Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/995 E. 2020/43 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/995
KARAR NO : 2020/43
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2017
NUMARASI : 2013/330 Esas- 2017/1167 Karar
ASIL DAVA : Alacak (Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA : İtirazın İptali (Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen dava davalısı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
ASIL DAVA: Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen Garanti Sözleşmesi uyarınca davalının, Zonguldak ili uçuşlarına ait tarifeli seferlerdeki boş kalan koltukların garanti edilmesini taahhüt ettiğini, ancak davalının garantörlükten kaynaklanan borçlarını ödemesinde gecikmeler olduğunu, bu kapsamda davalıdan 913.258,30-TL alacakları bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin Garanti Sözleşmesinden kaynaklanan alacağının 50.000-TL’lik kısmı için daha önce dava açıldığını, o davada yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu müvekkilinin 821.072,58-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, 50.000-TL dışında kalan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASLİ MÜDAHALE: …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkili tarafından davacı hakkında icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, dosya borcu halen ödenmemiş olduğundan İİK 120/2 m. uyarınca alacaklı olarak iş bu dava dosyasını takip yetkisi için karar aldıklarını, bu yetki gereği davaya davacı hesabına taraf olma talebinde bulunduklarını belirtmiş, adı geçen firmanın davacı yanında dava ve duruşmalara kabulüne karar verilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, asıl ve birleşen davaya dayanak olan sözleşmenin hukuken geçersiz olduğunu, ayrıca davalının geçerli bir sebep ve bildirimde bulunmaksızın sözleşmede öngörülen yükümlülüklerini ihlal ettiğini savunarak asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasında akdedilen Garanti Sözleşmesinin geçerli olduğu ve taraflarını bağladığı, davalının sözleşme uyarınca düzenlenen faturaların iade edilme nedenini açıklamayamadığı, davacının alacak talebinde haklı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Asıl ve birleşen dava davalısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Davacının kısmi veya belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını,2-Derdestlik itirazlarının dikkate alınmadığını,3-Yetkisiz temsil ve aşırı yararlanma iddialarında haklı olduklarını,4-Faturaların iade edilmesinin nedeninin davacının sözleşme uyarınca boş koltukların güncel uçuş mahiyetine göre uçuş sonrasında yazılı rapor göndermemesi olduğunu belirterek asıl ve birleşen davaya ilişkin hükümlerin kaldırılmasını ve davaların reddini istemiştir.
GEREKÇE: Asıl dava, Garanti Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine, birleşen dava ise aynı sözleşmeden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.Dava dosyasının incelenmesinden, iş bu davada verilen hükmün istinafından sonra Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/11/2019 tarihli 2017/1164 E. 2019/1056 K. sayılı kararıyla davacı şirketin iflasına karar verildiği görülmüştür. Müflisin tasarruf yetkisinin kısıtlanmış olması (İİK.’nın m.191), müflisin iflas masasına giren mal ve haklarına ilişkin davaları takip etme yetkisini de etkiler. Müflis, nasıl iflasın açılması ile hak ehliyetini kaybetmiyorsa, dava ehliyetini de kaybetmez. Ancak müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlandığından, masa ile ilgili davalar hakkındaki dava takip yetkisi (ve taraf sıfatı), artık müflise değil, iflas idaresine aittir. Adi tasfiyede İİK.’nın 226-229 maddeleri gereği iflas masasını temsil yetkisi iflas idare memurlarına, şayet basit tasfiye (İİK.’nın m. 218) usulü benimsenmişse, bu temsil yetkisi İflas Müdürlüğüne (İflas Dairesine) aittir.İflastan önce açılmış olup da devam eden, müflisin (davacı veya davalı olarak) taraf bulunduğu hukuk davaları, (maddede yazılı istisnalar dışında) iflasın açılması ile durur. Bu durma, ikinci alacaklılar toplantısından (md. 237) on gün sonraya kadar devam eder; ancak bundan sonra, duran hukuk davalarına devam edilebilir. (md. 194/1)Taraf ve dava ehliyeti İİK 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı olduğundan re’sen gözetilmesi gerekmekte olup, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesince İİK 194.maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılmak üzere HMK 353(1)a-4 uyarınca esası incelenmeksizin hükmün kaldırılmasına dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2017 Tarih 2013/330 Esas 2017/1167 Karar sayılı hükmünün HMK.’nın 353(1)-a-4 maddesi gereği KALDIRILMASINA,”Davanın yeniden görülmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesine” Davalı vekilinin esasa yönelik istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,İstinaf yoluna başvuran davalı tarafça yatırılan toplam 14.022,40- TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 16/01/2020