Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/468 E. 2018/1632 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/468
KARAR NO : 2018/1632
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/11/2017
NUMARASI : 2015/782 Esas-2017/1215 Karar
DAVA : İtirazın İptali(Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/12/2018 ( 30/12/2018 yazım tarihli )
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalı için taşıma işi yaptığını ve karşılığında fatura düzenlendiğini, davalının bir kısım ödeme yaptığını, ancak bakiye 3.231,64 -euro borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından davalı adına 31/07/2014 tarihli 4.800-euro bedelli fatura, bu faturanın TL cinsi olan 31/07/2014 tarihli 4815 sıra nolu 13.504,80 -TL bedelli fatura ve 20/07/2014 tarihli 4632 sıra nolu 23.104,80- TL bedelli faturaların düzenlenip davacı defterlerine işlendiği, davalı tarafından 27.000- TL bedelli 30/09/2014 keşide tarihli çek vasıtası ile yapılan ödemenin de kayıtlara işlendiği, takibin 31/07/2014 tarihli faturaya istinaden başlatıldığı, ancak faturalara istinaden alındığı kabul edilen 27.000- TL’nin düşümünden sonra davacının bakiye fatura alacağı bulunmadığı, davacının esasen kur farkından kaynaklanan alacağı talep etmek istediği, ancak itirazın iptali davasının takip ile sıkı sıkıya bağlı olup, TL olarak alınan çek ile yapılan ödemeden sonra kur farkından kaynaklanan alacağı talep imkanının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; takibe konu faturanın kur farkı faturası olmadığını, navlun faturası olduğunu, bilirkişi raporunda müvekkilinin bakiye 8.996,83- TL alacağı olduğunun tespit edildiğini, davalının defterlerini ibrazdan kaçındığını belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, bir adet navlun faturasından doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalı için taşıma işi yaptığını ve karşılığında dava konusu navlun faturasının düzenlendiğini, davalının bu faturaya ilişkin bakiye borcunu ödemediğini ileri sürmüş, davalı davaya cevap vermemiş olmakla birlikte icra takibine itirazında davacının taşıma işini gereği gibi ve zamanında yapmaması nedeniyle taşımaya konu emtianın zarar gördüğünü, davacıya borcunun olmadığını belirtmiştir.O halde dava konusu faturaya konu taşıma işinin yapıldığı davalının kabulündedir. Bu kabulle ispat yükünü üzerine alan davalı, taşıma işinin geç veya gereği gibi yapılmadığı yönündeki savunmasını ispata yönelik herhangi bir delil sunmamıştır.
İcra dosyası incelendiğinde, 30/10/2014 tarihinde A 4815 nolu faturaya dayalı olarak 3.231,64 -euro asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, davalının yasal sürede itirazı ile takibin durduğu görülmüştür.
Lehe delil vasfını haiz olduğu anlaşılan davacının 2014 yılı ticati defterleri incelendiğinde, davalı adına düzenlenen 20/07/2014 tarihli 4632 nolu 23.104,80- TL bedelli ve 31/07/2014 tarihli 4815 nolu 13.504,80 -TL bedelli faturaların kayıtlı olduğu, davalı tarafından 30/09/2014 vadeli 27.000- TL bedelli çek verildiği ve bedelinin ödendiği, buna göre davacının bakiye alacağının 8.966,83-TL olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu fatura incelendiğinde, 31/07/2014 tarihli A 4815 nolu 4.800-Euro bedelli “navlun,gümrükleme” açıklamalı açık fatura olduğu görülmüştür. Dava konusu olmayan 20/07/2014 tarihli 4632 nolu 23.104,80- TL bedelli faturaya dosya kapsamında rastlanılmamış ise de, fatura tarihindeki kura göre Euro karşılığının 8.000-Euro olduğu tespit edilmiştir.
Bu durumda 27.000-TL bedelli çek ödemesinin ilk fatura tarihi olan 20/07/2014 itibariyle geçerli olan kur dikkate alındığında Euro karşılığının 9.568,36 Euro’ya tekabül ettiği, buna göre davacının takip tarihi itibariyle 3.231,64 Euro bakiye alacağı olduğu, davalının itirazında haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesince bu hususlar dikkate alınmaksızın yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Yukarıda açıklanan bu gerekçelerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)b-2 gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/11/2017 Tarih 2015/782 Esas 2017/1215 Karar sayılı hükmünün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın KABULÜ ile; Gaziosmanpaşa …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında vâki itirazın İPTALİNE, takibin 3.231,64 Euro asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca faiz işletilmek suretiyle devamına,
Alacak likit olmakla, 3.231,64 Euro’nun takip tarihindeki TL karşılığı 9.163,96 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,”
İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak ;
“Alınması gereken 625,99- TL nispi harçtan 165,91- TL peşin nisbi harcın mahsubu ile bakiye 460,08-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından ödenen 165,91- TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından ödenen 1.000- TL bilirkişi ücreti ile 47,50- TL teb. ve posta gderi olmak üzere toplam 1.047,50- TL ilk derece yargı gideri ve 62,50- TL istinaf yargı giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 2.180- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine”
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 13/12/2018