Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/996 E. 2019/1519 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/996
KARAR NO : 2019/1519
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2017
NUMARASI : 2014/926 Esas 2017/1148 Karar
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ; müvekkillerinin ortak şahıs şirketi sahibi olup inşaat malzemeleri sattığını, 05/07/2013 tarihinde müvekkili …’in diğer çeklerle birlikte … şirket hesabına yatırılmak üzere takas için … Bankası Şubesine gittiğinde banka cüzdanında taşımış olduğu çeklerden bir kısmının olmadığını farkettiğini, aramalara rağmen çekleri bulamadığını ve sonra dükkanın yanındaki inşaat alanında çeklerin bir kısmını bulduğunu, kalan iki kayıp çekten birisinin de bir şahıs tarafından bulunduğunu ve çek keşidecisi … isimli müşteriye teslim edildiğini, kayıp olan diğer çekin ise yine dava ve şikayet konusu olan çek olduğunu, bu çekle ilgili olarak …50. ATM’nin 2013/217 Esas sayılı dosyası ile iptal davası açıldığını,çeki elinde bulunduran şahıs vekili tarafından çekin ibraz edildiğini,davalı ile müvekkilleri arasında ticari ilişki bulunmadığı gibi ciro silsilesinde belirtilen ve müvekkili şirketten sonraki cirantanın yetkili hamil olmadığını, zira kaybolan çeki bulan şahsın bu çeki tedavüle sokabilmek için sahte imza kullandığını, çeki tedavüle sokan … çeki, … ve … isimli şahıslara ciro ettiğini ,çekteki ciro silsilesinin gerçeği yansıtmadığını, dolayısıyla son cirantanın haklı hamil olmadığını,davalının dava konusu çeki geçerli ciro silsilesiyle devralmadığını beyanla çekin müvekkillerine iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili ; dava konusu çekin müvekkili tarafından seri … sıra numaralı, 03/07/2013 tarihli irsaliyeli faturada ayrıntısı ile yazılı olan tekstil makinalarının satışı karşılığında makbuz karşılığında çek arkasında cirosu bulunan … isimli kişiden ciro yoluyla devraldığını, müvekkili tarafından dava konusu çek ciro yolu ile alınırken iş bu çekin keşideci veya cirantalardan birinin elinden zorla çıkıp çıkmadığını, cirantaların çeki ne suretle aldıklarını ve cirolarda yer alan imzaların ciranta sahiplerine ait olup olmadığını araştırma yükümlülüğü olmadığı gibi böyle bir davranışın ticari teamüllere aykırı olması nedeniyle müvekkilinden beklenemeyeceğini, müvekkilinin iyi niyetli haklı hamil olduğunu , davacıların ihmal ve dikkatsizliğinin iyiniyetli hamil olan müvekkiline fatura edilmeye çalışılmasının hakkaniyete ve TTK 792 hükmüne aykırı olduğunu, ciro yoluyla devir alınan çek arkasında bulunan … ve Ortağı ve cirosu üzerindeki imzanın davacı işletmeyi temsil edip etmediğini bilemeyeceğini, müvekkilinin dava konusu çekte beşinci ve son ciranta olduğunu, müvekkili hakkında yapılan adli soruşturma da olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; dava konusu çekin keşidecisi …. Ltd. Şti, lehdarı …. – … Ortaklığı olan 10.043-TL bedelli, 16/10/2013 keşide tarihli çekin davacılar tarafından dava dışı keşideciden fatura karşılığı alındığı,davalı tarafından dava dışı … çekin fatura karşılığı alındığı, her ne kadar çekte … adına olan imzaların davacılara ait olup olmadığı tespit edilmemiş ise de bundan sonraki ciroların sahte imza ile atılmadığı, çeki elinde bulunduran davalının son ciranta … çeki fatura karşılığı aldığı, bilirkişi raporunda davalının çeki aldığı tarih ile davacıların çeki aldıkları tarih arasında tutarsızlık belirlenmiş ise de davacılar tarafından çekin keşide tarihinin ileri tarih olarak belirlendiğini kabul ettikleri ve sonuç olarak davacılar tarafından davalının, TTK’nun 792. maddesi uyarınca çeki kötü niyetli olarak, davacıların elinden rıza hilafına çıktığını bilerek ve ağır kusurlu olarak iktisap ettiğinin ispat edilememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili; davalı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki bulunmadığı gibi ciro silsilesinde belirtilen sonraki cirantanın yetkili hamil olmadığı, dava konusu çek kaybolduğunda üzerinde sadece firmanın kaşesinin bulunduğunu, herhangi bir imza bulunmadığını, üzerinde imza bulunduğu kabul edilse bile bu durumun müşterek imza ile temsil yetkisine uygun olmadığını, çek üzerindeki imzanın müvekkil şirket ortaklarından herhangi birisine ait olmadığının tespit edildiğini, diğer cirantaların düzenlediği faturaların tarih ve mantık silsilesine uymadığını, aralarındaki ticaretin gerçekliğinin sorgulanmadan faturalara istinaden mahkemenin davalıyı haklı bulduğunu,ayrıca ceza davasının bekletici mesele yapılmadığını, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Elde ki dava ;davaya konu çekin yetkili ve meşru hamili olduğunun tespiti ile çekin istirdatı istemine ilişkindir. TTK’nın 792. Maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” TTK’nın 790. Maddesinde ” cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”. hükmü düzenlenmiştir. Çek istirdatı davalarında davacı çekin yetkili hamili olduğunu , çekin rızası hilafına elinden çıktığını ve davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir.Çeki elinde bulunduran davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır. Davacılar lehdar cirosunun kaşe üzerinde tek imza bulunması ve imzanın lehdar davacılara ait olmaması nedeniyle cironun geçersiz olduğunu ileri sürmektedir.Davaya konu çekte lehdar … adi ortaklığı adına yapılan 1. cirodaki imzanın davacılara ait olup olmadığı tespit edilmemiş olup , davaya konu çek ile ilgili nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçuna ilişkin ceza dosyasının devam etmesine göre ,davaya konu çekin davacıların rızası dışında elinden çıktığının kabulü gerekir. Davacı lehdarın ticari defter kayıtlarına göre kendisinden sonra gelen dava dışı ciranta ile arasında ticari ilişkinin bulunmaması ispat külfeti üzerinde olmayan davalının çeki kötüniyetli iktisap ettiği anlamına gelmeyeceği gibi davacıların yaptığı şikayet üzerine nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçlaması ile yargılaması devam eden dosyada davalının çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu iktisabı yönünde bir bilgiye rastlanılmamıştır .Davacılar ortak oldukları adi ortaklık ana sözleşmesine göre çift imza ile temsil edildiğini ve tek imza ile yapılan cironun geçerli olmadığını ileri sürmekte ise de bu husus borca itiraz niteliğinde olup, lehtarın cirosunda tek imzanın bulunması görünüşte ciro zincirinde kopukluk oluşturmaz. İmzaların istiklali prensibine göre geçerli bir ciro silsilesi ile çeki elinde bulunduran hamil kötüniyeti kanıtlanmadığı sürece yetkili hamil sayılacaktır. Açıklanan nedenlerle mahkemece davalının, Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesi uyarınca çeki kötü niyetli olarak, davacılar elinden rıza hilafına çıktığını bilerek ve ağır kusurlu olarak iktisap ettiğinin ispat edilememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamış,davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacılar tarafından yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/11/2019