Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/942 E. 2019/1492 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/942
KARAR NO : 2019/1492
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2018
NUMARASI : 2015/684 Esas 2018/110 Karar
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili ; müvekkili şirkete Nakliyat Sigorta Poliçesi ile sigortalı … A.Ş.’ ye ait çamaşır makinesi emtiasının davalı … A.Ş. tarafından Türkiye’den Slovakya’ya sevk edilirken , 03.10.2014 tarihinde aracın devrilmesi sonucu emtianın maddi hasara uğradığını, resmi makamlarca tutulan kaza tutanağına göre, sürücünün kusurlu olduğunu, söz konusu emtianın başka bir araca aktarılarak 10.10.2014 tarihinde alıcı firmaya teslim edildiğini, ekspertiz raporuna göre, emtianın koruyucu ambalajlarının yırtıldığı, makinelerin üst-yan kısımlarında ezik, kapaklarında hasar meydana geldiğini, hasarda davalı taşımacının sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin 9.335,68-euro hasar bedelini sigortalıya 27.04.2015 tarihinde ödendiğini, işbu ödeme ile TTK 1472. madde hükmü gereğince sigortalının haklarına halef olduğunu, davalı taşıyıcının CMR konvansiyonu hükümleri gereğince, davalı … A.Ş.’nin ise CMR sigortacısı sıfatıyla sorumluluğunun olduğunu, sigortalıya hasar tazminatı ödendikten sonra hukuki halefiyet gereği davalı taşıyıcıya 22.05.2015 tarihli rücu yazısı ile müracaat edildiğini, “ … rücu talebinin CMR Sigortacısı 2. davalı … A.Ş. yöneltilmesi gerektiği ..” cevabının alındığını, ancak davalı … A.Ş.’ ye yapılan 02.06.2015 tarihli rücu talebinin ise cevapsız kaldığını,belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 27.666,28-TL rücuen tazminatın ödeme tarihi olan 27.04.2015 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:1-Davalı ….AŞ vekili; dava konusu emtianın alt taşıyıcısının … firması olduğunu, emtianın trafik kazası sonucu hasarlandığını, çıkış ve sevk ülkelerinin CMR konvansiyonuna taraf olmaları nedeniyle, CMR konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, somut olayda, davacının halefi olduğu sigortalının, emtiayı CIP teslim şartıyla satmış olduğunu, bu teslim şartına göre, malların taşıyıcıya teslim edildiği andan itibaren kayıp ve riskin alıcıya geçtiğini, bu nedenle davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını,alıcıya ait olduğunu, yapılan tazminat ödemesinin lütuf ödemesi olduğunu, 3. şahıstan rücu talebinde bulunulamayacağını,tazminat hesabının …. A.Ş. tarafından hazırlanan rapora dayandığını, % 100 hasarlı kabul edilen 16 makine için % 30 sovtaj hesaplandığını, ancak az hasarlı emtialar için uygulanmadığını, hasar değerine itiraz ettiklerini, CMR konvansiyonu 23.madde gereği emtianın ağırlığının 8.33 SDR karşılığından sorumlu olması gerektiğini, hasar miktarına eklenen % 10 kar marjının da kabul edilemeyeceğini, 3. Kişilere karşı ancak gerçek zararın ileri sürülebileceğini, CMR Konvansiyonu’nun 27. maddesine göre istenebilecek faizin, ödeme isteğinin taşımacıya gönderildiği tarihten itibaren yıllık % 5’ten olduğunu, fazla talebin reddi gerektiğini belirterek davanın gerek husumet gerekse esas yönünden reddine, karar verilmesini talep etmiştir.2-Davalı ….A.Ş. vekili; diğer davalının taşımayı taahhüt ettiği yüklere ilişkin olarak CMR konvansiyonu uyarınca taşıyıcıya düşebilecek sorumluluklara karşı CMR poliçesi ile teminat altına aldığını,hasarın, müvekkilinin aldırdığı ekspertiz raporuna göre 7.719,60-euro olarak hesaplandığını, bu rakamın ödenebileceğinin davacı …. A.Ş.’ye defalarca bildirildiğini, işbu davanın tamamen rakam mutabakatsızlığı nedeniyle haksız ve sebepsiz yere açıldığını,davacının hasarın net rakamından fazlasını ödeyerek hatır ödemesi yaptığını, ancak mahkemece gerekli görülmesi halinde, eksper raporu uyarınca 7.719,60-euro’ya kadar hasarın müvekkilce ödenebileceğini belirterek fahiş talebin reddine, davanın açılmasında kusuru bulunmayan müvekkil şirket yönünden faiz ve ferilere hükmedilmemesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacı … şirketinin sigortalıya ait ürünlerin bulunduğu aracın yurt dışında geçirdiği kaza neticesinde zarar gören emtialara ilişkin hasarın davacı … şirketi tarafından sigortalısının hasarı gidererek rücuen tazmini için dava açtığı, … şirketinden alınan yazı cevabı itibariyle Yurt dışı şirketine satılan ürünlerin bedelleri fatura miktarları itibariyle tahsil edildiği bu haliyle davacı … şirketinin sigortalısının herhangi bir zararının bulunmadığı ve davacının rücu edebileceği alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; … A.Ş.’den gelen yazı cevabında, ödeme alındığı beyan edilen emtialar ile huzurdaki davaya konu hasarlı emtiaların aynı olup olmadığının anlaşılamadığını, yazı cevabının denetime elverişli olmadığını, tespitlerin hatalı ve eksik inceleme ürünü olduğunu, ekspertiz raporu sonucu tespit edilen ödeme ile müvekkili şirketin TTK 1472.maddesi gereği sigortalının haklarına halef olduğunu, temlik ibraname karşılığında yaptığı ödeme ile rücu hakkının doğduğunu,hasarın taşıyan tarafın sorumluluğunda, taşıma esnasında meydana geldiğini, davalıların bu zararı tazminle mükellef olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine uyarınca dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin, davalı taşıyıcı ve taşıyıcının CMR sigortacısından rücuen tazmini istemine istemine ilişkindir,Davaya konu taşıma Türkiye-Slovakya arasında gerçekleştiğinden somut uyuşmazlığın CMR Konvansiyonu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir.Sigorta hukukundan kaynaklanan halefiyet ve rücu konularında TTK hükümleri esas alınacaktır. 6102 sayılı TTK.’nun 1472. maddesi uyarınca; sigortacının, sigortalısının haklarına halefiyet hakkının gerçekleşebilmesi için sigortacının hukuken geçerli bir sigorta poliçesi teminatı kapsamında sigortacısına tazminat ödemiş olması ve sigortalının zarar sorumlusuna karşı dava hakkına sahip olması gerekir.Sigortacı; ancak, sigortalısının meydana gelen zarardan dolayı üçüncü kişilere karşı dava hakkı varsa bu hakka ödediği bedel oranında halef olacaktır.CIP satış türü, taşıma ve sigorta bedeli ödenmiş olarak yapılan satış ve teslim şeklini ifade etmektedir. Buna göre, taşıma sözleşmesi satıcı-gönderici tarafından yapılıp, alıcının taşıma sırasındaki hasar riskini karşılayacak sigorta poliçesinin de alıcı nam ve hesabına satıcı tarafından yaptırılması gerekmektedir. CIP satışta hasarın alıcıya geçmesi nedeniyle rizikodan sonra sigortacının sigortalı konumundaki alıcıya ödemede bulunması gerekmekte olup,bu koşullar altında sigortacının halefiyet hakkı doğacaktır.CİP satışa konu Poliçede sigortalı, satıcı-gönderici olması durumunda satış yapan sigortalıya sigorta bedelinin ödenmesi, sigortalının mal bedelini tahsil edememiş olmasına bağlıdır(Y. 11. H.D’nin 23.05.2019 tarih ve2017/3866 E- 2019/4119 K,).Uyuşmazlık; Davaya konu uluslararası kara taşıma sırasında meydana gelen hasar nedeniyle davacı … şirketinin sigortalısına yaptığı ödemenin sigorta teminatı kapsamında,davalı sigortanın rücu edebileceği bir zarar olup olmadığı ve rücu konu zararın miktarı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda davaya konu poliçede sigortalı satıcı -gönderici olup ,fatura ve gümrük beyannamesindan davaya konu emtianın CIP satış suretiyle satıldığı ve taşımaya konu emtianın satım bedelinin sigortalı satıcıya dava dışı alıcı tarafından ödendiği,davacı vekili sigortalının yazı cevabından ödeme alındığını beyan edilen emtialar ile dava konusu hasarlıı emtiaların aynı olup olmadığın tespit edilemediği yönündeki iddiası ise sigortalının yazı ekine taşımaya konu emtialara ilişkin 26.09.2014 tarihli fatura ekleyerek kaza geçiren araca yüklenen malların bedeli 34.479,44-euronun … firmasından tahsil edildiğine yönelik beyanından tereddüte yer vermeyecek şekilde ödemenin dava ve taşımaya konu emtialar için alınıdığı anlaşılmakla yerinde görülmemiştir. Alıcı tarafından yapılan ödeme neticesinde sigortalının satılan mal üzerindeki menfaatinin sona ermesine göre davacı … şirketinin sigortalıya sigorta bedelinin ödeme koşulları ve TTK 1472. Maddesinde düzenlenen sigortalının haklarına halef olarak rücu edebilmenin yasal koşulları oluşmadığı anlaşılmakla mahkemece davanın davalı … Tic. Ve San. A.Ş yönünden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak,davalı taşıyıcının CMR sigortacısı davalı … şirketinin kabule ilişkin özel yetkisi bulunan vekilinin 7.719,60- euroya kadar hasarın ödemesini kabul etmesine göre , HMK 311 maddesi uyarınca kabulün kesin hüküm gibi sonuç doğuracağı gözetilerek davalı … şirketi yönünden 7.719,60 euronun dava tarihindeki karşılığı 22.495 TL yönünden (7719.60 euro X 2.914 TL)davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bununla birlikte dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun davalı … şirketi yönünden kısmen kabulü ile, HMK 353(1)b-2 uyarınca hükmün kaldırılmasına, davalı … şirketinin kabulü uyarınca; davanın reddine ilişkin hükmün kaldırılarak yeniden hüküm verilmesine ;22.495.-TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren tarafların tacir olması sebebiyle işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine,fazla istemin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun davalı … Tic. Ve San. A.Ş yönünden HMK.’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davalı … A.Ş yönünden istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/684 Esas-2018/110 Karar sayılı 14/02/2018 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın davalı … A.Ş. yönünden KISMEN KABULÜNE, (7.719,60 euro karşılığı ) 22.495-TL ‘nin dava tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine, “fazlaya dair istemin reddine ,İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak ; “Alınması gereken 1.536,63-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin yatırılan 472,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.064,15-TL’nin davalı … A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından ödenen 504,28- TL peşin harçların davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine, Davacı tarafından yapılan ve hakkındaki dava reddedilen davalı için yapılan giderler ayrık tutulmak suretiyle hesaplanan 1.500-TL bilirkişi ücreti, 116,20- TL teb-müz. masrafı olmak üzere toplam 1.616,20- TL yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 1.315-TL’sinin davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,Davalı … A.Ş. tarafından yapılan 48,80-TL posta masrafının davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine, Davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine, Davanın reddolunan kısmı üzerinden davalı …A.Ş. vekili için takdir olunan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne ödenmesine,Davalı …. A.Ş. lehine hesaplanan 3.319,95-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …. A.Ş.’ne ödenmesine, Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf harcının istek halinde kendisine iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 103,80-TL posta masrafının davanın kabulü oranında hesaplanan 85-TL’sinin davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,kalan giderin üzerinde bırakılmasına ,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/11/2019