Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/554 E. 2019/1103 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/554
KARAR NO : 2019/1103
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/12/2017
NUMARASI : 2016/933 Esas 2017/1020 Karar
BİRLEŞEN DOSYA : İSTANBUL 15.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2016/1064 ESAS SAYILI DOSYASI
ASIL-BİRLEŞEN DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 12/09/2019
Asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün davacı/karşı davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili … dava dışı … San ve Tic Ltd Şti lehine … Bankasından alınan 300.000 TL tutarlı bir kredinin teminatı olarak … İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkiinde kain …. parsel sayılı taşınmaz üzerinde ipotek tesis ettiğini, davalı … A.Ş’nin bahsi geçen ipotek karşılığında daha yüksek miktarda kredi verebileceğini belirtmesi üzerine müvekkilinin ipotek tesisi ile kredinin davalı bankaya nakli için eşi ile birlikte … A.Ş Beylikdüzü Şubesine gittiklerini, burada müvekkiline kredi ve ipotek nakli yapılacağı ve daha sonra kredinin verileceğinden bahisle hile ile aldatılarak 28/05/2015 tarihli “müşterek borçlu ve müteselsif kefalet için eş muvafakat namesi isimli belge, imza kartonu ve sözleşme öncesi bilgi formununun imzalatıldığını, bu işlemlerden sonra dava dışı … San ve Tic Ltd Şti’nin kredi notu yetersiz bulunduğundan bahisle kredi talebinin reddedildiğini, kredi talebinin reddi üzerine müvekkilinin imzaladığı belgelerin kendisine verilmesi ve ipotek tesis edilmemesi için davalı bankanın Beylikdüzü Şubesine ve Çorum Şubesine gittiğini, kendisine şube çalışanları tarafından kredi başvurusu reddedildiğinden başvuru dosyasının da imha edildiği bilgisi verildiğini, bu süreçten sonra dava dışı … Ltd Şti’nin ayrı ve müstakil bir kredi başvurusu yapıldığını, Yalova’da bazı taşınmazlar üzerine ipotek tesis ettirerek, yeni bir genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı bankadan kredi kullandığını, müvekkilinin haberi dahi olmayan bu sözleşme ve kredi işleminde kefil olma ya da kredi borçlusu lehine ipotek verme gibi bir iradesi de bulunmadığını, dava dışı … Ltd Şti’nin iflas erteleme başvurusunda bulunması ve iflas erteleme tedbir kararı alması üzerine davalı banka K.Maraş ….Noterliğinin … yevmiye numaralı, 27/05/2016 tarihli ihtarnamesi ile … firmasının kredilerinin kat edildiğini, müvekkilinin de müteselsil kefil olarak borçtan sorumlu olduğunu bildirildiğini, müvekkilinin bu ihtarname üzerine ilgili banka şubesine kendisinin kefaletinin olmadığını belirten Çorum ….Noterliğinin ….yevmiye numaralı, 06/06/2016 tarihli cevabı ihtarnamesi keşide ettiğini, müvekkilinin kefil olarak imzaladığı bir genel kredi sözleşmesinin bulunmadığını bildirerek; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ve …. firmasının kredi borçlarının müteselsil kefili olarak davalı bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli olarak davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVADA CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili banka ile davacı arasında 28/05/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ticari kredili mevduat hesabı, taksitli ticari kredi, çek taahhüt kredisi, nakdi krediler ve ihtarname noter masrafı borcunun davacı tarafça vadesinde ödenmemesi nedeniyle 26/05/2015 tarihinde hesabın kat edildiğini ve borcun muaccel hale geldiğini, K.Maraş …Noterliğinin 27/05/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borçlulara borcun ödenmediği takdirde her türlü yasal işlemin başlatılacağı, sözleşmede belirtilen temerrüt faizi, gider vergisi, yargılama gideri, avukatlık ücreti ve sair ferilerin davacı tarafa ait olacağının ihtar edildiği, ihtarnamenin davacıya tebliğ edildiğini, davacının temerrüde düştüğünü, bunun üzerine davacı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, yapılan icra takibine davacı borçlunun itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davacı tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan bir genel kredi sözleşmesinin bulunmadığı ve müvekkili banka tarafından hile ile aldatıldığı iddalarının yersiz olduğunu, davacı tarafça müvekkili banka tarafından talep edilen faizin hatalı olduğu ve hatalı faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmış olduğu yönündeki iddialarının yersiz olduğunu bildirerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davacı arasında 28/05/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ticari kredili mevduat hesabı, taksitli ticari kredi, çek taahhüt kredisi, nakdi krediler ve ihtarname noter masrafı borcunun davacı tarafça vadesinde ödenmemesi nedeniyle 26/05/2015 tarihinde hesabın kat edildiğini ve borcun muaccel hale geldiğini, K.Maraş ….Noterliğinin 27/05/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borçlulara borcun ödenmediği takdirde her türlü yasal işlemin başlatılacağı, sözleşmede belirtilen temerrüt faizi, gider vergisi, yargılama gideri, avukatlık ücreti ve sair ferilerin davacı tarafa ait olacağının ihtar edildiğini, ihtarnamenin davacıya tebliğ edildiğini, davacının temerrüde düştüğünü, bunun üzerine davacı aleyhine İstanbul .. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, yapılan icra takibine davacı borçlunun itiraz ettiğini ve takibin durduğunu bildirerek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP : Davalı vekili dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacının banka tarafından hile ile kendisinin aldatıldığını ispat edemediği, asıl borçlu …San ve Tic Ltd Şti’ne bankaca kredi kullandırıldığı, banka tarafından Kahramanmaraş …Noterliğinin 27/05/2016 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek hesabın kat edildiği, ihtarnamenin … 01/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, … 03/06/2016 tarihinde temerrüde düştüğü, banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda kredinin asıl borçlu tarafından kullanıldığının tespit edildiği, davalının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile kefalet limiti olan 1.000.000 TL bedelin talep edilen asıl alacak tutarı 645.567,97 TL’nin üzerinde olması sebebi ile kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu olduğu, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin 23.maddesinde gayrinakdi kredilerden doğan bedellerin bankaya depo edilmesini müşteriden ve müşterek borçlu ve müteselsil kefillerden davacı bankanın talep edebileceğinin kararlaştırıldığı, dava dışı kredi borçlusunun yedinde 5 adet çekin bulunduğu, sözleşmenin 23.maddesi kapsamında çek bedellerinin nakdi teminat olarak kefilden deposunun talep edilebileceği, davacı bankanın 5 adet çek yaprağı bedeli olan 5.450,- TL’nin bankanın faiz getirmeyen bir hesapta bloke edilmesini talep hakkı olduğu, davalının takip tarihi itibariyle ihtiyaç kredisinden toplam 498.307,39 TL rotatif krediden toplam 211.574,91 TL, çek hamillerine yapılan ödemeden dolayı 7.353,00 TL, kredili mevduattan dolayı 14.219,27 TL olmak üzere toplam 731.454,57 TL borçlu olduğu, sair masraflarla birlikte davacının davalıdan talep edebileceği miktarın 733.976 TL olduğu hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporu ile anlaşıldığı gerekçesiyle; asıl davada davacının menfi tespit talebinin reddine, birleşen davada, Nakdi alacaklar açısından; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 733.914,23 TL üzerinden devamına, asıl alacak 645.576,97 TL’ye takip tarihinden itibaren %100 temerrüt faizi ve %5 gider vergisi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, taraflarca belirlenebilir likit alacak miktarına itiraz edildiğinden toplam alacak miktarı üzerinden %20 tazminatın davalıdan tahsiline, Gayrinakti alacaklar açısından; 5.160,00 TL’nin davacı bankaya ait faiz getirmeyen bir hesapta deposunun teminen icra takibinin devamına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-karşı davalı vekili dilekçesinde; ihtilaf konusu uyuşmazlık hakkında en ufak bir inceleme ve değerlendirme dahi yapılmadığını, itirazlar değerlendirilmeden hüküm kurulduğunu, davalı bankanın sunduğu 28/05/2015 tarihli GKS ile dava dışı borçlu …San. Ve Tic.Ltd. Şti.’ne bir kredi kullandırılmadığını, takip konusu borcun dava dışı borçlu … firması ile davalı banka arasında 28/05/2015 tarihinden sonra akdedilen başka bir GKS’den doğduğunu, mahkemece borcun bir başka GKS’den doğduğunun ispat edilemediği bu konuya ilişkin delil sunamadığı belirtilmişse de; davalı banka ile dava dışı şirket arasında akdedilen tüm kredi sözleşmelerinin celp edilmesi ve davalı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması talep edildiğini ancak taleplerinin değerlendirilmediğini, tanıkların dinlenmediğini, mahkemece eksik inceleme yapıldığını, müvekkili aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşmadığını, davacının talebinin içeriği gereği icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Asıl Dava; İİK. 72/3 maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan Menfi Tespit davası;birleşen dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için müteselsil kefil aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkin İİK. 67. vd. maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.Mahkemece; asıl davanın reddine birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı- birleşen davalı istinaf yoluna başvurmuştur. İstanbul …. İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyası ile davacı takip alacaklısı banka tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 439.208,58 TL ihtiyaç kredileri (asıl alacak), 186.306,30 TL rotatif kredi alacağı (asıl alacak), 6.450,-TL tazmin edilen gayrinakdi krediler – karşılıksız çek ödemesi alacağı, 13.612,09 TL tüzel kredili mevduat hesabı (asıl alacak), 81.847,77 TL takip öncesi işlemiş faiz, 4.092,39 TL BSMV, 2.459,66 TL diğer masraf alacağı olmak üzere toplam 733.976,79 TL alacak yönünden ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Çorum … Noterliğinin tarafından düzenlenen 27/05/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile davalıya ihtarname tebliğinden itibaren 24 saat içerisinde ihtara konu alacağın ödenmesi konusunda hesap kat ihtarnamesi gönderildiği, ihtarnamenin davalıya 01/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.Davacı banka ile dava dışı …Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında 28/05/2015 tarihli 1.000.000- TL limitli Kredi Genel Sözleşmesi imzalandığı; davalı tarafından genel kredi sözleşmesini kefalet limiti, kefalet tarihi ve müteselsil kefil ibaresinin yazmak suretiyle imzalandığı ,aynı gün davalının eşinin bu kefalete rıza gösterdiğine ilişkin eş muvafakatnamesininin imzalandığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık; takibe konu alacağın davalı-birleşen davacı banka ile davacı-birleşen davalı arasında imzalanan 28/05/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve davacının kefaletinin geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6098 sayılı TBK.’nun 583. maddesinde; “kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır” TBK’ nun Eşin rızası başlıklı 584 .maddesinde“ Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.” hükümleri düzenlenmiştir. Kefalet sözleşmesi alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. Kefalet sözleşmesi kişisel bir teminat sözleşmesidir. Diğer sözleşmeler gibi kefil ile alacaklının karşılıklı ve birbirine uygun iradelerinin birleşmesi ile meydana gelir. Bu sözleşme ile kefil, asıl borçlunun borcunu alacaklıya karşı ifa edememesi tehlikesini kişisel olarak üstlenmektedir.İstinaf incelemesi HMK. 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı-birleşen davalı, dava ve icra takibine konu alacağın dava dışı borçlunun banka ile imzaladığı farklı bir kredi sözleşmesinden kaynaklandığına ilişkin iddasına konu borcun kaynağı kredi sözleşmesinin varlığı somut olarak ortaya konulmaması somutlaştırılmaması, davacı-birleşen davalının kefil olma iradesinden ziyade eşinin kefilliğe muvafakat etme iradesinin hile ile sakatlandığına ilişkin iddası yönünden dava dışı eşin herhangi bir talebi ve davası bulunmaması , yargılama sırasında da bu iddianın ispatı için herhangi bir delil sunulmaması ve ispat edilmemesine ve 28/05/2015 tarihli genel kredi sözleşmesindeki imzalara ilişkin herhangi bir itirazının bulunmamasına göre mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre bankanın alacaklı olduğunun kabulü ile asıl dava menfi tespit davasının reddine, birleşen itirazın iptali davasının kabulüne ve genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacağı önceden belirlenebilir ve likit olduğundan, İİK67/2 maddesi uyarınca borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davacı-birleşen davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı/karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Asıl dava yönünden alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından davacı/karşı davalı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Birleşen dava yönünden alınması gereken 50.165,08 -TL istinaf karar harcından davacı/karşı davalı tarafından peşin yatırılan 12.541,27 TL harcın mahsubu ile bakiye 37.623,81 TL harcın davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacı/birleşen davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davalı/birleşen davacı yan gider avansından karşılanan 56,00-TL posta masrafının davacı/birleşen davalıdan alınarak davalı/birleşen davacıya ödenmesine,Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine ,HMK.nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 12/09/2019