Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/595 E. 2019/1107 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/595
KARAR NO : 2019/1107
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2017
NUMARASI : 2015/967 Esas 2017/893 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/09/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirketin 09/09/2014 tarihli ve DEI090914 nolu fatura konusu malların Ambarlı Limanından İsrail’in Ashdod Limanına taşınması konusunda anlaştıklarını ve bu malların 15/09/2014 tarihinde 1416690ISTASH konşimento numarası ile İsrail’e gönderilmek üzere yüklendiğini, bu konşimento muhteviyatı ve … nolu konteynerdeki yükleme, varış limanında davalı firmanın karşı acentesi vasıtası ile alıcı firma olan … Ltd. firmasına “Orjinal konşimentolar olmaksızın haksız surette teslim edildiği” ni, bu nedenle alıcı firmanın orjinal konşimentolar olmaksızın fatura konusu malları teslim aldığı için davacı müvekkili firmaya mal bedellerini ödemediğini, bu suretle müvekkilinin zararına sebebiyet verdiğini belirterek; TTK gereğince meydana gelen yükün teslimini talep hakkının (taşıyan ile taşıtan aracında varolan navlun sözleşmesinden bağımsız olarak) taşıyan ile yükleten arasına 3. şahıs lehine yapıldığı farz edilen “Konşimento alıp-verme sözleşmesi”nden kaynaklandığı doktrinde kabul edilmekle, sözleşmede aksine şart bulunmadığı ya da boşaltma limanındaki teamüller farklı yönde olmadığı taktirde teslim bakımından genel olarak kabul edilen kuralın taşıyanın yükü konşimento karşılığında teslim edeceği olup, bu durumda davalı firmaya İstanbul .. Noterliğinin 04/09/2015 tarih … y. sayılı ihtarnamesi gönderilerek zararın tazmini istenmişse de sonuç alınamadığını ve bunun üzerine davalı hakkında İst. Anadolu … İcra Md…. E. ile başlatılan takibe de haksız itiraz edilmekle, itirazın iptaline ve takibin devamına, %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamış, delil bildirmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacının İsrail’de ki alıcısına teslim edilmek üzere davalıya teslim edilerek davalı şirketin taşımak üzere ambar limanında teslim aldığı mal ile ilgili konşimentoları davalı taşıyıcıya teslim etmediği de tartışmasız olduğu,Orjinal konşimentoları davalı taşıyıcıya teslim etmeyen davacının kusurlu olduğu, davacının kendi kusurunu davalıya yükleyerek zarara uğradığı iddiasıyla davalıdan talepte bulunamayacağı, Konşimentolar İsrail Gümrüğüne gittiğinde, malın İsrail’deki alıcısına teslim edilebiliceği, kaldı ki 21/07/2017 günlü bilirkişi raporunda da açıkça incelenen davacı ticari defter mali kayıtlarına göre davacı, dava konusu mal bedeli alacaktan sonra da, alıcıya mal göndermeye devam ettiği ve alıcıdan tahsilatlarda bulunulduğu ve dolayısı ile icra talep tutarı borçlu şirket ödemelerinden mahsup edilmesi gerekirken, bunun yapılmadığı, yük indirilmesinden 1 yıl geçtikten sonra ikame olunan bu davada davalı taşıyıcının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; alıcı firmanın orijinal konşimentolar olmaksızın fatura konusu malları teslim aldığı için davacı müvekkilinin firmaya mal bedellerini ödemediğini, sözleşmede aksine şart bulunmadığı yada boşaltma limanındaki teammüller farklı yönde olmadığı takdirde, teslim bakımından genel olarak kabul edilen kuralın taşıyanın yükü konşimento karşılığında teslim edeceği olduğunu, davalı firmaya zararın tazmini için gönderilen ihtarnameden herhangi bir sonuç alınamadığını, bilirkişinin mahkemenin kendisini görevlendirme ve yetkilendirme sınırını aşarak rapor tanzim ettiğini, bilirkişinin dava ikamesinde zamanaşımından bahsettiğini, zamanaşımının sadece davanın taraflarınca ileri sürülebilen bir defi olduğunu, yine bilirkişinin mali kayıtlara göre, davacının dava konusu mal bedelinden sonra da davalıya mal göndermeye devam ettiği, davalıdan ödeme aldığı dolayısıyla icra takibine konu alacağı buna mahsup etmesi gerektiği gibi manasız bir çıkarımda bulunduğunu, davacının ticari faaliyetini nasıl devam ettireceğinin bu yargılamanın konusu olmadığını, davalının davaya cevap vermediği gibi duruşmalara mazeretsiz olarak iştirak etmediği ve vekil göndermediğini, bu durumda orijinal konşimentonun davalıya teslim edilmediği gibi bir iddia, savunma ve hatta bunu ispat eden hiçbir delil sunulmadığını, somut ve mevcut olan delillere göre karar verilmesi gerekirken soyut ve namevcut iddialara göre karar verildiğini, bilirkişi raporunda, davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı, davacının davalıdan 536.689,58 TL alacaklı olduğu, yani taşımaya konu malların bedellerinin ödenmediği, çünkü davalının konşimento sureti ibraz edilmeksizin yükün varma yerine indirilmesi ile antrepoya çekilmesinde kusurlu olduğunun anlaşıldığını belirterek kararın düzeltilerek itirazın iptali ve takibin devamına, takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; İİK.’nun 67. vd. maddeleri uyarınca, açılan itirazın iptali davasıdır.
İcra takibine konu alacak; Deniz taşıması nedeniyle fatura konusu konişmento muhteviyatının haksız tesliminden kaynaklanan alacağının tahsili isteminden kaynaklanmaktadır.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı taraf istinaf yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK. 355. Maddesi uyarınca; ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
6100 sayılı HMK. 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. HMK. 1 maddesi uyarınca; mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir.Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkoınusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır.TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.TTK’nun 5. Kitap bölümünde ‘Deniz Ticareti’ başlığı altında yapılan düzenlemelere ilişkin davalar ise Denizcilik İhtisas Mahkemesinin görev alanına girmektedir.Somut olayda icra takibine konu alacak taraflar arasındaki deniz taşıma sözleşmesi uyarınca davalı tarafından taşıması üstlenilen emtianın konşimentolar olmaksızın usulsüz teslim edilmesi nedeniyle ödenmeyen emtia bedelinin uğranılan zarar olarak taşıyıcı davalıdan tahsili istemine ilişkindir.Uyuşmazlık Deniz Ticaret Hukukuna göre Özel İhtisas Mahkemesi olan Ticaret Mahkemesinin Deniz İhtisas Dairesinde çözümlenmesi gerekmektedir. Mahkemece Deniz Ticaret Mahkemesi’nin ( Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin) görevli olduğu eldeki davaya bakılarak davanın esası hakkında karar verilmesinde isabet bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, HMK.’nın 353-(1)-a)-3 maddesi gereğince davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/967 Esas-2017/893 Karar sayılı ve 28/11/2017 tarihli hükmünün HMK.’nun 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA;
Davanın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1-c bendinde düzenlenen mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu nedeniyle aynı yasanın 115/2 fıkrası gereğince USULDEN REDDİNE,
6100 sayılı HMK. 20.maddesi gereğince kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu halinde dosyanın görevli bulunan deniz ticareti davalarına bakmakla görevlendirilen İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine6100 sayılı HMK.20.maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içinde ilk derece mahkemesinden , dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde,DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına.6100 sayılı HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemenin dava dosyası üzerinden karara bağlanmasına,
2- İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
Kararın 6100 sayılı HMK.’nın 359-(3) maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
Dosyanın HMK.’nun 353-(1)-a maddesi gereğince kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/09/2019