Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/453 E. 2018/659 K. 01.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/446
KARAR NO : 2018/511
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/01/2018
NUMARASI : 2016/821 E.- 2018/16 K.
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/05/2018 (04/06/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkilinin … Tic. Ltd. Şti ünvanlı şirkette ortaklık payının tamamını Kocaeli …Noterliğinin 25/05/2012 tarih ve … yevmiye numaralı Limited Şirketi Hisse Devri Sözleşmesi ile …. Tic. Ltd. Şti.’ne (Adına vekaleten hareket eden … aracılığıyla) devrettiğini, buna rağmen şirketin halen ortağı olarak gözüktüğünü, bu durumu 31/05/2016 tarihinde vergi dairesine gittiğinde öğrendiğini, şirketle ilgili olarak müvekkili adına tebligat yapılıp banka hesaplarına haciz ve tedbir koyulma ihtimalinin bulunduğunu, bu nedenle davalı şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacı hisse devrini Noterden yaptığına göre öncelikle bu devrin ortaklar kurulu tarafından kabul edilmesi, pay defterine ve Ticaret Siciline işlenmesi için bildirilmesinin gerektiği, tanık olarak dinlenen davalı şirketin dışarıdan atanan son müdürü …ün, ortaklar kurulunun hisse devrine muvafakat ettiği ancak kararın sicile bildirilmediğini beyan ettiği , Davalı şirketin ticari defterlerinin, ortaklar pay defterinin incelenememesi nedeniyle tanığın bu beyanının tek başına yeterli görülmediği,Kararda ortaklar kurulu tarafından bir karar alınmışta sicile bildirilmemiş ise davacının ortaklıktan çıkma değil,hisse devrinin tescilini istemesi gerektiği , ….şirketine dava açılmadığı, davaya dahil edilmesinin de HMK hükümlerine göre mümkün olmadığı, alıcının taraf olmadığı davada hisse devrinin tartışılmasının hukuken mümkün olmadığı, davanın ortaklıktan çıkma davası olduğu ve bu dava sebebi ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda ortaklıktan çıkma için haklı sebep ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davalı şirketteki payını noter devir sözleşmesi ile ….Ltd. Şti. ne devir ettiğini, bu devre ortakların tamamının muvafakat ettiğini, davacının devir bedelini aldığı hususunun sözleşmede açıkladığını, ayrıca ibraname verdiğini, davalı tarafın da, şirket yetkililerinin mahkemede verdikleri ifadelerinde, bu belgelerin sahteliği veya geçersizliği hususunda bir beyanda bulunmadığını,noterde düzenlenmiş pay devir sözleşmesi bulunduğuna göre, hisse devrinin pay defterine kaydının amaçlandığı halde, bu hususun mutlaka geçerlilik şartı gibi değerlendirilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığını taleplerinin kabul edilmesini ,hükmün kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Davacı tarafından noter hisse devri sözleşmesi sunularak ,ortaklıktan ayrıldığını bildirerek çıkmaya izin verilmesi istenilmiş ise de dava dilekçesinde herhangibir haklı sebeb ileri sürmeksizin ortaklıktan çıkma istendiği ; davacının amacı devir işlemlerinin tamamlanarak şirket ortaklığından ayrılmak ve vergi borçları ile yükümlü olmaktan kurtulmak olduğu anlaşılmaktadır. Noterce düzenlenen hisse devri sözleşmesi dava dilekçesi ekinde sunulmuş ,ticari defter ve kayıtlara yargılama sırasında ulaşılamamış olup , davacı vekili istinaf aşamasında Noter tarafından onanmış; ortakların devre muvafakatını içeren ortaklar kurulu kararının bir suretini ibraz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince davanın ortaklıktan çıkmaya izin davası olduğu ,haklı sebeblerin varlığının kanıtlanamadığı ,devredilen şirket de davada taraf olmadığından şirket hisse devrinin tescili davası olarak kabul edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme ise hakime aittir. İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, limited şirket hissesini davadışı şirkete devrettiği ancak devrin ticaret siciline kaydedilmediğinden ,kendisinin olmayan hisseleri nedeniyle çeşitli mağduriyet yaşadığından şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini talep ettiği ,yine duruşmada ki beyanında da bedel karşılığı hissesini devrettiği ,devir tarihinde okulun faal olduğu ,izin verildiği takdirde çıkma payı talep etmediğini ,payını zaten noterde devrettiğini bildirdiği gözetildiğinde ,şirket hisselerinin devrinin tamamlanması ,tescilinin sağlanması için şirketi hasım göstererek pay devrinin tescili için dava açtığı anlaşılmaktadır.
Davacının dayandığı vakıalar TTK 638/2 de düzenlenen haklı sebeblerin varlığı nedeniyle çıkma talebi olarak değerlendirilemez. Davacının dayandığı vakıa limited şirket hisse sinin devredilmesi vakıası olup ;devir tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK nun 520.madde kapsamında incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir.Hisse devralan tarafın davada bulunması gerekirse de husumetin eksik gösterilmesi davanın reddine gerekçe olamaz.Dahili davalı olması mümkün değilse de ayrı bir dava açılıp birleştirilmesi sağlanmak suretiyle taraf teşkili tamamlanması mümkün bulunmaktadır.
Davanın niteliğini tayinde hataya düşülerek verilen hükmün HMK 353-(1)a-4 kapsamında olduğu,davanın ileri sürülüş şekline göre eTTK nun 520.maddesi kapsamında açılmış bir dava olduğu, hisseleri devralan şirket hakkında dava açılıp bu dava ile birleştirilmesi sağlanarak tarafların delillerinin bu kapsamda değerlendirilmek suretiyle bir sonuca varılması gerekirken ortaklıktan çıkmaya izin verilmesi için haklı sebebin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi yerinde olmadığından dava şartlarına aykırılık nedeniyle hükmün kaldırılmasını gerektirdiğinden hükmün kaldırılmasına ,davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Kocaeli 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/01/2018 Tarih 2016/821 Esas 2018/16 Karar sayılı hükmün HMK.’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine”
Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL peşin harcın istek halinde iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nun 353(1)a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/05/2018