Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/794 E. 2018/805 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/794
KARAR NO : 2018/805
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2018
NUMARASI : 2018/228 Esas (Ara Karar)
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/06/2018
İlk derece mahkemesince verilen 05/03/2018 tarihli ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, davalı şirketin, davacı ile dava dışı pay sahibi tarafından 04/06/2009 tarihinde ticaret sicile tescil ve ilanı ile kurulduğunu; davacının pay sahibi olmasının yanı sıra şirkette 5 yıl süreyle müdürlük görevini de üstlendiğini; şirketin kuruluşuna yol açan fiili ve kişisel sebepler şirketin işletme konusunun elde edilmesini imkansız kılacak ve güçleştirecek şekilde ortadan kaldırdığını; bu nedenle, davacıların, davalı şirketten çıkmalarına karar verilmesini; yanı sıra davalı şirketin 2012 yılından sonra faaliyet göstermediğini ; yabancı ortakların yükümlülüklerini yerine getirmediklerini; davacı ile yabancı ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar ve sürekli bir güvensizlik mevcut olduğunu; bu nedenle, davalı şirketin tüm sorumluluğunun davacı …’nda olduğunu; bunun ekonomik olarak da davacıyı zarara uğrattığını;15/02/2018 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında yabancı uyruklu ortaklardan …’in davalı şirkete müdür olarak seçildiğini; ortaklar arasında süregelen uyuşmazlık nedeniyle davalı şirket müdürünün, davacıyı zarara uğratmasının muhtemel olduğunu; davacıların, davalı şirkette bulunan paylarının gerçek değerinin ödenmesine, davacıların ortaklıktan doğan hak ve borçlarının tümünün dondurulmasına veya davacıların durumlarının teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verilmesini; talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacının şirket ortağı olarak somut talebini ve bu taleplerinde haklı bulunduğuna ilişkin yaklaşık ispat sağlayan delilerini ortaya koymadığı için talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacılar vekili, davalı şirkette ortak bulunan Yunan uyruklu ve Tunus uyruklu ortaklar ile müvekkilleri arasında ciddi uyuşmazlıklar bulunduğunu, müvekkili …’nun uzun süre davalı şirketin tüm giderlerinin şahsi malvarlığından karşılamak zorunda kaldıklarının, müvekkillerin davalı şirketten alacağı bulunmadığını, 15 Şubat 2018 tarihli davalı şirket olağanüstü Genel Kurul Tutanağı incelendiğinden yabancı uyruklu ortaklardan …’in davalı şirkete müdür olarak seçildiğinin görüleceğini, bu durumun müvekkillerinin aralarındaki güven ve itimatın sarsıldığı …’in eylem ve işlemleriyle kendilerini zarara uğratacakları endişesini haklı kıldığını belirterek, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/03/2018 tarihli tensip tutanağının 9. Maddesinde yer alan kararının kaldırılmasına, davacı müvekkillerinin ortaklıktan doğan hak ve borçlarının tümünün doldurulmasına veya davacıların durumlarının teminat altına alınması amacıyla uygun görülecek diğer önlemlere karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: TTK 638/2-son cümle maddesinde ortağın çıkma davası açması durumunda mahkemenin ortağın durumunun teminat altına alınması için gereken önlemlere karar verileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda davacılar vekilince ; şirketin faaliyetinin mevcut olmadığı ,bu sebeble tüm giderlerin davacı … tarafından karşılandığı ,yabancı ortaklar ile süregelen anlaşmazlık nedeniyle çıkma ve ortaklık haklarının dondurulması ve gerekli önlemlerin talep edildiği anlaşılmaktadır.Davacı tarafça İhtiyati tedbir isteminin somutlaştırılmadığı ,davacı hissesine ilişkin hak ve yükümlülüklerin şu aşamada dondurulması gerektirecek veya hangi hak ve yükümlülüğün dondurulması -korunması gerektiği hususunda bir açıklama yapılmamıştır.
HMK 390(3) maddesi gereğince tedbir talep eden taraf ,dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
HMK 389. Maddesi gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yada ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde ihtiyati tedbir kararı verilebilir.Talebini somutlaştırmayan davacı tarafın ara kararına yönelik olarak ileri sürdüğü istinaf sebebleri yerinde olmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 362/1.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/06/2018