Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/490 E. 2018/505 K. 03.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/490
KARAR NO : 2018/505
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/01/2018 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2017/762 Esas
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 03/05/2018 (11.5.2018 yazım tarihli )
İhtiyati tedbir isteminin reddine dair hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, dava dışı…ltd.şti nin maliki olduğu Nazilli ilçesinde kai Parselde kayıtlı bulunan gayrimenkulün 04.02.2014 tarihli kira sözleşmesi ile 10 yıl süre ile davacıya kiralandığını ve kira sözleşmesinin tapuya şerh edildiğini, anılan kira sözleşmesi uyarınca taşınmazın her türlü kullanım hakkının 10 yıl süre ile müvekkil şirkete ait olduğunu, müvekkili şirketle dava dışı ….ltd.şti arasında müvekkilinin kullanım hakkına sahip olduğu taşınmaz üzerinde kurulu akaryakıt istasyonun işletilmesi için Bayilik Sözleşmesi ve Çerçeve Protokol akdedildiğini, …l’un 27.05.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile müvekkili ile akdettiği bayilik sözleşmesi’ni haksız olarak feshettiğini belirterek, öngörülecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini, davalı şirketin müvekkili şirketin hukuki kullanım hakkına sahip olduğu gayrimenkul üzerinde kurulu akaryakıt istasyonunda dava dışı …ı Petrol vasıtasıyla satış yapmasının engellenmesi ve taşınmaza bulunan davalıya ait tüm görsellerin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, müvekkili şirketin 6102 Sayılı T.T.K.’nın 54. Ve 55. Maddeleri uyarınca haksız rekabet oluşturacak şekilde dürüstlük kuralına aykırı bir davranışı veya ticari uygulaması olmadığını, ikame edilen davanın müvekkil şirket açısından pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini,hukuki dayanaktan yoksun ihtiyati tedbir talebinin de reddi gerektiğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, 30/01/2018 tarihli ara karar ile, tedbir konusunun yargılama faaliyeti gerektirdiği, davayı esastan çözücü mahiyette tedbir kararı verilemeyeceği gözetilerek davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, davalının müvekkilinin hukuksal tasarrufunda bulunan taşınmazdaki haksız rekabet teşkil eden faaliyetinin herhangi bir dayanağı bulunmadığını, müvekkilinin söz konusu taşınmazın hukuksal tasarruf hakkının sahibi olduğunu ve davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin kesin olarak ispatlandığını, T.T.K.’nun 61. maddesine dava açma hakkına haiz bulunan kimsenin talebi üzerine haksız rekabetin meni yönünde tedbir kararı verebileceğinin açıkça düzenlendiğini, davalı şirketin müvekkil şirketin hukuki kullanım hakkına sahip olduğu taşınmazda kurulu akaryakıt istasyonunda dava dışı Kayıkçı Petrol vasıtasıyla satış yapmasının engellenmesi ve taşınmaza bulunan davalıya ait tüm görsellerin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekirken anılan gerekçeyle tedbir taleplerinin reddine karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığını belirterek red kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı vekili kira sözleşmesi ile müvekkilinin kullanma hakkı bulunan taşınmaz üzerinde davalı akaryakıt dağıtım şirketinin akaryakıt istasyonunun işletilmesi için davalı şirketle sözleşme yapmak suretiyle haksız rekabet yaptığını ileri sürdüğü davalı şirketin istasyonda satış yapmasının ve kullanımının engellenmesi dava ve ihtiyati tedbir yoluyla talep ettiği anlaşılmaktadır.
HMK 389.maddesi gereği mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın doğacağından endişe edilmesi hallerinde ihtiyati tedbir kararı verilebileceği ,düzenlenmiştir.
Dava konusu olayda dava dışı Kayıkçı petrol ltd. şirketinin davacı ile olan bayilik sözleşmesini fesh ettiği,sonrasında davalı ile yeni bir bayilik sözleşmesi aktettiği bildirilerek davalının haksız rekabette bulunduğu ileri sürüldüğü,akaryakıt İstasyonunun kullanıcısı-işleticisinin dava dışı şirket olduğu ,davalının davacının kira sözleşmesi nedeniyle kullanım hakkına sahip olduğu istasyonun işleticisi ile bayilik sözleşmesi ihdas etmesinin haksız rekabet teşkil edip etmediği yapılacak yargılama sonucu belirlenecek olduğu ,dava neticesinde ulaşılacak sonucu elde edecek şekilde bir ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gibi HMK 389.madde de yazılı koşulları taşıyan değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada imkansız hal geleceği veya gecikme sebebiyle doğacak ciddi bir sakıncanın mevcut bulunmadığı ,eğer kira sözleşmesi kusurlu olarak ihlal edilmiş ise davacı zararının tazmininin işleticiden veya davacıdan her zaman talep edilebileceği gözetildiğinde ,davadışı işleticiyle imzalanan sözleşme gereği kurulan bayilik ilişkisinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulamayacağı ,davacı vekilinin istinaf sebeblerinin yerinde ve reddedilen talebinin yasal olmadığı sonucuna varılmakla ,Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere HMK.’nın 362.f maddesi uyarınca oy birliği ile karar verildi. 03/05/2018