Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/488 E. 2018/1670 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/488
KARAR NO : 2018/1670
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2018
NUMARASI : 2017/12 Esas 2018/106 Karar
DAVA : İtirazın İptali(Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/12/2018
Davanın kabulune yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi uyarınca müvekkilinin davalı için taşıma işleri yaptığını, ancak davalının bakiye cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili, dava dışı İsveç firması Inplastic’in müvekkiline sipariş verdiğini ve taşıma işi için de davalı ile anlaştığını, davacı tarafça sunulan sözleşmenin ihtilaf konusunu kapsamadığını, ayrıca icra takibinin faturaya dayalı olması nedeniyle davacının sözleşmeye dayanamayacağını, kaldı ki sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulu mahiyetinde olması nedeniyle geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında geçerli olan 18/11/2014 tarihli Yurtdışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi’nin F/2 maddesi uyarınca alıcı veya üçüncü kişinin taşıma ücretini ödememesi halinde bu ücretin göndericiden alınacağının kararlaştırıldığı, dava dışı alıcı… isimli firmanın görevlendirdiği öne sürülen davacı nın aynı zamanda davalının anlaşmalı taşıyıcısı olduğu, davalı şirketin dava konusu taşıma işinde davacının … tarafından tayin edildiğini ispata yönelik delil sunamadığı, konşimento alıcı ödemeli olsa bile yukarıda sözü edilen sözleşme hükmü uyarınca davacının ifa ettiği taşıma işinden dolayı hak kazandığı bedelin davalı tarafından ödenmesi gerektiği, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan 02/06/2016 tarihli faturaya dayalı 5411,40- TL, cari hesap ilişkisine dayalı toplam 5.494,80- TL alacağının bulunduğu, davalı tarafından 06/12/2016 tarihinde 83,40-TL ödeme yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile, itirazın 5.494,80- TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin devamına, davalı tarafından ödenen 83,40- TL’nin icra dairesi tarafından infazda dikkate alınmasına, asıl alacak 5.411,40-TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, 5.411,40- TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
1-İcra takibinin faturaya dayalı olduğunu, bu nedenle davada sözleşmeye dayanılamayacağını, Sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulu mahiyetinde hükümler taşıması nedeniyle geçersiz olduğunu,
2-Sözleşmenin taraflar arasında yapılacak gönderi ve kabulleri kapsadığını, 3.kişilerin talep ve siparişlerinin müvekkili ile kesişmesi halinde müvekkilinin sözleşmeye göre sorumlu tutulamayacağını, dava konusu taşıma ile ilgili olarak müvekkilinin davacıdan taşıma talebinin olmadığını, talebin İsvaç firmasından geldiğini, konşimento ve dosyaya sunulan e-postadan da bu durumun anlaşıldığı,
3-Bilirkişi raporunda varılan sonucun yanılgılı olduğunu,83,40 TL ödeme ile birlikte tüm borcun ödenmiş olduğunu belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki e-posta yazışmalarından taşımanın davacının talebi ile yapıldığının anlaşıldığı, müvekkili ile dava dışı alıcı arasında sözleşmesel bir ilişki bulunmadığını,alıcı tarafından ödenmeyen tutardan davalının sorumlu olduğunu belirterek istinaf isteminin reddini istemiştir.
GEREKÇE :Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise, A230653 nolu 02.06.2016 tarihli 5.411,40 -TL bedelli faturadan kaynaklanmaktadır.
Davacı, dava konusu taşıma işinin taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca ve davalının talebi doğrultusunda yapıldığını, ancak alıcının siparişi iptal ettiğini davalıya bildirmesi nedeniyle malı teslim almaktan kaçındığını, sözleşme uyarınca alıcı tarafından ödenmeyen navlun bedelinden davalının sorumlu olduğunu ileri sürmüş, davalı ise dava konusu taşıma işi sözleşme kapsamında bir taşıma olmadığı gibi müvekkilinin taşımaya ilişkin bir talebinin de olmadığını, dava dışı alıcı firmanın davacı ile doğrudan anlaşma sağladığını, alıcı tarafından ödenmeyen tutardan kendisinin sorumlu olmadığını savunmuştur.
Taraflar arasında akdedilen 18/11/2014 tarihli Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmenin H/1 maddesinde 1 yıl süreli olduğunun, ancak taraflarca yenilenmeyeceği yönünde bildirimde bulunulmadığı sürece aynı şartlarda 1 yıl daha uzatılmış sayılacağının, F/2 maddesinde ise ödemeli olarak gönderi yapan müşterinin taşıma ücretlerinin alıcı veya 3.kişi tarafından ödenmemesi durumunda bu ücretleri ödemekle yükümlü olduğunu kabul ve taahhüt ettiğinin hüküm altına alındığı görülmüştür.
Davalı tarafça sözleşmenin genel işlem koşulu içeren hükümleri nedeniyle geçersiz olduğu ileri sürülmüştür. TBK hükümlerine göre genel işlem koşulu içeren sözleşme yapılabilir. Aynı Kanun’un 25. maddesi uyarınca, genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz. Bu düzenlemeye göre, genel işlem koşullarının geçersiz olması için, dürüstlük kuralına aykırı olması ve karşı tarafın durumunu ağırlaştırması gerekir. Davacının alıcı ödemeli taşımalarda alıcı tarafça ödenmeyen ücreti gönderici olan davalıdan talep etmesi, dürüstlük kuralına aykırı haksız işlem şartı niteliğinde kabul edilmediğinden, davalı vekilinin genel işlem koşullarına dayalı istinaf sebep ve gerekçeleri yerinde görülmemiştir
Dosya kapsamında mevcut davalı tarafından dava dışı…firması adına düzenlen 08/04/2016 tarihli fatura incelendiğinde satışın “Exw” olarak kararlaştırılmış olduğu görülmüş, yine davacı tarafça düzenlenen Konşimento incelendiğinde, taşımanın göndericisinin davalı, alıcısının dava dışı Inplastic firması olduğu, alıcı ödemeli olduğu görülmüştür.
Dava konusu taşıma işinde, davalı firmaya ait emtianın davacı tarafça taşındığı sabittir, taşımanın yapıldığı tarihte taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin sona erdirildiği yönünde bir iddiada bulunulmadığı gibi, bu yönde bilgi veya belgeye rastlanılmamıştır, dolayısıyla dava konusu taşıma işinin sözleşme kapsamında yapıldığının kabulü gerekir. Bu durumda davalının aksi yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Sözleşme uyarınca ise alıcı tarafından ödenmeyen navlun ücretinden davalı sorumlu olup, buna göre davanın kabulü yönündeki ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 375,35- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 94- TL harcın mahsubu ile bakiye 281,35- TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 16,- TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/12/2018