Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/509 E. 2018/1287 K. 25.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/509
KARAR NO : 2018/1287
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/09/2017
NUMARASI : 2015/280 E.-2017/746 K,
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/10/2018
Davanın kabulune ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasındaki işveren mali sorumluluk sigortası akdedildiğini, sigorta döneminde işyeri çalışanlarından …un 24.10.2005 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle;SGK tarafından açılan rücu davası neticesinde İstanbul 11. İş Mahkemesi’nin verdiği karar uyarınca 82.556,50-TL davalı sigortacı tarafından ödenmediğinden müvekkili davacı tarafından ödendiği ; sigorta tazminatını ödemeyen davalı aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün…. esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine başladıklarını, davalı tarafından itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının bu itirazını haksız ve kötü niyetli olduğunu itirazın iptali ile takibin devamına, kötü niyetli davalının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili; davacının açtığı davanın zamanaşımı süresinin dolduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe ile sınırlı olduğunu olay başına 30.000-USD olduğunu, dava konusu kaza ile ilgili SGK tarafından davacı aleyhine açılan İş Mahkemesindeki davanın kendilerine ihbar edilmediğini, verilen karar sonucu davacının çalışanına yaptığı ödemeyi müvekkilinden tahsil etmek istediğini müvekkili tarafından sorumlu bulunmadıklarını, %25 kusur oranı ile sınırlı olduklarını, bunu aşan bu davada %50 kusur kabul gördüğünden müvekkilinin müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulduğunu, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece,sigorta teminat süresi içerisinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalının davacının SGK ya yaptığı ödeme nedeniyle sorumlu ve alaacğın likit bulunduğundan davanın kabulü ile, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, alacağın %20’si olan 18.079,30 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, davacının talebi yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu kaza ile ilgili olarak SGK tarafından davacı şirket aleyhine İstanbul 11. İş Mahkemesi’nin 2010/500 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, davanın kendilerine ihbar edilmediğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin işveren mali sorumluluk sigorta poliçesinden dolayı sorumluluğunun sigortalılarının kusurunun ve sorumluluğunun ispat edilmesi halinde başlayacak olup davacı tarafından sigortalının kusur ve sorumluluğunun ispatlanmadığını, dava konusu kazaya ilişkin tam araştırma raporları ve ceza dosyası ile birlikte dava konusu kaza hakkında Adli Tıp Kurumu’ndan kusur raporu alınmadığını, davacı tarafından destekten yoksun kaldıkları makul ve muteber delillerle ispatlanmadığını, SGK tarafından ilk peşin sermaye değerlerinin bildirilmediğini, yasa ve Yargıtay kararları gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş kazası kolundan yapılan ödemelerin tazminat taleplerinden indirilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere müvekkili şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini, müvekkili şirket aleyhine yargılama gideri, faiz ve vekalet ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İlk olarak müteveffa sigortalı mirasçıları tarafından işveren aleyhine dava konusu kaza ile igili olarak açılan destekten yoksun kalma talepli dava da kapanan Beyoğlu 1. İş Mahkemesi 2005/1291esas 2011/363 karar sayılı dosyası ile dava açılmış ,bu dosyada ki belgelerden davalı …Sigorta’ya hasar ihbarı yapıldığı, davalı sigorta şirketinin başvuru üzerine hasar dosyası açtığı ve mirasçılara 6.3.2007 tarihinde 13.860-TL ödeme yaptığı ve yapılan yargılama neticesinde mahkemece davalı işveren hakkında tazminata hükmedildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
İstanbul 11. İş Mahkemesi’nin 2011/500 esas sayılı dosyasında bu kez davacı SGK tarafından davalılar dosya davacısı işveren ve davadışı sürücü …aleyhinde açılan davada ;24.10.2005 tarihinde geçirdiği trafik kazası neticesi vefat eden işçinin mirasçılarına bağlanan gelir ve sosyal yardımlardan dolayı kurum zararı oluştuğu ; kazada daha evvel mirasçıların açtığı dava neticesinde %50 oranında kusurun dava dışı araç sahibi ile kalan kusurun işçi ve davalı işverene paylaştırıldığını bildirerek oluşan kurum zararı 39.323,84-TL nin gelirlerin onay tarihinden itibaren faiz işletilerek davalılardan müteselsilen tahsili talep edilmiş olup yapılan yargılama neticesinde dosya davacısı davalının kusuru %25, ayrıca müteveffa işçinin kusuru %25 ,davadışı araç şöförünün kusuru da %50 olarak belirlenerek kurum alacağı 39.323,84-TLnın gelir onay tarihi olan 2006 tarihinden itibaren faiz işletilerek davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Bilahare onama ile kesinleşen mahkeme kararına dayanılarak SGK tarafından 8.4.2013 tarihinde başlatılan icra takibi nedeniyle Bakırköy 16 İcra Müdürlüğüne 8.4.2014 tarihinde banka havalesiyle davacı 82.556,50-TL ödeme yapmıştır.Yapılan ödemenin akabinde davacı ve davalı arasında nisan 2014-aralık 2014 tarihleri arasında sürekli olarak mail ortamında yazışmalar yapıldığı son olarak davalının durumu hukuk servisinde inceletildiği ve sigortalının %25 kusuru dışında bir ödeme yapılmayacağının davacıya bildirildiği ve davacı tarafça kabul edilmediği ,davacının bu kez ödediği alacak tutarı 82.556,50-TL ile ödeme tarihi olan 8.4.2014 tarihinden 28.1.2015 takip tarihine kadar işleyen faiz 7.840,04-TL ile birlikte tahsili için İstanbul ….İcra Dairesinin … sayılı dosyasında 28.1.2015 tarihinde icra takibi başlattığı ,davalı tarafından istenilen belgelerin hasar servisine ibraz edilmemesi nedeniyle hasarın ödenmediği ve alacak miktarının likit bulunmaması nedeniyle takibe ,borca itiraz ettiği takibin durduğu anlaşılmaktadır.
Işveren Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1.maddesi sigorta teminatının kapsamı ;başlıklı olup poliçe, işyerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk nedeniyle işverene bir hizmet akdi ile bağlı ve Sosyal Sigortalar Kanununa tabi işçiler veya bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve Sosyal Sigortalar Kurumu’nun sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat talepleri ile yine aynı Kurum tarafından işverene karşı iş kazalarından dolayı ikame edilecek rücu davaları sonunda ödenecek tazminat miktarlarını, poliçede yazılı meblağlara kadar temin eder.
Sigortacı ayrıca bu sigorta poliçesi ile ilgili bir dava açılması halinde hükmolunan mahkeme masrafları ile avukatlık ücretlerini ödemekle yükümlüdür.şu kadar ki hükmolunan tazminat sigorta bedelini geçerse sigortacı avukatlık ücreti de dahil dava masraflarını ancak sigorta bedeli nispetinde karşılamakla yükümlüdür .”şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK nun 1473. Ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup ; uygulanması gereken zamanaşımı süresi TTK nun 1482.maddesinde sigortacıya yönlendirilecek tazminat istemlerinin sigorta konusu olaydan itibaren 10 yılda zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiş olup;İşveren Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 15.maddesinde de zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu düzenlenmiştir. Olayın 24.10.2005 tarihinde gerçekleştiği ,davacının ödemeyi 8.4.2014 tarihinde yaptığı,İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … icra takip dosyasının açılma tarihi de 28.1.2015 tarihi olduğu anlaşılmasına göre;olay tarihinden itibaren 10 yıllık süre içerisinde rücuya ilişkin takip başlatıldığı anlaşılmakla zamanaşımını kesen sebebler dahi incelenmesine gerek olmadan davalının zamanaşımına yönelik savunmaları ve istinaf sebebi yerinde bulunmamaktadır.
Dava konusu iş kazası niteliğindeki trafik kazası nedeni ile SGK lehine hükmedilen kurum zararını müteselsilen ödemekle yükümlü sayılan davacının hükmedilen tutarı ferileriyle birlikte ödediği sabit olup davalının itiraz ettiği hususlar kesinleşen hüküm kapsamında yeniden incelenemeyeceği açıktır.Davalının ;sigortalının kusur oranında ödeme teklifinde bulunduğu anlaşılmakta ise de ,müteveffanın kusurunun işverenin kusuruna eklenmesi gerektiği izahtan vareste olup, ayrıca tazminatın tümünü müteselsilen ödemekle yükümlü tutulan davacının ve diğer davalının kusur oranı SGK yı ilgilendirmediğinden ,mahkemenin tüm zarardan davalıyı sorumlu tuttuğu anlaşılmakla, işverenin karşılaşabileceği hukuki talepleri karşılamakla yükümlü bulunan davalının da kusuru oranında ödeme yapması gerektiğini ileri süremeyeceği ,ancak sigortalısının dışında kusuru olanlara rücu hakkını kullanabileceği gözönüne alındığında kusura ve oranına yönelik savunmalarının da dinlenebilir olmadığı,alacağın mahkemece hükmedilmiş alacağa dayalı olduğundan likit ve belirlenebilir olduğu gözetilerek ,Davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmemiş istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davalıdan alınması gereken 6.174,98-TL istinaf karar harcından yatırılan 1.025- TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 5.149,98-TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına .
İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 42,35- TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 25/10/2018