Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1031 E. 2021/1122 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1031
KARAR NO: 2021/1122
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/01/2019
NUMARASI: 2017/1044 Esas 2019/37 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/07/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davacı tarafından davalıya … markalı tasarruflu ampul satışı yapılarak malların teslim edildiğini ve10/04/2016 tarihli fatura düzenlenerek alıcıya kargo ile gönderildiğini, davalının malları ve faturayı teslim alarak defterlerine işlediğini, ancak bedelini ödemediğini, bu nedenle davalı hakkında Şanlıurfa … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek,itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;müvekkilinin davacıdan herhangi bir hizmet veya mal satın almadığını, davacı tarafın bu iddialarının hiçbir karşılığı bulunmadığını, ayrıca müvekkili tarafından iade faturası kesildiğini, davacının iddia ettiği şekilde söz konusu faturanın müvekkilinin defterlerine işlenmediğini, davacı tarafın elinde müvekkiline malların gönderildiğini gösteren delil bulunmadığını, davacı tarafından mal teslimi yapılmadığından dolayı müvekkilinin davacıya bedel ödeme zorunluluğu bulunmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; icra takibinin fatura ve cari hesaba dayalı olarak başlatıldığı,icra takibine konu edilen 10/04/2016 tarih ve 70.428,30-TL tutarlı faturanın her iki taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının “iade faturası düzenlendiği” yönündeki bir kaydın davalı defterlerinde de yer almadığı, davalının malların teslim alınmadığı yönündeki savunması ise takibe konu faturanın davalı defterlerine işlenmesi nedeniyle,malın teslim edildiğinin kabulü gerektiği , davalı defterlerinde yer alan çek ile ödeme kaydının davacı defterlerinde yer almaması ve ayrıca davalı tarafından ödeme yapıldığı yönünde bir savunma ve ispat vasıtası sunulmamış olması,yeminin davacı tarafından yerine getirildiği, nedeniyle ödemenin ispat edilmediğinden 70.428,30-TL tutarında alacağa ilişkin itirazın kısmen iptaline ve likit alacak nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili; davacı tarafın yemin edasının usule uygun gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin davacıdan herhangi bir mal veya hizmet satın almadığını, iddia edilen malların müvekkiline teslim edilmediğini, davacının müvekkilinden ampul satın alarak 75.000-TL tutarlı çek keşide ettiğini, akabinde ampullerin ayıplı çıkması nedeniyle malların davacıya teslim edildiğini ve davacının iade sebebiyle müvekkiline çek keşide ettiğini, ancak çekin karşılıksız çıkması üzerine davacının çeki alarak satın aldığı malları müvekkiline iade ederek iade faturası düzenlediğini, raporda belirtilen çek dökümü sunulmasına rağmen ek bilirkişi raporu alınmadığını, davacının iade etmesi gereken malların sadece 5.000-TL’sini iade ettiğini, dolayısıyla müvekkilinin alacaklı olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, ticari satım nedeniyle düzenlenen faturaya dayalı takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Kural olarak; fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dolayısıyla davacı, fatura konusu mal veya hizmetin davalıya teslim edildiğini kanıtlamak zorundadır. Eldeki davada davalı sözleşmesel ilişkiyi kabul etmekle birlikte fatura konusu malların teslimini ve dolayısıyla borcu inkâr etmektedir. Bu durumda faturada yazılı malların davalıya satıldığını ve faturanın da bu akdi ilişki nedeni ile düzenlendiğini ispat yükü davacıya aittir. Davacı bu iddiasını, uyuşmazlığın miktarına göre yazılı delille kanıtlamalıdır. Bu kapsamda yapılan değerlendirmede; taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme bulunmadığı, ancak davacı tarafından düzenlenen dayanak 70.428,30-TL tutarlı ve 10.04.2016 tarihli faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu belirlenmiştir.Bu suretle fatura konusu malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekir.Davalının ticari defterlerinde 70.000-TL tutarlı çekle ödeme kaydı bulunsa da, kaydın dayanağı çek sunulmamış ve ödeme iddiası davalı tarafça kanıtlanamamıştır.Davalı tarafından davacının ampul satın alındığı iddia edilse de ticari ilişkide davacının satıcı olduğu anlaşılmakla delillerle desteklenmeyen beyanlara itibar etmek mümkün olmadığı gibi davalı tarafça sunulan üç sayfalık çek listesinin ticari ilişkinin gerçekleştiği 2016 yılından evvel ki tarihleri taşıdığı gibi elde ki uyuşmazlıkla da ilişkilendirilememiştir.Davalı vekilince, davacının davalıya aldığı mallar karşılığında 75.000-TL tutarlı çek verdiği, çeklerin karşılıksız çıkması üzerine malları iade etmeyi taahhüt ettiği ancak iade etmediği ileri sürülmüşse de, bu husus da davalı tarafından kanıtlanamamıştır. Bu kapsamda davalı tarafından teklif edilen yemin davacı tarafından usulüne uygun olarak eda edilmiştir. Dolayısıyla davacının davalıdan alacaklı olduğu tarafların birbiriyle örtüşen ticari defter kayıtları ile kanıtlandığından, davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle,istinaf nedenleri yerinde görülmeyen davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 4.810,96-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 1.202,74-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.608,22-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davalı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına,davacı tarafından yapılan 18,50-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/07/2021