Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/974 E. 2019/487 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/974
KARAR NO : 2019/487
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2018
NUMARASI : 2014/1123 E.-2018/199 K.
ASIL DAVA : Menfi Tespit-İstirdat
KARŞI DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/04/2019
İlk derece mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen davacı-karşı davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
ASIL DAVA:Davacı-k.davalı vekili, davalı-k.davacının müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, ancak davalı-k.davacıya borcu olmadığı gibi avans olarak verilen ancak mal tesllimi yapılmaması nedeniyle karşılıksız kalan ve bedeli ödenen 22.000-TL bedelli çek nedeniyle alacaklı olduğunu ileri sürerek 22.000-TL bedelli çek nedeniyle davalı-k.davacıya borçlu olmadığının tespiti ile ödenen tutarın istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/KARŞI DAVA:Davalı-k.davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı-k.davalının müvekkiline borçlu olduğunu, davacı-k.davalıdan 22.000-TL’lik çek alındığının doğru olduğunu, zaten bu çek bedeli mahsup edilerek icra takibi başlatıldığını, ayrıca davacı-k.davalının çek karşılığında mal almadığını ispat etmesi gerektiğini, müvekkili tarafından cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davacı-k.davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek asıl davanın reddini, karşı davanın kabulünü, davacı-k.davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP: Davacı-k.davalı vekili, müvekkilinin karşı tarafa borcu olmadığını savunarak karşı davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasında mal alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu, davacı-k.davalının cari hesap borcuna karşılık davalı-k.davacıya 23.000- TL bedel ile makbuz karşılığında ödemede bulunduğu, 22.000- TL bedelli çekin yeni siparişler için davalı-k.davacıya verildiği, ancak siparişin teslim edilmediği, semeresiz kalan çekin karşılığının muhatap bankaca davalı-k.davacıya ödendiği gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile davacı-k.davalının dava konusu çek nedeniyle davalı-k.davacıya borçlu olmadığının tespitine, ödenen çek bedeli 22.000- TL nin davalıdan istirdadına, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı-k.davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı davanın reddine karar verildiği halde müvekkili lehine nisbi vekalet ücretine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmemesinin doğru olmadığını belirterek karşı davaya ilişkin hükmün vekalet ücreti ve tazminat yönünden kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Asıl dava, taraflar arasındaki mal alım-satımına dayalı ticari ilişkide avans olarak verildiği ancak mal teslimi yapılmaması nedeniyle bedelsiz kaldığı ileri sürülen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve icra tehdidi altında ödenen çek bedelinin istirdatına istemine; karşı dava ise cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.Asıl ve karşı davada, taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı-k.davalı tarafça yapıldığı ileri sürülen ancak karşı tarafça kabul edilmeyen 23.000-TL bedelli bir ödemeden ve avans olarak verildiği ileri sürülen 22.000-TL bedelli bir çekten kaynaklanmaktadır. İlk derece mahkemesince 23.000-TL bedelli ödemenin yapıldığı ve 22.000-TL bedelli çekin avans çeki olduğu ancak karşılığında mal teslim edilmediği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, taraflar asıl ve karşı davanın esasına ilişkin olarak istinaf isteminde bulunmamışlardır. Bu durumda ilk derece mahkemesinin sözü edilen gerekçesinin ve asıl davanın kabulü ve karşı davanın reddine ilişkin hükmün kesinleştiğinin kabulü gerekir. Dolayısıyla esasında davalı-k.davacı tarafça takip edilmediği için 09.03.2016 tarihli duruşmada işlemden kaldırılan karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir.O halde yukarıda da açıklandığı üzere esasında açılmamış sayılma kararı verilmesi gereken ancak istinaf konusu edilmediği için kesinleşen karşı davada kötüniyet tazminatına hükmedilmemiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Öte yandan karşı davada davacı-k.davalı lehine AAÜT 7/1 maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmediği gibi, karşı davada harca hükmedilmemiş olması da isabetsizdir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, HMK 353(1)b-2 maddesi uyarınca karşı davaya ilişkin hükmün vekalet ücreti ve harca ilişkin kısımları yönünden kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1123 Esas-2018/199 Karar sayılı ve 26/02/2018 tarihli hükmünün karşı davanın vekalet ücreti ve harca yönelik kısımlarının HMK.’nın 353(1)b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA; “Karşı dava için yatırılan 348,39-TL peşin harçtan 35,90 TL peşin harcın mahsubu 312,49-TL fazla harcın talep halinde davalı-k.davacıya iadesine,Karşı davada davacı-karşı davalı vekili için hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT 7/1 maddesi uyarınca takdir olunan 2.180- TL maktu vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsiliyle davacı-karşı davalıya ödenmesine, Karşı davada davacı-karşı davalının kötüniyet tazminatı isteminin koşulları olmadığından reddine”İstinaf yoluna başvuran davacı-karşı davalı tarafça yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, istinaf başvuru harcı olarak yatırılan 98,10- TL’nin hazineye irad kaydına,Davacı-k.davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan toplam 88,40-TL istinaf yargılama giderinin 44,20-TL’sinin davalı-k.davacıdan alınarak davacı-k.davalıya verilmesine, kalanın davacı-k.davalı üzerinde bırakılmasına,Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362(1).a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 04.04.2019