Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1012 E. 2021/1295 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1012
KARAR NO: 2021/1295
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/11/2018
NUMARASI: 2017/757 Esas- 2018/1129 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/09/2021
Davanın kısmen kabulüne dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı şirket genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmeleri, ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi ve bankacılık hizmet sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmelere istinaden kullandırılan kredilerin geri ödemelerinin yerine getirilmemesi üzerine borçlu ve kefillerine Beyoğlu … Noterliği’nin 24.03.2017 tarihli ihtarının keşide edildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından kasko değeri olan 51.000-TL üzerinden rehnin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapıldığını, borçludan talep edilen faiz fahiş olmayıp sözleşme ile kabul edildiğini, davalının borcun faizi ve ferilerine yaptığı itirazın hukuki dayanağı bulunmadığını belirterek icra takibinin kira alacağı olmayıp kredi sözleşmelerinden kaynaklı borca istinaden yapıldığını belirterek davalının itirazının iptali ile %20 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; taraflar arasında birden çok sözleşme imzalandığını, her bir sözleşmeden doğan borç için zamanaşımı itirazında bulunduğunu, ayrıca bu sözleşmelerden hangisinin ihlal edildiği, hangisinden ne kadar borcu kaldığı, rehnin hangi borçları kapsadığına ilişkin bilgi verilmediğini, ihtarnamede de bu konuda bir açıklama bulunmadığını, taraflar arasında rehin ilişkisi bulunmasının bankanın tüm alacak taleplerinde bu rehne müracaat etmesini mazur göstermeyeceğini, muaccel bir alacak bulunmadığından icra inkar tazminatı talebinin de yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; itirazın iptali davalarında uyuşmazlığın alacağın miktarı ile ilgili değil var olup olmadığı noktasında toplandığı 51.000-TL asıl alacak ve faiz tacirler arası uygulanacak TCMB ticari faizi üzerinden devamına, %40 oranında faiz bakımından ispat olunamayan talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili; taraflar arasındaki sözleşmenin 10.5 maddesinde ve sözleşmenin bir çok yerinde “müşteri borcun hangi tür krediden doğduğuna ve bu kredi vadesine bakılmaksızın alacağın muaccel hale geldiği tarihten itibaren bankaca borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında faiz ödemeyi kabul ve taahhüt eder” ibaresi bulunduğunu, kredinin kullandırıldığı tarihte müvekkili bankanın faiz tamiminde 31.10.2016 tarihinden itibaren % 20×2 olarak belirlendiğini, faiz konusundaki red talebinin yerinde olmadığını belirterek kararın bu yönden kaldırılmasına, faiz yönünden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İlk Derece Mahkemesi’nce, davacı bankanın alacağının varlığı konusunda inceleme yaptırılarak 51.000-TL için taşınır rehninin paraya çevrilmesi yönünde yapılan takipte itirazın iptaline karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmemiş, davacı banka tarafından işleyecek faiz oranı istinafa konu edilmiştir. Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipde uygulanacak faiz oranının tesbiti için öncelikle sözleşmenin temerrüt faizi ile ilgili hükümlerine bakılmalıdır. Rehin sözleşmesinin 5.maddesi temerrüt faiz oranına ilişkin olup “müşterinin temerrüde düşürülmesi halinde ,alacağın muaccel olduğu tarihden itibaren ,bankaca borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari oranın 2 katı oranında gecikme faizini ödemeyi kabul eder “hükmünü haizdir. Alacaklı tarafın Merkez Bankasına yaptığı uygulanacak en yüksek faiz oranına ilişkin bildirimlerin sunulduğu anlaşılmakta ise de ,fiilen uygulanan faiz oranlarına ilişkin bir belge sunulmamıştır. Ancak rehin sözleşmesine konu kredinin akdi faizi yıllık %12,6 oranında belirlenmiştir.Daha yüksek oranda faiz uyguladığını belgeleyemeyen davacının fiilen uygulanan akdi faizin iki katı oranında temerrüt faizi talebe hakkı olduğu sonucuna varılmakla ,takipden itibaren % 25.20 oranında temerrüt faizi işletilmesi gerekirken avans faizi oranında faiz işletilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.İistinaf sebebi ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde ; yapılan bu hata/eksiklik nedeniyle yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden hükmün kesinleşen kısımlarının tekrarına,hükmün kaldırılarak yeniden hüküm verilmesine ,takipden itibaren % 25.20 oranında temerrüt faizi işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/757 Esas-2018/1129 Karar sayılı ve 26/11/20218 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak 51.000-TL yönünden iptaline, 51.000-TL asıl alacağa takip tarihinden itaberen % 25,20 oranında temerrüt faizi işletilerek takibin devamına %20 oranında hesaplanan 10.200-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 3.483,81‬-TL karar harcından peşin yatırılan 615,96-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.867,85‬-TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına, Davacı tarafça yatırılan 651,96-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından ödenen 600-TL bilirkişi ücreti, 134-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 734-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı vekili için takdir olunan 5.960-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Davacı tarafından yapılan 37,15-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/09/2021