Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/803 E. 2019/251 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/803
KARAR NO : 2019/251
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2017
NUMARASI : 2016/353 2017/1202
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/02/2019
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Dava vekili davacı ile, taraflar arasında ticari ilişkiye dayalı cari hesaptan boçlu adına faturaların kesildiğini, malların teslim edildiğini ancak borcun ödenmesi üzerine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının haksız itirazın iptali,inkar tazminatı,masraf ve vekalete hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı şirket yetkilisi cevabinda,alacağın doğruları yansıtmayıp,İstanbul Adliyesinde davanın görülmesi gerektiğini belirterek beyanlarını sunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece TBK 89. madde gereğince yetki itirazının reddine ilişkin ara kararını müteakip ;toplanan deliller kapsamında davalının icrada itirazı içerisinde yer alan malların düzeltilerek gönderilmesi yönündeki ayıp itirazının yargılama aşamasında davaya yönetilen ihtar,ihbar ve dayanağın sunulmadığı yerinde olmayıp,defter ve kayıtlar ile davalıdan 4.333.70- TL alacağının bulunduğu,talep edilen reeskont faiz alacağının %9 olup, fazla istemin yerinde olmadığı, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; yetki itirazının eksik incelendiğini,sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğu, malların eşiktaş’ta teslim edildiği İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu,İade ettiği bozuk ürünlerin fotoğraflarını davacıya gönderdiğini beyan ettiğini, delillerinin toplanmadığını, mesaj kayıtlarının da yazılı delil başlangıcı olduğunu,Hükmedilen icra inkar tazminatının haksız olduğunu, müvekkilinin ticari defterlerinin incelemeden karar oluşturulduğunu, mali müşavirin ofisini su basması nedeniyle sunamadıklarını, bilirkişinin 2013 yılı ticari defterlerinide incelenmesi ifade edilmesine rağmen dikkate almadığını,defterlerine dayanan davacının yemin deliline dayanmadığı,defterlerin lehine delil olamayacağını, kararın bozulmasına,davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava İİK 67.madde uyarınca açılmış taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı cari hesap alacağının tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Davacı alacaklı tarafından İstanbul Anadolu …. İcra Dairesinin … sayılı takibi ile cari hesap borcu nedeniyle 4.333.70-TLalacağın tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, borçlu tarafından süresinde verilen itiraz dilekçesinde fatura karşılığı getirilen ürünlerin defolu ve yanlış gelmesi sonucunda düzeltilip iadesinin istenilmesine rağmen düzeltilmediğini belirterek borca ve faize itiraz ettiği görülmüştür.Davalının mahkemenin yetkisine itirazı ilk derece mahkemesince ön inceleme duruşmasında alacağın niteliği ve götürülecek borçlardan olduğu TBK 89 maddesi gereğince alacaklının ikametgahında görüleceği gerekçesi ile reddedilmiştir.Davalı cevap dilekçesi ile davanın İST-Avrupa Adliyesinde görülmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de davacının alacaklının ikametgahı Ümraniye olduğundan TBK 89 gereği yetki itirazının reddine ilişkin ara kararı doğru olmakla yetki itirazının doğru değerlendirilmediğine yönelik itirazı ve istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.Mahkemece; HMK 222 gereği tarafların ticari defter ve kayıtlarında inceleme yapılmasına karar verilmiş olup ; davacının usulüne uygun tutulduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarında 4.333.70 TL alacağı belirlenmiştir. Davalı taraf ise incelemenin tebliğine rağmen defter ve kayıt sunmamış ibrazdan kaçınmıştır.Davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde fatura karşılığı getirilen ürünlerin düzeltilip teslim edilmediğinin bildirilmekle fatura karşılığı ürünleri teslim aldığı, ancak ayıba ve süresinde ayıp ihbarında bulunduğuna yönelik olarak delil sunmadığı anlaşılmıştır.Davalı hükmü icra inkar tazminatı bakımından da istinaf etmiş ise de davacının alacağı davalıya satılan ürünlerin bedelinden kaynaklandığından likit ve belirlenebilir alacak nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik yoktur.Her iki tarafın tacir bulunduğu anlaşılmakla temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi gereği avans faizi talebinde bulunabilecek iken alacaklının daha düşük bir oran olan reeskont faizi talep ettiğinden talebiyle bağlı sayılarak reeskont faizi uygulanmasında isabetsizlik olmadığından faize yönelik istinaf nedeni de yerinde değildir. Davalı vekili tarafından davalının ticari defter ve kayıtları incelenmeden ve yemin etmeden davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu da ileri sürülmüş ise de inceleme günü davalı şirkete usulen tebliğ edilmiş ,inceleme günü ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiştir. Davalı vekilinin istinaf aşamasında müvekkilinin kayıtlarının mali müşavirin ofisini su basmasına dayalı mazereti ile sunamadığı yolunda ki beyanları ; ibraz aşamasında mahkemeye bildirilmemiştir. İlk derece mahkemesince ticari defterlerin ibrazı için verilen kesin süre içinde mazaretini bildirerek yeniden mehil istemeyen davalının savunmalarının istinaf aşamasında incelenmesi mümkün görülmemiştir.Esasen davalının savunmalarına göre faturalar muhteviyatı malların teslim alındığı da davalı tarafın kabulundedir.Borcun ödendiği de ileri sürülmemiştir.Davacının kanuna uygun tutulan ticari defter ve kayıtlarında alacağının kayıtlı olduğu ,mal tesliminde ihtilaf bulunmadığı gözetildiğinde yemin deliline başvurulması gerekmemektedir.Davalının teslim aldığı malların bedelinden ödemelerden bakiye kalan miktarı talep hakkı bulunmaktadır.Davacının davasının kabulü ile itirazın iptaline karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından davalı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 296,04- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 35,90- TL nin mahsubu ile bakiye 260,14- TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 28/02/2019