Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/658 E. 2018/777 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/658
KARAR NO : 2018/777
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 31/01/2018
NUMARASI : 2018/45 D. İş- 2018/112 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/06/2018
İlk derece mahkemesince verilen hükmün alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP-SÜREÇ:Alacaklı vekili, borçluların müvekkili bankaya olan toplam borçlarından, müvekkili bankanın ipotekle teminat altına alınan ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu edilen ipotek tutarları mahsup edildikten sonra bakiye miktar üzeriden ihtiyati haciz talep ettiklerini belirterek dilekçeleri ekinde sunulan tabloda, müteselsil kefiller … ve …’ın müvekkili bankaya 142.906.457,870 Tl, …’nin müvekkili bankaya 144.862.457,80 TL’si ipotekle teminat altına alındığını ayrıca …’ın …Holding A.Ş’ye kefaletinden kaynaklanan alacakları yönünden teminatsız kalan bakiye 2.293.258,70-TL olduğunu müvekkili banka alacaklarının tahsilinin teminen teminatsız olarak borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyati haczini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı alacağın talepte bulunulan kefiller yönünden de ipotekle teminat altına alındığı, talep konusu borç tutarının çok üzerinde teminat alındığı, borçluların diğer kefaletleri ile ilgili alacaklar yönünden ipotek takibine geçildiği belirtildiği, teminatın mevcut alacağa yeterli olmayacağı yönünde henüz bir yargı kararı, “rehin açığı belgesi” bulunmadığı gerekçesiyle yargılamayı gerektiren istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran alacaklı vekili, yerel mahkemenin gerekçesinin yerinde ve doğru olmadığını, grup firmaları bünyesinde bulunan tüm borçluların müvekkili bankaya asaleten/kefaleten borçlarının teminatında yer alan ipotek limitlerine her bir borçlu bakımından ayrı ayrı bakılması gerektiğini, … Holding A.Ş., …A.Ş., …Tic. AŞ,… Ve Tic. A.Ş. Ve …A.Ş.’nin müvekkili bankaya olan borçlarının, toplam ipotek limitlerinden düşük olduğunu, yerel mahkemenin borcun çok üzerinde ipotek alındığı yönündeki gerekçesinin hatalı olduğunu, alacağın kefiller açısından rehinle teminat altına alınmamış olması halinde ipotek ve kefaletin ayrı ayrı müesseseler olması nedeniyle tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla alacaklının alacağının tahsilini teminen her bir teminat için ayrı ayrı takip yapma yetkisinin mevcut olduğunu belirterek müvekkil bankanın ihtiyati haciz talebinin reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan ihtiyati haciz talebinin reddedilmesine dair verilen yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak, müvekkili bankanın ihtiyati haciz talebinin kabul edilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İstanbul …. İcra Md. … sayılı takip dosyasında takip edilen alacak miktarları ihtiyati haciz dilekçesinde belirtilen tutarlarla uygun görünmektedir. Söz konusu takip talebinde paraya çevrilmesi talep edilen toplam ipotek limitinin 657.780.957,80- TL olduğu anlaşılmaktadır.
İİK’nın 257. Maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığının alacağın rehinle temin edilmeme koşulu açısından yargılamayı gerektirdiği bir ahval karşısında mahkeme kararının yerinde olduğu kabul edilmek durumundadır. Gayrımenkullerin rayiç değerleri bilinmemektedir. İpoteğin paraya çevrilmesi yönünde yapılan takip neticelenmemiştir.İpotek akit tablolarında ayrıca kefalet borçlarının da teminat altına alındığı anlaşılmaktadır. Kefalet borçlarının ipotek ile teminat altına alınması halinde asıl borçlu için uygulanması gereken İİK 45.maddesi hükmü kefalet borçlarına da uygulanacağından ,bu aşamada borçlardan ipotek limitleri düşülerek alacağın teminat altına alınmadığı öne sürülerek yapılan ihtiyati haciz talebinin İİK 45 e uygun olmadığı kabul edilmelidir.
İİK’nın 257 maddesi anlamında para borcu ve muaccel olma şartları gerçekleşmiş görünmekte ise de alacağın rehinle temin edilmediği (talepte bulunulan tutarlar açısından)belirlenemediğinden ,ihtiyati haciz talebinde bulunan banka talepte bulunulan tutarların ipotekle karşılanmayan tutarlar olduğunu öne sürmekte ise de ipoteklerin toplam tutarı nazara alındığında ipoteklerde de kefalet borçlarının teminat alına alındığı anlaşılmakla . İpotekle rehin verilen taşınmazların kredi borcunu karşılayıp karşılamadıkları belli olmamıştır. Taşınmazların ipotek tutarları esas alınsa bile her bir ipotek tutarı üzerinden açık kalıp kalmadığı yahut ne kadar açık kaldığı ayrıntılı ve uzun zaman alacak bir takip sürecini gerektirmektedir.
Sonuç olarak talepte bulunulan kefalet borçları rehinle temin edilmiş olup, rehin açıklarının tutarları ilk derece mahkemesinin gerekçesinde belirttiği gibi yargılamayı gerektirmektedir. Mahkemece verilen karar dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olup başvurunun reddi doğrultusunda aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Alacaklı tarafından yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine .
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/06/2018