diğer davalı temlik eden yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … A.Ş. vekili; davacı yönünden borcun sona erdiği ve feragat yapıldığı bildirilmediğinden yenileme emri gönderildiğini, davacı yönünden dosyadan feragat edildiğinin görülmesi ile icra dosyası ile ilgili herhangi bir işlem yapılmadığını, davacı … yönünden icra dosyasından feragat edildiğinden davacının borçlu sıfatı kalmadığını ve davayı açmada hukuki yararı bulunmadığını, yenileme emri gönderilmesinin hukuki yararın varlığını kanıtlar nitelikte olmadığını, bu nedenle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, bir an için davacının menfi tespit davasını açmakta hukuki yararı olduğu düşünülse dahi müvekkil şirket yönünden kötüniyet tazminatına hükmedilemeyeceğini ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı, davalı temlik eden banka tarafından hakkındaki icra takibinden feragat edilmesine ve borçtan ibra edilmesine rağmen, temlik alan tarafından icra dosyasının yenilerek hakkındaki takibe devam edildiğini ileri sürerek temlik eden bankaya ve temlik alan varlık yönetimi şirketine karşı açtığı iş bu davada borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, mahkemece ise temlik eden davalı bankanın icra dosyasında ve davada taraf sıfatı kalmadığından davalı banka yönünden davanın reddine, temlik alan davalı varlık yönetim şirketi bakımından ise davanın kabulüne karar verilmiştir. Borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabul edilebilmesi için ancak maddi hukuk bakımından ödemekle yükümlü olmadığı bir alacak talebiyle karşılaşması gerekir. Menfi tespit davasında borçlunun hukuki durumu tehlikede ise veya taraflar arasındaki hukuki ilişki belirsizlik içeriyorsa ve açılacak dava sonucunda verilecek kararla belirsizlik ortadan kalkacaksa hukuki yararın mevcut olduğu kabul edilmelidir. (Görgün L. Şanal, İcra Hukukunda Menfi Tespit Davası, Ankara 1977, s 62) Somut olayda; İstanbul … İcra Dairesinin .. Esas sayılı dosyasında, … Bankası tarafından …Ltd. Şti., … ve … aleyhine genel kredi sözleşmesine dayalı olarak başlatılan icra takibinden alacaklı banka vekilinin 07/06/2016 havale tarihli dilekçesi ile davacı borçlu … yönünden 06/01/2016 tarihli ibraname doğrultusunda feragat edilmiştir. 14/12/2017 tarihli temlik sözleşmesi ile alacak davalı … A.Ş.’ye temlik edilmiş, temlik alan vekilince 05/06/2018 havale tarihli dilekçe ile dosyanın yenilenerek davacı-borçlu …’a ödeme emrinin tebliğe çıkarılmıştır. Davalı temlik eden banka tarafından davacı yönünden takipten feragate ilişkin dilekçe icra dairesince işleme alınması ve takipten feragatin hukuken geçerliliğini devam ettirmesi karşısında davalı alacaklı tarafından yapılan yenileme işlemi maddi hukuka dayalı olmadığından iş bu menfi tespit davasının açılmasında davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu itibarla mahkemece açıklanan bu hususlar dikkate alınarak, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, davalı varlık yönetimi şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın hukuki yarar bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine yönelik karar verilmiştir. Buna karşılık, somut olayda da, davacı yönünden icra takibinden feragat edilmesine rağmen sonradan davalı varlık yönetimi şirketi vekilinin talebi üzerine icra dosyasının yenilendiği dikkate alındığında davacının davayı açmakta hukuki yararı bulunmasa da feragate rağmen yenileme işlemi yapan davalının davanın açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Yargılama giderlerine re’sen hükmedileceğinden HMK 327/2 maddesi uyarınca davalı yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Davalı … Bankası A.Ş. yönünden, istinaf edilmeksizin kesinleşen 14/03/2019 tarihli 2018/584 E. 2019/284 K. sayılı kararı tekrar edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı/temlik alan … Anonim Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/03/2019 Tarih 2018/584 Esas 2019/284 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davalı/temlik alan … Anonim Şirketi yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan REDDİNE Davalı/temlik eden … Bankası A.Ş. Yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine” İlk derece mahkemesine ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 7.112,46-TL harçtan mahsubu ile fazla olan 7.053,16‬‬-TL harcın davacıya iadesine, HMK.’nın 327/2 maddesi gereği davalı/temlik alan … Anonim Şirketi yararına vekalet ücreti ve yargı gideri takdirine yer olmadığına, Davalı … Bankası A.Ş. Vekili için takdir olunan 2.725-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … Bankası A.Ş.’ne verilmesine, Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,” İstinaf yoluna başvuran davalı/temlik alan … AŞ tarafından yatırılan 7.112,45-TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 23/09/2021