Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/825 E. 2018/823 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/825
KARAR NO : 2018/823
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/09/2017 Tarihli Ek Karar
NUMARASI : 2017/268 D.İş 2017/267 Karar
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/06/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/07/2018
İlk derece mahkemesince verilen 21/09/2017 tarihli ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
İHTİYATİ HACZE İTİRAZ EDEN: İhtiyati haciz kararına itiraz eden borçlular vekili itiraz dilekçesinde; ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından ihtiyati haciz kararına konu bono 30/06/2017 tarihli 550.000-TL bedelli olup taşınmaz alım satım sözleşmesine istinaden verilen teminat senedi olduğunu, teminat senedi olduğu hususu da ayrıca ve açıkça senedin arkasına yazıldığını, teminat senedi bu yönüyle kesin bir borç ikrarı niteliği taşımadığından dolayı, alacağın olup olmadığının ancak yargılama sonucu ortaya çıkacağını, ayrıca tarafları … ve … olan 11/03/2016 tarihli taşınmaz satış sözleşmesinde Satıcı’nın alıcıya 550.000-TL bedelli bono verdiğinin yazılı olduğu senet ve sözleşmenin taraflarının aynı olduğunu, teminat senedinin verildiği sözleşmenin 4. maddesinde yazıldığını, teminat senedi tutarı ile sözleşme de yazan bedelin de aynı olduğunu, müvekkilinin mal kaçırma ihtimali olmadığını, müvekkili firmanın köklü bir firma olması sebebiyle kendisine ait herhangi bir borç söz konusu olduğunda dahi anında ödeyecek ekonomik yeterliliğe sahip bir firma olduğunu, bu nedenle tamamen haksız ve kötü niyetle ihtiyati haciz kararı talep edilen müvekkilinin ihtiyati haciz kararının uygulanması ile mağdur olduğunu ve zarar gördüğünü, bu konuda zararları hakkında tazminat taleplerinin saklı olduğunu belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
LEHİNE İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEN: Lehine ihtiyati haciz kararı verilen alacaklı vekili; taraflar arasında imza altına alınan 11.03.2016 tarihli ‘Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi’ ile … Parseldeki … nolu bağımsız bölümün satıcı tarafından alıcı müvekkilinin adına devredilmesi kararlaştırıldığını, ancak karşı tarafın edimini yerine getirmediğini, dolayısıyla borcun ödenmediğine dair hiçbir uyuşmazlık söz konusu olmadığını, zira karşı tarafın itiraz dilekçesinde de bu hususun açıkça belirtildiğini, 30.06.2017 tarihi geçmiş olmasına rağmen 12 nolu bağımsız bölümün müvekkili adına kayıt ve tescil edilmediğini, ayrıca bir bononun teminat amacıyla verilmiş olmasının onun kambiyo senedi niteliğini ortadan kaldıran bir etkisi bulunmadığını, dolayısıyla verilen İhtiyati Haciz kararının tamamen usul ve yasalara uygun olup karşı tarafın itirazlarının reddi gerektiğini, mahkeme tarafından verilen 11.07.2017 tarihli ihtiyati haciz kararının hukuka uygun olduğunu, bu nedenle haksız ve mesnetsiz itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece İİK.nın 265.maddesinde sınırlı ve şekil nitelikte belirtilen ihtiyati haciz nedenleri, ihtiyati haczin dayandığı sebeplerin; mahkemenin yetkisi ve teminata ilişkin olup itiraz edenin ileri sürmüş olduğu nedenlerin bu kapsamda bulunmadığını belirterek ihtiyati hacze itirazın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili, müvekkilinin tahsili imkansız hale getirecek mal kaçırma faaliyetinde bulunmadığını, bononun teminat senedi olduğunun açıkça belli olduğunu, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiğini, bononun Satış vaadi sözleşmesine istinaden verildiğini, teminat senedi olduğunu, bononun kayıtsız şartsız bir borç ikrarı içermediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati hacze itirazın kabulünü ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz dosyaya ibraz edilen senede dayalı olup ;muterizin itirazları İİK’nın 265. maddesinde yazılı sebeblerden değildir.Dosyaya örneği sunulan 11.03.2016 tarihli taşınmaz vaadi sözleşmesinin ihtiyati haciz talep eden …’nun satıcı … Ltd. Şti.’ye Küçükçekmece … nolu bağımsız bölüm karşılığı satış vaadi sözleşmesine istinaden aleyhine ihtiyati haciz talep edilen … Ltd. Şti.’ye devir bedeli olarak 360.000-TL’nin ödendiğinin yazılı olduğu , ödenen bu bedelin güvencesini oluşturmak üzere 550.000-TL tutarlı ihtiyati hacze konusu senedin alındığı, satış vaadine konu dairenin devredilmemesi nedeniyle …’nun ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, bunun üzerine ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararı verdiği ihtiyati hacze itirazı da reddettiği, itiraz edenin ileri sürdüğü itiraz sebepleri İİK’nin 265. maddesi kapsamındaki ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında bulunmadığı,bu husus ancak açılacak bir menfi tespit davasında ileri sürüleceği göz önüne alındığında ilk derece mahkemesinin ihtiyati hacze itirazın reddi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Muteriz borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran borçlular tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, alacaklı tarafından yapılan 17,50 TL posta masrafının borçlulardan alınarak alacaklıya ödenmesine,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine .
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/06/2018